GİRÊ SPÎ
Fırat bölgesi Yekîtiya Jinên Ciwan yönetimi Aryen Ahmed konuk olduğu Girê Spî radyosundaki programın ilk bölümü özsavunma başlığıyla ajansımız da vermiştik. 4 parça Kürdistan ve Avrupa’da başlatılan ‘Değişim ve Özgülük İçin Sende Ayağa Kalk’ hamlesinin Rojava ayağı olarak, Rojava kadın hareketi olan Kongra Star’ın başlattığı “Toprağını ve onurunu koru, DAİŞ’i ve işgalciliği yen’ sloganıyla başlatılan hamlede genç kadınların rolü üzerine konuşmasını ikinci bölümü olarak ajansımız da yer vereceğiz.
Hamlede Rojava’lı genç kadınların rolüne değinen Aryen Ahmed konuşmasına şu sözlerle başladı:”‘Değişim Ve Dönüşüm İçin Sende Ayağa Kalk’ kampanyası sadece Rojava’da değil 4 parça Kürdistan ve Avrupa’da Kadın Özgürlük Hareketinin başlatmış olduğu bir hamledir. Kuzey ve Doğu Suriye’de de bunun öncülüğünü Kongra Star yapmakta. Bizler Genç Kadın Birliği olarak hamlede yerimizi alıyoruz. Genç Kadın Hareketi olarak bizlerde Kongra Star çatışı altında kendimizi örgütlüyoruz. Tabii genç kadının özgünlüğünden dolayı farklı bir örgütlemeye gidiyoruz.”
GENÇ KADIN TOPLUMUN DEĞİŞİMİ İÇİN BELİRLEYİCİDİR
Hamlenin kapsamını açan Aryen konuşmasının devamında kapitalist sisteme alternatif olarak bu hamle içerisinde her alanda örgütlendiklerini belirten Aryen konuşmasına şu sözlerle devam etti, “Genç kadınların hamlede öncülük rolü vardır. Gençler nasıl ki toplumun öncüsü olarak görülüyorsa genç kadınlar olarak bizlerde kendimizi bu hamle içerisin de öncü olarak görüyor ve çalışmalarımızı o temelde gerçekleştiriyoruz. Hamlenin kapsamı sadece kadınlar ve gençler değildir genel olarak kapitalist sistem toplum üzerinde etki yaratmıştır, değişim derken de tüm toplum kastedilmektedir. Şüphesiz topluma baktığımız zaman en çok köleleştirilen ve bastırılan genç kadınların kültür ve ahlakıdır. Bunun içinde genç kadının rolü burada kesinleştiricidir çünkü genç kadının değişimi kendiyle birlikte toplumun değişimini getirecektir.
Kapitalist sistem toplumu kültür ve ahlakından uzaklaştırma çalışıyor. Genç Kadın Örgütü olarak bu soruna karşı mücadele etmekte kendimizi sorumlu görüyoruz. Bu durum toplum için büyük bir tehlikedir çünkü kültür toplumu tanıtan esaslardandır. Kapitalist sistem toplumu yok ederek toplumun içinde daha rahat hareket edebilmek ve toplumu bir soykırıma tabii tutmak istiyor, toplumu yok ederek kendini yaşatmak istiyor. Kapitalist sistemin amacına ulaşmasına izin vermemek için kültürümüz ve dilimizle sistemi geliştirmek bizim ilk ve kesin görevimizdir.”
ÇOCUK GELİNLER KATLİAMDAN FARKSIZDIR
Aryen Ahmed konuşmasının devamında kadın katliamalarına dikkat çekti ve şu sözlerle devam etti, “Kadın katliamları ve istismarı toplumda geniş bir gündem kaplamakta. Ortadoğu’da fedaolizmin baskın olmasından kaynaklı kadın özünü yaşayamamakta. Gelişen feodalizm öyle bir aşamaya gelmiş ki erkekler kadına bir hayvanla eşdeğer görebiliyorlar. Oysa bu durum ne Arap ne de Kürt kültürünün özünde yoktur. Genç kadınlar 15-16 yaşına geldiği gibi aile üzerinde bir yük olarak görmekte ve evlendirmekte. Genç kadınların o küçük yaşta bir çocuğa bakmaları veyahut bir evin yükünü kaldırmaları katliamdan farksızdır. Bunun için esaslı mücadele konularımızdan biri de küçük yaşta evliliktir.”
KADIN KATLİAMLARI, TOPLUM KATLİAMLARIDIR
Aryen konuşmasının sonunda sadece kadınlar için değil erkekler içinde bir değişimin gerektiğini belirtti, “Şüphesiz değişim ve özgürlük sadece kadınlar için geçerli değildir. Erkeğinde kendini tanıması önemlidir. Ve erkeği değiştirmek esaslı hamlemizdir. Aynı zamanda erkeği değiştirmek Önderliğin’de projesidir. Aynı şekilde kadına yönelik yapılan katliam ve istismarların toplum üzerinde yapıldığı bir gerçektir.”