HABER MERKEZİ – Solidaires sendikası Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride son verilmesi için 6 Ekim günü Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Maria Pejcinovic-Buriç’e bir mektup yazmıştı.
Genel Sekreter ve Genel Sekreter Yardımcısı Kabinesi Müdürü Miroslav Papa’nın Pejcinovic-Buriç adına verdiği yanıtta, “Bildiğiniz gibi bu cezaevindeki tutukluluk koşulları, CPT ile Türk makamları arasında düzenli ve gizli bir diyalog söz konusudur. CPT’nin 2021’de İmralı’ya yaptığı ziyarete ilişkin raporu ve yetkili makamların yanıtı, Avrupa sözleşmesinin işkence, ceza ve insanlık dışı muamelelere karşı var olan uygulamalar uyarınca kamuoyuna açıklanacaktır” dedi.
Miroslav, şunları ekledi: “Ayrıca, belirttiğiniz gibi, Sayın Öcalan ve İmralı cezaevinde tutuklu olan diğer beş mahkûm, Ekim 2011’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne, özellikle aile üyelerinden ve avukatlardan ziyaret alma haklarına yönelik kısıtlamalarla ilgili bireysel başvurularda bulundular. Benzer şikâyetler ile Sayın Öcalan Eylül 2018 de ikinci bir başvuruda bulundu. Bu talepler Eylül 2019’da Türk Hükümetine iletilmiş ve Mahkeme tarafından prosedürlerine uygun olarak ele alınmaktadır. Avrupa Konseyi’nin Genel Sekreteri hiçbir şekilde, tamamen bağımsız olan mahkemeye müdahale edemez.”
Miroslva, mahkemenin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırılık tespit ettiği durumlarda, sözleşmenin 46. maddesi uyarınca, ilgili hükmün yerine getirilmesinin zorunlu ve infaz sürecinin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin denetimine tabi olduğunu belirtti.
Yanıtta, “Avrupa Konseyi, organları ve kurumları, kendi görevlerine uygun olarak, Türkiye’nin ve tüm üye devletleri için olduğu gibi, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü alanındaki standartlarına uymalarına son derece özen gösterdiğinden emin olun” iddiası yer aldı.
SENDİKA NE İSTEMİŞTİ?
Solidaires sendikası Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ın avukatlarının tecride son verilmesi amacıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmasının üzerinden 10 yıl geçtiğini belirterek, “öncelikli olması gereken bu dosyadaki gecikmenin nedenini” sormuştu.
“Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması Türkiye’deki ve aynı zamanda Ortadoğu’daki Kürt halkı için herhangi bir siyasi çözüm için bir zorunluluktur” diyen Solidaires, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Konseyi ve BM, tutukluluk koşullarına ilişkin uluslararası hukuku alenen ihlal ettiği için Türkiye’ye yaptırım uygulamalıdır” vurgusunda bulunmuştu.
Solidaires, Avrupa Konseyi’nden Kürt halkının “Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması talebine destek vermeye” çağırmıştı.