WAN – HDP’li belediyelerin gasp edilmesine karşı Wan’daki Demokrasi Nöbeti’nin 39’uncusu HDP İpekyolu ilçe binası önünde gerçekleşti. Nöbete Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri, belediye eşbaşkanları, Barış Anneleri ile TJA aktivistleri katıldı.
Nöbet eyleminde “Kayyum idaresi değil halk iradesi” pankartı açıldı. Eylemde bir konuşma yapan Öztürk, Türkiye’deki tekçi zihniyetin her zaman gerçek yüzünü Kürtlere gösterdiğini belirtti.
Bu tekçi zihniyeti 1930’da Wan’ın Erciş ilçesinde yaşanan Zilan katliamından tanıdıklarını ifade eden Öztürk, belediyelerin gasp edilmesinin de Kürt halkının iradesinin tanınmadığını gösterdiğine vurgu yaptı.
Belediye gasblarını gerekçelendirebilecek hiçbir delilin olmadığını kaydeden Öztürk, “Burada HDP’nin 31 Mart yerel seçimlerinden belirlediği demokrasi stratejisini hedef aldılar. Demokrasi güçleri faşizme karşı 23 Haziran’da yapılan İstanbul seçimleri ile cevap oldu. Bu cephenin dağıtılmasının yolunu HDP’nin illegalize edilmesinde buluyorlar” dedi.
“Türkiye’de şuanda iki siyasi cephe oluşturulmuş durumda” diyen Öztürk, “Bir tafta tekçi ve faşist bir cephe, diğer taraftan demokrasi ve eşitliği savunan cephe var. Bizim faşizme karşı gücümüzü ve birlikteliğimizi arttırarak cevap olmamız gerekiyor. Yoksa faşizm yok etme politikalarını sürdürmeye devam edecek” şeklinde konuştu.
Öztürk, Wan’da 14 Eylül’de DTK üyeleri ile HDP Wan İl Eşbaşkanı Yadişen Karabulak’ın tutuklanmasını da “siyasi soykırım operasyonu” olarak tanımladı.
Öztürk, “Türkiye şuan ekonomik ve siyasi bir kaosun içinde bu kaostan AKP iktidarı besleniyor. Her kaos ve kriz de biz demokrasi güçleri için bir fırsat ortaya çıkarıyor. Eğer biz bu fırsatları doğru kullanırsak onlar yok olacaktır” diye noktaladı.