QAMIŞLO – Surîye Tevgera Ciwanên Şoreşger ve Yekîtîya Jinên Ciwan 13 Aralık günü Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrite dikkat çekmek, gerilla direnişini selamlamak ve ihanete karşı 3 gün sürecek uzun bir yürüyüş gerçekleştirmişti.
Tevgera Ciwanên Şoreşger ve Yekîtiya Jinên Ciwan’ın Qamişlo’dan başlattıkları uzun yürüyüş 3’üncü gününde Semêlka sınır kapısına ulaştı. Gençler ve genç kadınlar çadır eyleminde olan ailelere destek vermek amaçlı gittikleri sınır kapısında, ihanetçi KDP’ye bağlı güçler tarafından, gaz fişeği ve gerçek mermilerle saldırıya uğradı.
Bizlerde, KDP’nin saldırılarına karşı özsavunma yapan gençler ve genç kadınlarla ENKS ve KDP’nin işgalci TC devleti ile yaptığı işbirliğine ve gelişen saldırıya ilişkin konuştuk.
Ajansımıza konuşan Hebûn Mihemed, bir süre önce, ENKS üyelerinin Türk devletinin işgalci olduğunu, düşman olduğunu ama birkaç gün sonra ise ENKS Meclisi’nin Türk devletini düşman olarak görmediğini açıkladığına dikkat çekerek, “Açıklama yaptılar, biz komşuyuz, dostuz dediler, Türk devleti düşman değil dediler. Daha öncede birlik olduklarını işgalci TC devleti ile dost olduklarını ifade etmişlerdi. Ne ENKS ne KDP düşman olmadıklarını gösterdi.” dedi.
Suriye gençliği olarak uzun bir yürüyüş gerçekleştirdiklerini ve yürüyüşün şehit annelerinin direniş eylemlerine destek amaçlı olduğunu belirten Hebûn Mihemed şöyle devam etti:
“80 gündür direnişteler. Bizlerde Ciwanên Şoreşger olarak eylemlerine destek vererek yaptıklarına artık yeter diyerek cenazelerimizi istedik. Tavırlarını birkez daha ortaya koyarak KDP ve Berzani hükümeti orada gençlere saldırdı. Onlar ellerinde olan arkadaşları işgalci Türk devletine verdiklerini söyleyerek işbirlikçilik yaptıklarını bir kere daha ortaya koydular.
ENKS ve Barzani ailesi hükümeti burada gençliğe saldırdı. Biz sadece ellerinde olan şehitlerimizin cenazelerini almak, ailelerine teslim etmek istedik. Anneler 80 gündür orada nöbet tutarak cenazelerini istiyor fakat kimse seslerini duymuyor. İşgalci Türk devleti burada tanglarla bizlere saldırsada yine kendimizi savunacağız. Halkımızı savunacağız, buna sessiz kalmayacağız.
Burada ne kadar işgalci Türk devleti ile birlikte olduklarını, ne kadar ellerinin birbirlerinin cebinde olduğunu ve sonunda işgalcilikte de ne kadar ortaklaştıklarını bir kez daha gördük.”
Rojava ve Kürdistan’ın dört parçasına siyasi, askeri ve her türlü saldırılar gerçekleştirildiğinin amacın ise her zaman Kürt halkının, demokratik ulus projesinin yok edilmesi olduğuna dikkat çeken Xunav Kobanê konuşmasına şöyle devam etti:
Bu projeyi gerçekten bilen herkes tüm dünyanın ana projesi, tüm dünya halklarının özgürlük projesi olacaktır. Bu yüzden her türlü saldırı var, faşist Türk devleti her şekilde saldırıyor, burada bu demokratik ulus projesini baltalamak istiyor. Yakın dostu ne olursa olsun kendine destek olanlar yani ENKS onların gerçek dostlarındandır. ENKS Kürt olarak bilinir, içerisinde yerlerini alanlar Kürttür, Kürtlük için çalışırlar sözde ama gerçekte öyle bir şey yok. Gerçekte Kürtlerin düşmanıdırlar. Faşist Türk devletinin buradaki destekçileridirler. Kendileri sözde Kürtler ama onlarla Kürtleri yok etmek için işbirliği yapıyor.
Siz de görmüşsünüzdür, bir süre önce bir tartışma vardı, Si’ud Mele orada dedi ki; Türk devleti düşmanımızdır. Bu söylemin üzerinden beş altı gün geçmişti ki İbrahim Biro ENKS Meclisi adına bir konuşma yaparak, Si’ud Mele’nin söyleminin kişisel düşüncesi olduğunu, Türk devletinin dostları olduğunu belirtti.
İnsan bu söylemler, yapılanlar karşısında ne diyeceğini bilemiyor. Herkes kalkıp bir yerden bir şey söylüyor, bir şey yapıyor. Kendi içlerinde de çatışmalar olduğu belli. Hangi halkın hangi partinin temsiliyetini yapıyor. Burada gerçek çok açık, bir gün düşmanımız diyor, bir gün dostumuz diyor, kendisi hakkında bile pek bir şey değerlendiremiyor.
Belki geçenlerde Ciwanên Şoreşger’in Sêmalka kapısı önünde eylem yapan anneler için yürüyüşünü görmüşsünüzdür. Şehitlerimiz dört beş aydır ellerinde, anneler soğuğa, zahmete rağmen mücadele ediyorlar, şehit çocuklarının cenazelerini almak için oradalar, orada bekliyorlar, çocuklarının cenazelerini Mesut Barzani’den istiyorlar.
Güney hükümeti faşist Türk devletine yardım eden hainlerden biri yani bu kadar gün, bu kadar ay anneler orada ama çocuklarının cenazeleri onlara teslim edilmiyor. Gençlik hareketi buraya bir yürüyüş gerçekleştirdi, halkına destek olmak için, şehit annelerine destek olmak için. Görüntüler her yere yayılmıştı sizde askerlerinin gençlere ve genç kadınlara taşlarla nasıl saldırdığını görmüşsünüzdür. Sebep ise gençliğin annelere destek olmak için oraya gitmesi.
Burada da ihanetlerinin her zaman devam edeceğini, Türk faşist devleti ile işbirliği yapacaklarını bir kez daha gösterdiler. Kürtlüğüne, kimliğine, halkına asla sahip çıkmayacaklar. Anneler aylardır ordalar şehit çocuklarının cenazelerini almak istiyorlar ama kimse bunu görmüyor, soğukta, her türlü zahmet karşısında orda duruyorlar kimse görmüyor. Sonunda da kalkıp gençlere saldırıyor. Bizler yürüyüşü de annelere destek olmak için, şehit yoldaşların cemazelerin alıp annelerine teslim etmek amacı ile gerçekleştirdik.
Faşist Türk devleti, ENKS, Barzani hükümeti, hepsi hainler, kürt halkını yok etmek istiyorlar, çözüm ve birlik için çalışmıyor, yok etmek için çalışıyorlar. Bizlerinde gençler olarak oradaki amacımız Kürt halkını yok etmek isteyen ve ona destek verenlerin karşısında durmak.