HABER MERKEZİ – YPS-JIN Koordinasyonu, bugün yaptığı yazılı açıklamayla Türk devletinin katlettiği Sêvê Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar’ı andı.
‘İNSANLARI DİRİ DİRİ YAKTILAR’
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“24 Temmuz 2015 tarihinde Kürt halkına ve tüm özgürlük güçlerine karşı başlatılan topyekûn imha saldırılarına karşı halkımızın başlattığı öz yönetim direnişleri, teslimiyete ve ihanete karşı insan ve toplum olmadaki ısrarın bir sonucu olarak refleks düzeyinde bir öz savunmayla karşılık bulmuştur. Kürt halkının varlığına ve özgürlük değerlerine olan topyekûn imha saldırısında şehirlere halkın üzerine bombalar yağdırarak gerçek niyetini herkese göstermiştir. Yeminli Kürt düşmanı olan bu zihniyet her türlü sömürgeci uygulamayı Kürt halkı üzerinde yapmıştır.
Bin yıllardır olduğu gibi bu imha siyesetine karşı topyekûn direniş ile karşılık verilmiş, görkemli bir direniş Bakûre Kurdistan şehirlerinde olmuştur. Kendi kendini yönetme iradesi olan öz yönetim ile yaşam tercihi yapılmış, tüm Kürdistanlılar özgür yaşamı sahiplenmek için harekete geçmiştir. Varlığını Kürt halkının inkâr ve imhasında gören TC devleti, öz yönetim tercihine karşı her türlü ileri tekniği ile ordu ve askeri gücü ile saldırmıştır. Cizre, Silopi, Nusaybin, Hezex ve Sur’da sivil yerleşim alanlarını bombalamış, insanlarımızı bodrumlarda diri diri yakmıştır. Fakat tarihten günümüze gelen direniş mirası göstermiştir ki evler de yıkılsa sokaklar da yıkılsa direnişin olduğu yerde yenilen işgalciler olur.
‘DESTANSI DİRENİŞ YÜRÜTÜLDÜ’
Görkemli direnişiyle işgalcilerin yenildiği alanlardan birisi de Şırnak’ın Silopi ilçesi olmuştur. Yediden yetmişe halkın sokaklara dökülmesi ve öz yönetim iradesini sahiplenmesi ile tarihi bir ceng yaşanmıştır. Günlerce sokaklardan ayrılmayan halkın direnişinde en ön saflarında kadınlar yerini almıştır.
Bu destansı direnişin sembolü olan üç kadın siyasetçi Sêvê Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar arkadaşlar kadının tarihsel öncülüğünün günümüzdeki temsilcileri olmuş, Sara çizgisinin birer yürütücüleri olmuştur. Her üç kadın yoldaşımız son ana kadar da direnişin büyütülmesi ve kararlıca sürdürülmesinde rol oynamışlardır. Bundandır ki her üç yoldaşimiz hedef alınmış 5 Ocak 2016 tarihinde direniş sokağında katledilmişlerdir.
‘İLK ÖNCE KADINI HEDEF ALDILAR’
Paris’te 3 kadın yoldaşı katleden zihniyet Silopi’de de 3 kadın yoldaşımızı katlederek egemen devletin erkek aklını bir kere daha ortaya sermiştir. Egemenlerin ‘İlk önce kadını vurun’ sözü tüm insanlığın köleleştirilmesinin hedeflendiği tarihsel bir gerçektir . Beş bin yıllık olan bu erkek zihniyeti günümüzde direniş mirasının devamcısı olan Kürt kadınları üzerinde devam etmektedir. Özgür, demokratik ve eşit bir yaşam için direnen, örgütlenen, bilinçlenen kadına yönelik bu saldırılar, tüm insanlığa dayatılan bir soykırım olarak herkesin gözleri önünde devam etmektedir. Kürt kadının verdiği amansız mücadele ve iradi duruş sadece Kürt halkına değil tüm insanlığa umut olmuştur. Egemen güçlerin zülmü altında ezilen halklara en büyük morali öz yönetim direnişlerinde kahramanca savaşan Kürt kadınları vermiştir. Saralar’ın, Sêvêler’in, Fidanlar’ın, Rukenler’in, Zeryanlar’ın eşsiz mücedeleleri kadınlara öncü olmuştur.
‘İNTİKÂMLARINI ALACAĞIZ!’
Öz yönetim direnişlerinde duruşlarıyla inançlarıyla verdikleri mücadele ile kahramanlaşan, destanlaşan özgür kadının temsili Sêvê Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar yoldaşlarımızın şehadetinin 4. yıl dönümünde YPS-JIN Koordinasyonu olarak sevgi ve saygıyla anıyoruz. Yüce şehitlerin açtığı yolda kararlıca yürüyerek intikâmlarını alacağımızın, bedeli ne olursa olsun, mücadeleyi zaferle taçlandıracağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.”