BEHDÎNAN – Faşizme karşı öncü mücadele yöntemi savaştır. Bu savaşı geliştirecek, büyütecek ve faşizmi yenilgiye uğratacak, mücadeleye öncülük edecek olan kesimde gençler ve genç kadınlardan başkası değildir.
Bu tarihi direniş binlerce gencin özgürlüğe koşuşu oluyor. Kürdistan’ın dört parçası ve Avrupa’da gençler ve genç kadınlar yönlerini özgürlük dağlarına çevirerek faşizme karşı direnişi büyütüyor. Mücadelenin önemli alanlarından biri olan Bakûrê Kurdistan’dan da gençler yaptıkları açıklama ile PKK saflarına katıldıklarını duyurmuşlardı.
Nûçe Ciwan Ajansı olarak özgürlük saflarına katılan gençlerle yaptığımız röportalar da duygu ve düşüncelerini aldık.
Amed’den özgürlük gerillalarına katıldığını belirten Egîd Canfeda gençlere ve genç kadınlara çağrıda bulunarak “Düşmana son darbeyi vurmak bizim görevimizdir.” vurgusu yaptı.
“Zorlu bir süreçten geçiyoruz. 23 yıldır Önderimize yönelik yoğun tecrit uygulanıyor.” diyen Egîd Canfeda devamla şunları belirtti:
Halkımıza, gençlere, kadınlara yönelik birçok saldırı var. Önderliğimiz ağır tecrit altında olmasına rağmen büyük bir direniş gösteriyor. Tabi bu noktada Önderliği anlamak ve Önderlikle birlik olmak tüm halkımızın, tüm Kürt halkının en büyük görevidir. Çünkü bizim için çok büyük fırsatlar yarattı. Çok zor koşullardan geçti. Bu yüzden kafamızı her yastığa koyduğumuzda, özellikle gençler olarak Önderliği ve bize sunduğu değerleri düşünmeliyiz.
Önderliğimiz gençlere çok önem verip farklı bir misyon tanımlıyor. Bizlere farklı bir pencereden yaklaşıyor. Bu partinin sahibi gibi öncüsü gibi. Bu temelde biz gençler olarak parti içindeki görev ve sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz.
Bu zor bir süreçtir. Gerilla bölgelerinde büyük bir direniş var. Bu Yeni bir şey! Tarihte hiç görülmedi. Hiçbir savaşta böyle bir direniş görülmedi. Bu duyguları kelimelerle anlatmak çok zor. Bugün Avaşin, Zap, Metina, Garê ve daha birçok alanda büyük kahramanlıklar, eşsiz tarihi direnişler yaşanıyor. Düşman bu saldırılarda artık kendini koruyamaz. Onlarda büyük bir boşluk var. Geride çekilemiyor. Bu yüzden onlara yeni taktiklerle ve yeni saldırılarla son bir darbe indirmeye çalışıyoruz. Tam da bu noktada gençlere çağrımız; “ben bu işin içindeyim” diyebilen gençlerin, “bu düşmandan çok çektim, düşmana karşı bir şeyler yapmak istiyorum ama ulaşamıyorum” diyen gençlerin arayışları olmaları gerekiyor. Tabi arayışları çok büyük ve yüksek olmalı.
Gerillalar çağrı yaparken, kendilerine ulaşmak çok mümkün. Çünkü gerillalar her yerdeler. Görmek istediğinizde, ulaşmak istediğinizde her yerdedir. Bunun için gençlerin kendilerine yönelik saldırılardan, düşmanın izlediği politikalardan haberdar olmaları ve arayışlarını artırmaları gerekmektedir. Bu nedenle örneğin Kürdistan’da, Türk metropollerinde gençlere karşı çok katı politikalar uygulandığını biliyoruz. Fuhuştan uyuşturucuya kadar kapitalist modernitenin gençlere dayattığı politikalar var. Her gencin bunları düşünmesi gerekir. Yani, “Bu politikaların amacı nedir, kimliğime nasıl zarar veriyorlar, beni hedef alıyorlar mı?” Onları düşünmek zorundadır.
Bunun da bir cevabı olmalı. Bu tepki gerillalardan geçer. Gerilla buna en büyük cevaptır. Çünkü düşman bugün gerillaya karşı savaşamıyor. Askerleri ayağa bile kalkamıyor. “Komutanım” diyenler bile dayanamıyor. Seni gördüklerinde kendini uçurumdan at diyor komutan askerlerine. Gerilla bunun cevabıdır. Ama genç arkadaşlarımız da bunun arayışı içinde olmalıdır. Bizi bir yapacak olan budur. Partimiz 44. yılına giriyor. 1978’den bu yana 44 yıl geçti. Halkımız, gençlerimiz ve kadınlara kutlu olsun. 44. yılımızda direnişimizi başarıyla gerçekleştirebilmemiz için partimize ve hareketimize daha çok sahip çıkmamız gerekiyor. Ve katılımımızı artırmamız gerekiyor. Bu bizim en büyük sorumluluğumuzdur. Çünkü düşmana son darbeyi vurmak bizim görevimizdir.
Gerillanın Zap, Avaşîn ve Metîna’da geliştirdiği tarihi direnişten etkilenerek gerilla saflarına katıldığını belirten Teyrêbaz Lîcê, gençliğe seslenerek “Kürdistan gençliği iyi bilmelidir ki olmaları gereken en doğru yer Kürdistan özgürlük dağlarıdır, gerilla saflarıdır.” dedi.
Teyrêbaz Lîcê konuşmasında devamla şunları belirtti:
Bugün Zap, Avaşîn ve Metîna’da yürütülen savaşı tüm halkımız da görmektedir. Büyük bir direniş var. Türk Devleti şimdi burada yenilmiş durumdadır. Yenilgisini farklı haberler aracılığıyla gizlemeye çalışıyor. Gerillaya karşı yoğun kimyasal silah kullanıyor. Bu kimyasal silahlara rağmen gerilla üzerinde etki oluşturamıyor. Yenilmiş ve yokluğun eşiğine gelmiş durumdadır.
Tüm halkımız da biliyor ki bu gün Önder Apo üzerinde ağırlaştırılmış bir tecrit vardır. Yine Türk devleti korku politikaları ile halk üzerinde korku yaratıp bastırmak istiyor. Kürt Halkı iyi bilmelidir ki Önder Apo’nun fedaileri korkusuzdur. Başta Amed gençliği ve tüm Kürdistan gençliği iyi bilmelidir ki olmaları gereken en doğru yer Kürdistan özgürlük dağlarıdır, gerilla saflarıdır.
Zaten Türk devleti ve faşist AKP-MHP hükümeti kendi içinde çöküş yaşıyorlar. Halkımız da bu gerçeği görmelidir. Biz bugün bir zafer durumunu yaşıyoruz. Kürt gençleri de bu zaferi görüp gerilla saflarında yerini almalıdır.