MÊRDÎN
Mêrdîn’in Nisêbîn İlçe işgal Emniyet Müdürü Kadir Şen, Nisêbîn Terörle Mücadele (TEM) Şube Amiri Ünal Uyar, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Grup Amiri Serkan Bekir Aşali, Çağlar Köyü Korucubaşı Fikret Aslan ve bazı işgalci Türk polislerinin yine onlara aracılık yapan kimi kişilerle kurdukları şebeke ile iş insanlarını şantaj ve tehditle haraca bağladıkları, gözaltına alıp işkence yaptıkları ve haklarında hazırladıkları sahte delillerle tutuklattıkları ortaya çıktı.
Kurulan şebeke, 2017 yılında tehditle para istenen, vermeyince işkence yapılıp, hakkında sahte delil üretilerek “Örgüte yardım etmek” iddiasıyla 1 yıla yakın süre tutuklu kalıp, tahliye olan Nisêbînli iş insanı M.Ş.B.’nin savcılığa yaptığı şikayet üzerine ortaya çıktı.
Tutuklu Nisêbîn Belediye Eşbaşkanı Sara Kaya’nın dosyasında da sahte delil üretip, tehditlerde bulundukları yönündeki haberlerle kamuoyuna yansıyan TEM Şube Amiri Ünal Uyar ve diğer önemli kamu görevlileri hakkında başlatılan soruşturma neticesinde Mêrdîn Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianame tamamlandı.
Mêrdîn 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede sokağa çıkma yasaklarının yaşandığı dönemde kentte görev yapan bu isimlere dair çarpıcı bilgiler yer aldı.
EMNİYET MÜDÜRÜ 300 BİN DOLAR İSTEDİ
Şikayetçi iş insanı M.Ş.B.’nin savcılığa verdiği ifadesinde, başlayacağı yeni bir inşaat öncesi Çağlar Köyü Korucubaşısı Fikret Aslan, M.Ş.B.’den komisyon isteyip, aksi halde inşaata başlayamayacağını söyledi. Bunu reddetmesi üzerine ise, bizzat Nisêbîn işgal İlçe Emniyet Müdürü Kadir Şen bir araçla inşaat sahasına gelerek M.Ş.B’nin yanına geldi.
Verdiği ifadesinde aracına bindiği İlçe işgalci Emniyet Müdürü Kadir Şen’in arabayı Beyazsu yoluna doğru sürmeye başladığını anlatan M.Ş.B., “Aydınlar Tesisi’ni geçtikten sonra Kadir Şen benden açık açık 300 bin Dolar istedi. Sebebini sorduğumda vermek zorunda olduğumu, yoksa başımın belaya gireceğini söyledi. Bu parayı kendisinin belirteceği tarihte, belirteceği yere bırakmam gerektiğini söyledi. Konuşmanın sonunda bu parayı vermemin mümkün olmadığını söyledim. En son olarak 200 bin Dolar verirsem beni rahat bırakacağını söyledi. Ben de can güvenliğim nedeniyle kabul etmiş gibi yaptım” dedi.
PARAYI VERMEYİNCE GÖZALTINA ALINDI
Sonrasındaki günlerde işgal Emniyet Müdürü Şen’in kendisini kimi aracılar vasıtasıyla çağırdığını, ancak gitmediğini ifadesinde belirten iş insanı M.Ş.B., aradan 2 ay geçmeden evine baskın yapılarak gözaltına alındığını kaydetti. M.Ş.B., gözaltında tutulduğu sırada ise, Nisêbîn işgalci TEM Şube Amiri Ünal Uyar’ın anlaşmayı kabul etmemesi durumunda elindeki dosyalarla kendisini ömür boyu cezaevinde tutabileceği tehdidinde bulunduğunu anlattı.
GÖZALTINDA ÇIPLAK FOTOĞRAFLARI ÇEKİP, İŞKENCE YAPTILAR
Herhangi bir suç işlemediğini söylemesine rağmen kafasına çuval geçirilerek götürüldüğü kazan dairesinde bileğinden kalorifer peteğine kelepçelendiğini kaydeden M.Ş.B., ifadesinde savcıya burada işkenceye maruz kaldığını belirtti. M.Ş.B., savcıya maruz kaldığı işkenceyi şu sözlerle anlattı: “Üzerime itfaiye hortumu gibi bir hortumla su döktüler, bu sırada Halil Köylü (Alp Arslan Başkurt) isimli memur her açıdan benim çıplak fotoğraflarımı çekti, fakat bunu TEM Şube Amiri Ünal Uyar’ın talimatıyla yaptı.”
AİLESİNİ 30 YIL HAPİSLE KORKUTTULAR
Gözaltında tutuklu süre boyunca işgalci TEM Şube Amiri Ünal Uyar’ın, yine ailesiyle de görüşüp 1 milyon 500 bin TL karşılığında hakkındaki dosyayı kapattırıp, serbest kalmasını sağlayabileceği vaadinde bulunduğunu belirten M.Ş.B., aksi durumda ise hakkında gizli tanıklar bulup, yeni dosyalar ekleyerek 30 yıl cezaevinde tutulmasını sağlayacağı tehditlerinde bulunduğunu kaydetti.
İŞ ORTAĞI ‘GİZLİ TANIK’ YAPILMAK İSTENDİ
M.Ş.B., ifadesinin devamında “Yine benim cezaevinde bulunduğum sırada ortağım olan O.M. isimli şahsı, Ünal müdür yanına çağırarak benim aleyhime gizli tanıklık yapması gerektiğini, kendisini MİT’e şikayet ettiğim için bunu yapması gerektiğini, aksi takdirde O.M.’yi de cezaevine attıracağını söylemiş” anlatımlarında bulundu.
Cezaevinde 1 yıla yakın süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye olan M.Ş.B., ailesi aranarak para istenmeye ve tehdit edilmeye devam edilmesi üzerine savcılığa gidip, şikayetçi oldu.
EVDEN FİŞLEME LİSTESİ ÇIKTI
M.Ş.B.’nin şikayeti üzerine savcılık ve İçişleri Bakanlığı’nın görevlendirdiği müfettişlerce bahsi geçen isimler hakkında telefon dinlemeleri ve fiziki takip başlatılıp, olaya şahitlik eden kimi polislerin yanı sıra M.Ş.B.nin aile fertleri ve çevresindekilerin tanık sıfatı ile ifadeleri alındı. Yapılan teknik takip ve alınan ifadeler doğrultusunda söz konusu kamu görevlileri gözaltına alındı. TEM Şube Amiri Ünal Uyar’ın evinde yapılan aramada aralarında bulundurulması yasak olan silahların da olduğu 9 kısa ve uzun namlulu silaha rastlandı. Evden şikayetçi M.Ş.B. ile ilgili bilgilerin yer aldığı bir dosyanın yanı sıra yine “PKK’ye para aktaran iş adamları” şeklinde hazırlanmış bir liste de çıktı.
SİLAHLARIN ÖRGÜTE AİT OLDUĞUNU İDDİA ETTİ
İşgalci TEM Şube Amiri Ünal Uyar, alınan ifadesinde kendisini sokağa çıkma yasağı döneminde görev yapmış olması üzerinden savundu. Evinde çıkan ruhsatsız silahların örgüte ait olduğunu iddia edem Uyar, silahları bir yere koyarak, örgüt üyelerini bu silahlara çekmeyi amaçladıklarını ancak yaptıkları planın işe yaramaması üzerine silahları evine götürdüğünü söyledi.
KENDİLERİNİ YASAK DÖNEMİ İLE SAVUNDULAR
Dönemin Nisêbîn işgal İlçe Emniyet Müdürü Kadir Şen de, alınan ifadesinde kendisini sokağa çıkma yasakları döneminde halkın ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmakla savundu. Emniyet Müdürü Şen, ifadesinde M.Ş.B. için “… Kalabalık bir görüşmede terör örgütünün ağzı ile konuşan birisi vardı. Tam olarak hatırlamıyorum konuşmayı. Kendisini ismen bilsem de görüşme sırasında bu kişinin M.Ş.B. olduğunu bilmiyordum, kendisinin adının daha sonra M.Ş.B. olduğunu öğrendim ve görüşme esnasında kendisine üslubunun PKK terör örgütünün üslubu olduğunu ve bunu düzeltmesi gerektiğini söylediğimi hayal meyal hatırlıyorum… M.Ş.B. ve yaklaşık 16-17 tane işadamıyla ilgili KİHBİ Daire Başkanlığı’nın tarih ve sayısını hatırlamıyorum, terör örgütüne finansman sağlayarak yardım ve yataklık yaptıkları şeklinde bir yazı geldi…” ifadelerini kullandı.
Diğer polisler de yine benzer şekilde “Hendek, barikat olaylarının yeni bitmiş olması sebebiyle içinde bulunduğumuz psikolojik durumdan dolayı bu şekilde hareket ettik” sözleriyle kendilerini savundu.
HAKLARINDA DAVA AÇILDI
İşbirlikçi korucubaşı Fikret Aslan ve TEM Şube Amiri Ünal Uyar, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, diğerleri serbest bırakılırken haklarında iddianame hazırlandı. M.Ş.B’nin anlatımların yanı sıra yapılan teknik takip, ulaşılan silahlar ve dökümanlar da hazırlanan bu iddianameye eklendi.
SUÇLAMALAR: İŞKENCE, YAĞMA, ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL
İddianamede işgalci Türk polisi Alp Arslan Başkurt’a “Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, İşkence yapma”, TEM Şube Amiri Ünal Uyar’ın koruma polisleri Sedat Özdemir ve Ümit İnan Ekinci’ye “İşkence yapma”, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Grup Amiri Serkan Bekir Aşali’ye, “Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçlamaları yöneltildi. Nusaybin ilçesi Çağlar Köyü Korucubaşı Fikret Aslan, Nusaybin İlçe Emniyet Müdürü Kadir Şen, M.Ş.B.nin ağabeyi Mehmet Salih Başak, aracılık yapan Murat Turan, Sami Öz ve Süleyman Aslan’ın da, “Başkasını bir malı teslimi veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak suretiyle yağma” suçundan yargılanmaları talep edildi.
Nusaybin TEM Şube Amiri Ünal Uyar’a ise, “Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, İşkence yapma, Sayı ve nitelik bakımından vahim olan silah veya mermileri satın alınması taşınması bulundurulması, Başkasını bir malı teslimi veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak suretiyle yağma” suçları yöneltildi.
Savcılık, hazırladığı iddianamenin değerlendirme kısmında elde edilen deliller, tanık ve kimi sanıkların beyanlarının M.Ş.B.nin ifadesi ile örtüştüğünü belirtilerek, sanıkların hakkında kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli suç şüphesi oluştuğu gerekçesiyle cezalandırılmalarını talep etti.
İLK DURUŞMADA KORUCU BAŞI TAHLİYE EDİLDİ
Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen davanın ilk duruşması dün (16 Eylül) görüldü.
Duruşmada tutuklu sanıklar olan işbirlikçi korucubaşı Fikret Aslan ve Ünal Uyar ile tutuksuz diğer sanıklar ve avukatları hazır bulundu. Sanık Korucubaşı Aslan savunmasında kendisini “Ben yıllarca terörle mücadele ettim” sözleriyle savunurken, sanık TEM Amiri Uyar da “Dosya siyasetin gölgesinde hazırlanmış algı dolu bir dosyadır” iddiasında bulundu. Uyar, yine evinde bulunan silahların da daha önce ölen işbirlikçi Korucubaşı Medeni Konak’a ait olduğunu, polislerin almaması için kendi odasında sakladığını ileri sürdü.
Yapılan yargılama sonucu sanık işbirlikçi Korucubaşı Fikret Aslan, delillerin toplanmış olması, kaçma şüphesi ile delilleri karartma ihtimalinin olmaması ve tutuklu kaldığı süre göz önüne alınarak tahliye edildi. TEM Şube Amiri Uyar’ın ise, tutukluluk halinin devamına karar verildi.