HABER MERKEZİ –
21. yüzyılda Kürt halkının yakaladığı özgürlük fırsatını boşa çıkarmaya dönük komplolar artık su götürmez bir hakikat. Gün geçmiyor ki yeni bir manevra alanı yaratılmasın. Küresel ve bölgesel güçlerin kurguladığı bu kirli senaryolar, tüm Kürt kazanımlarını tehdit ediyor. Dünden beri Süleymaniye merkezli hızlı ve kritik politik gelişmeleri bir yönüyle, Kürt iç savaş konseptine YNK’yi çekme stratejisinin bir parçası olarak da okumak mümkün. Yine KDP – PKK arasında çıkarılmak istenen savaşla birlikte YNK – YNK iç iktidar savaşı – YNK-GORAN gerilimi, KDP – YNK güç savaşı – ENKS – PYD savaşı çıkarılmak için ısrarlı bir şekilde sahada bariz dayatmalar var. Kürt Ulusal Birliğini tehdit eden tüm bu gelişmelerin fitne merkezi KDP ve onun komplolarda uzmanlaşmış özel savaş aygıtı paramiliter-oligarşik yapılardır.
Küresel ve bölgesel güçlerin KDP ve YNK üzerindeki bariz hakimiyeti de, Kürt Ulusal Birliği önündeki en büyük engellerden birini teşkil ediyor. KDP, YNK içindeki kliklerini aktifleştirerek YNK içinde fiili bir bölünmenin alt yapısını oluşturdu. Kerkük ihaneti süreciyle benzerlik arz eden bir süreç kendini yeniden tekrarlıyor. Bafil Talabani ve Lahur Şêx Cengi arasındaki iktidar savaşının perde arkasında bir çok farklı güç müdahildir. YNK’nin nispeten demokratik olmak isteyen sistemini yıkma amaçlı bir olgu ve olaylar zinciri kurgulanıyor.
Başur’da Şehit Diyar Xerple başlayan suikastler silsilesi, Güneyde demokratik halk Önderlik geleneğinin ortaya çıkmasına ve bir alternatife dönüşmesine karşı bir müdahale biçimdir. Yine Şengal için Şehit Zeki Şengali ve Zerdeşt Şengali gibi değerler, ahlaki – politik toplum öncülerinin açığa çıkmasından duyulan korku sebebiyle katledildiler. Son dönemde Kürt iç barışı için büyük emek veren ve dünyada Kürt halkının kazanımlarını bir statüye kavuşturma noktasında KCK – PKK diplomasisine ve diplomatlarına yapılan- yapılmak istenen suikastlerin perde arkasında da bu karanlık güçler ve kirli çıkarları var! Kürt halkının Avrupa’da diplomatik temsilini yapan devrimci Kürt kadınları Sara – Rojbin ve Ronahi’yi şehit eden küresel NATO gladyosu ve TC tetikçileri bu tasfiye konseptinin bir parçasıdırlar.
Rojava Demokratik Devrim modeli ve HDP şahsında ortaya çıkan demokratik halklar modelini kendi ailesel ve bireysel çıkarları için engel görenler, Kürt tasfiye konseptine destek veriyorlar. Küresel ve bölgesel kimi güçlerde uzun yıllardır Kürtler arasına ekilen husumet ve çelişkileri güncelde yeniliyorlar. Yeni gerekçeler ve bahanelerle bunu gerekçelendiriyorlar. Kürt özgürlük baharını müjdeleyen PKK tüm görkemi ile direnirken, bu tarihsel özgürlük hamlesini bir Kürt soykırımına dönüştürmek için pusuda bekleyen Kürt ve Kürdistan düşmanı kimi işgalcilere destek sunan sahadaki bu ihaneti tarih ve Kürt halkı asla affetmeyecektir!
Global dengesizliklerin dengeleri Ortadoğuda şekillenirken, PKK ısrarla Demokratik Ulusal Birlik temelinde Kürtleri birleştirmeye çalışırken, pratikte bu birliği parçalamak ve bölmek isteyenler ise ellerinde Brütüs hançeriyle ortalıkta cirit atıyorlar. Sayın Karayılan, Sayın Bayık, Sayın Bese Hozat ve Sayın Mazlum Abdi arkadaşların son açıklamaları iç içe okunduğunda, Güney için fotoğraf netleşiyor. Fırsatlar ve tehlikeler konusundaki hassasiyetler berraklık kazanıyor. YNK ve KDP üzerinde yürütülen uluslararası ölçekteki operasyonun boşa çıkarılmasına dönük bir manifesto görevide görüyor bu tarihi açıklamalar. Kürtleri birbirine düşürerek iç kargaşa üzerinden planlarını kuranların hevesini bu ferasetli öngürü öncülüğü bozuyor. Kürt tasfiye konseptini tüm boyutlarıyla Güneyden yansımaları oldukça net fikirler veriyor.
Özetle; Ortadoğu’da kişisel ve ailesel çıkarlarını ulusal çıkarların önünde tutan ve kendilerini dayatan soğuk savaş projesi Kimi Kürt (!) yapılanmaları S.O.S veriyorlar. PKK, bin yılların sorunlarını Ortadoğu’da ve Kürdistan’da sırtlamış durumda. Mantık ilkelerinin terki diyar ettiği bir coğrafyada tek çözüm PKK mücadelesi etrafında birleşen bir halk örgütlülüğüdür! Kurtuluş ve umudun anahtarı da, yolu da budur!
Serdem Amed