FRANSA – Fransa’da ilki gerçekleşen 27. Hüseyin Çelebi Şiir ve Öykü Etkinliği, Paris’te Espace Paris Est Montreuil Salonu’nda saat 16:30’da yoğun katılımla gerçekleşti. Etkinlik, şehitler adına yapılan saygı duruşu ve kısa bir konuşma ile başladı.
İlk konuşma, YXK /JXK adına Zade Şengal tarafından yapıldı. Şengal ; Hüseyin Çelebi Şiir ve Öykü Etkinliği’nin Paris’te ilk kez yapıldığını belirtirken, ” Bundan onur duyuyoruz. Aylardır bu çalışmayı yapıyoruz ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” diyerek davetlileri selamladı.
Etkinlikte, Fransa Kürt Toplum Meclisi (CDK-F) Eşsözcülerinden Fevziye Erdemirci de bir konuşma yaptı. Öncelikle Rojava şehitlerini selamlayan Erdemirci ; “17 gündür direniş sürüyor. Ve biz diyoruz ki ; Kürtlerin bu direnişi başaracaktır. Biz inanıyoruz ki ; Kürtler bir statü sahibi olacaktır. Herkesi bu inançla selamlıyorum. Yaşasın Rojava Direnişi ! “.
Hüseyin Çelebi’nin babası Rıfat Çelebi de etkinliğe katılırken, yaptı uzun konuşmayla, Hüseyin Çelebi’nin mücadelesini anlatırken, yapılan etkinliğe ilişkin memnuniyetini dile getirdi. Konuşmasına Çelebi Kürdistan, Rojava, Gerilla ve Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ı selamlayarak başladı.
“Bugün burada sizleri ve gençlerin yoğun katılımını görmekten mutluyum. 27. Gerçekleşen Hüseyin Çelebi etkinliğine hep geliyorum. Hüseyin benim için tek değil, hepiniz benim için Hüseyin’siniz. Sizleri ve savaşan gençleri selamlıyorum. Ben bir söz verdim: Kürdistan kurulana kadar bana ölüm yok” dedi. Hüseyin Çelebi’yi de uzun uzun anlatan babası, “Annesi Türktür. Ama daima Hüseyin’in yanındaydı. O hiçbir zaman oğlunu bırakmadı. Hüseyin 7 yaşındayken, yürüyüşe gittik. Ecevit dönemiydi. Hamburg Kilisesi önünde eylem yapmıştık. Orada yakalandık ve 2 yıl Alman cezaevinde kaldık. Hüseyin, gençken «Baba, ben çalışmalara gidiyorum” dedi. Ben kızmadım. Çünkü hem babasıydım, ama hem de arkadaşıydım. Siz varsanız, Kürdistan varsa ; ben de, biz de varız. Birliğimiz olmazsa, biz yok oluruz. Çelebi ayrıca, 1992 yılından bu yana Türk gazetelerini almadığını, kanallarını izlemediğini, restoranlarına ve bakkalarına da gitmediğini belirtti.
Rojava’daki kazanımlarına ilişkin dikkatleri çekmek isteyen Oremar, “Rojava’daki kazanımlarımıza göz dikmişler. Bunu görüyorsunuz. Ama alamayacaklar. Böyle bir oğul yetiştirdiği için başta Rıfat Çelebi olmak üzere, herkese teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini bitirdi.
Coşkuyla eşlik edilen Koma Zaz Louz’un müzik dinletisinin ardından PYD Eşbaşkanı Şahoz Hesen sahneye davet edildi. Hesen de uzun bir konuşmayla Rojava’daki son gelişmeler hakkında bilgi verdi. Hesen, “Öncelikle bütün özgürlük şehitlerini saygıyla anıyorum. Rojava’da 3. Dünya Savaşı’nı sürdüyoruz. Planlarını bizim üzerimizden gerçekleştirmek istiyorlar. Bu büyük direniş bütün dünyada biliniyor artık. Bizim için büyük avantajlar doğdu. Özellikle Rojava şahsında şunu söylemeliyim ki ; Suriye’de demokratik bir yaşam için mücadele ediyoruz. Bu felsefemizi Önder Apo’dan alıyoruz. Rojava’da büyük bir sisteme öncülük ettik. Biz Rojava’da büyük bir sisteme öncülük ettik. Buna karşı olanlar bütün güçleriyle bize saldırıyorlar. Özellikle Türk devleti sığ bir düşünceyle saldırıyor. Ve halkımızın özgürlüğünü hedef alıyorlar. Biz bir savaş verdik ve bir sistem kurduk. Bunun devamını da getireceğiz. Hatırlayalım ki; tarihte Kürdistan parçalandığında kimse sesini çıkarmamıştı. Ama artık öyle değil. Rojava’da bütün dünyaya örnek bir mücadele verdik. DAİŞ’e ve bütün çetelere karşı başarılı olduk. Türk devleti kalkmış, diğer devletleri tehdit ediyor. Biz bu tehdit unsurlarını ortadan kaldırdık ve buna devam ediyoruz.
Kürt tarihine de değinen Hesen, “Kürt tarihinde Demirci Kawa bizim için bir örnektir. Biz Rojava’da Kawa gibi özgürlük ateşini yaktık. Halkımız ve savaşçılarımız bunu ispatlamıştır. Bu mesele, sadece bugünün meselesi değildir. Zaten, bütün dünyanın takip ettiği bir meseledir bu. Biz çözüm yolu için her türlü diyaloğa varız. Hiçbir Arap ülkesi bu işgal girişimini kabul etmedi. Avrupa da kabul etmedi. Hatta ; bütün dünya buna karşı çıktı. Biz diyoruz ki ; ya başaracağız, ya başaracağız, ya başaracağız. Hesen’in bu üçlemesi, salonda büyük alkışlarla karşılandı.
Maksim Gorki’nin ‘Ana’ isimli romanı da atıfta bulunan Hesen, “Maksim Gorki anne üzerine bir roman yazdı. Ama, Rojava’daki bütün annelerin her biri üzerine bir roman yazılabilir. Oğullarını, kızlarını savaşa gönderen annelerin hikayeleri takdire şayandır. Bu mücadeleyi görmek lazım. Hesen konuşmasını, Mücadeleyle kalın sözleriyle, salonu tekrar selamlayarak bitirdi.
Diyar Mehrovi’nin sunduğu müzik dinletisinden sonra ödül töreni yapıldı. Sırasıyla Yelda Abbasi ve Hivron sahne alarak, gençler sloganlar eşliğinde coşkulu halaylar çekti.
Hüseyin Çelebi Ödülleri
Türkçe Şiirler :
Türkçe Şiir dalında
1. ’38 Renkli Sefer’ Burhan Güneş. Ödülü veren : Döndü Ana ve Rıfat Dayı
2. ‘Ateş Böceği’, İzmir 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nden, Ozan Alpkaya, ödülü veren : Hidayet Heval
3. Dem Hat Farasine, Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nden, Senar Abi, ödülü veren : Mehmet Emin Adıyaman
Kürtçe Şiirler
1. Misxalek Heyv, Nedime Yaklav, Ödülü veren, Rıfat Dayı
2. Sıbe Dısınım, Şakir Dalkılıç, ödülü veren : Telli Alagöz
3. Ser u Sepalen We, H. Mehmet, ödülü veren : Ubeydullah
Zazaki Şiir (Teşfik Etme Ödülü)
Oy, Eyüp Aygen, ödülü veren Baran Heval, İbrahim Seydo
Türkçe Öyküler
Türkçe Öykü Dalında
1. Ağır Bir Gece, Zeyni Arat, ödülü veren Saniye
2. Qiza Filla, İlhami Çınar, ödülü veren Welat
3. Izdırıp, Nuri Özen, Ödülü veren Celil Demiralp
Kürtçe Öyküler
1. Bi Xatire We, Ramazan Kıran (Bolu Cezaevi), ödülü veren Telli Ana
2. Pira Zere, Isa Kaya (Bünyan-Kayseri Cezaevi), ödülü veren Halime Ana
3. Turike Pire, Mesut Yurtsever, ödülü veren Sarya Heval