HABER MERKEZİ – Önder Apo’nun çözümlemelerinden …..
Güney savaşında şehit düşen Gülnaz Karataş arkadaş özgürleşme yolunda büyük bir çabaya sahipti. Arkadaşın bana bir raporu vardı. Daha şehit olduğunu duymamıştım ve hep aklımdaydı bu arkadaş.
Önderliğin çözümlemelerinden yararlanarak bir roman denemesi yapmak istiyorum diyordu. Bizde hiç kimse şimdiye kadar böyle bir şey söylememişti. Oldukça ilgili bir arkadaştı. Bu arkadaşı görüp tartışsaydım iyi olurdu. Ve sonra şahadet haberi geldi. Çok kahraman bir kız. Rubarok karakol eylemine takım komutanı düzeyinde katılmış, yaralanmış. Yaralı olduğu halde Güney savaşı cephesinde de en önde yer almıştır. Daha sonra etrafını sarmışlar. İşbirlikçi hain güçler ‘teslim ol sana bir şey yapmayacağız’ demişler. Fakat arkadaşın tavrı ‘siz düşmanla işbirliği yaptınız, hainsiniz, size teslim olmam’dır. Tabi bizi, Parti Önderliğini de slogan düzeyinde haykırarak kendini uçuruma atıyor. Tabi anlamlı çok cesur bir eylem. Anlamakta kararlı olan ve bunun için her türlü kahramanca direnişi sergileyecek tipler de çıkıyor. Tabi değer vermek gerekiyor. Anısına iyi karşılık vermek gerekecek. Öyle basite alınacak kişilikler, tavırlar değildir. Arkadaşlar da ‘biz bağlıyız işte adını tabura vereceğiz’ diyorlar. Mesele adını tabura vermekle işte nasıl direndiğini söylemekle hallolmuyor. Mesele takip ettiği tutumu yaşatabilmektir. Zaten bu sonuçları da ortaya çıkaran tutumun kendisidir. Tabi biz onu esas alacağız.
92 Güney savaşı, genel olarak hareket açısından olduğu kadar, özgün olarak kadın açısından da önemli sonuçlar doğurmuştur. Güney sahasında savaş dışında tutulan kadının savaşta rol oynayabileceği daha net anlaşılmış, savaşın ve koşulların karakterinden kaynaklı kadın militanların aktif katılım zemini ortaya çıkmıştır. Önceki süreçlerin etkisiyle özellikle Xakurke alanında kadın karşısında yaşanan güvensizlik, yük görme ve geri hizmete layık görme yaklaşımı, kadının kendisinde de bir güvensizlik yanında, yük olduğu ve sürekli katılımıyla kendini yük konumdan çıkarması gerektiği yönünde bir iç bakışı getirmiştir. Güney tecrübesi, kadının yaşadığı bu ağır ruhsal etkiyi aştırdığı gibi, klasik, geri ve feodal erkek yaklaşımının kadına güvensiz, savaştan uzak tutan, küçük gören yaklaşımlarını da boşa çıkarmıştır.
Bu savaşta yeni katılmış olan genç kızların gösterdikleri aktivite büyük bir inanç geliştirdiği gibi Beritan arkadaşın eylemi de kadının son noktaya kadar direndiğini, son mermisine kadar savaşarak teslim olmayı reddettiğini, onurlu bir şahadeti tercih ettiğini kanıtlamıştır. Beritan arkadaşın eylemi de “kadın savaşabilir” görüşünün yaygınlaşmasında ve cins yargılarının kırılmasında etkili olmuştur. Savaşta taktiksel yetkinliği ve cesaretli duruşu kadın açısından yepyeni bir dönemin başlangıcı olmuştur.
O dönemde Xakurke alanında teslimiyeti dayatan Ferhat’ın baskıcı, sindirmeci, iradesizleştirici tarzı kadar Beritan arkadaşı zorlayan bir boyut da, Dilan’ın egemen ve geri bir rekabetçiliğe dönüşen kıskançlık yaklaşımları olmuştur. İktidarcı egemen bir şekillenmeye sahip olan Dilan yetkisini özgürlük sanmakta, buna dayanarak kendisini özgür görmekte ve diğer tüm kadın arkadaşları “geri, köle, işe yaramaz, erkeği tahrik eden unsurlar” olarak ele almaktadır. Bu nedenle geri erkek anlayışlarının temel uygulayıcılarından biri haline gelmiş olan Dilan’ın Beritan arkadaşa yaklaşımındaki baskıcı tutumunun temelinde Onu kendine, kendi yetki ve mevkisine rakip olarak görmesi vardır. İktidarcı bir kişilik olan Dilan, kısa bir süre sonra Beritan arkadaştaki gücü görmüş, Onun kendisini aşan bir kişiliğe sahip olduğunu anlamıştır ve Dilan’ın yaklaşımlarına da bu yönlü korkuları hükmetmiştir. Tüm bu zorlanmalara rağmen Beritan arkadaş Güney savaşında en yetkin bir tarzda rolünü oynamış, kendi savaşkanlığı yanında birlikte olduğu arkadaş yapısını da savaştırmasını bilen bir komutan olmanın tüm yeteneklerini pratikleştirmiştir.
Güney savaşında gösterdikleri direnişle herkesi boşa çıkaran adını bile bilemediğimiz görkemli kadın duruşlarıyla, var olan cins önyargıları kırılmaya başlanmıştır. Kadının özgürlük çizgisine bağlılığı, Önderliğe duyduğu derin sevgi, bu çizgiye olan sınırsız güveni bu arkadaşların savaşa katılımlarıyla pratikleşmiştir. Kürdistan kadınının özgürlük hareketiyle yakaladığı militanlaşma düzeyini Beritan arkadaş çarpıcı bir tarzda ortaya koymuştur. Bu eylem sadece düşmanın saldırılarına karşı verilmiş bir yanıt olmayıp özgürlük çizgisini yozlaştıran, teslimiyeti bir çizgi halinde dayatan anlayışlara karşı da özgürlük çizgisinde yürüme kararlılığını ifade ederek özgürlük mücadelesi tarihindeki onurlu yerini almıştır. Özgür kadın kişiliğinin teslimiyete cevabı Beritanca, direnerek ve onurunu teslim etmeyerek olmuştur.
Özgürlük çizgisini sahiplenmenin kendi özgür geleceğine sahip çıkma olduğunu derinden hisseden ve bilince çıkaran Beritan arkadaş, özgür yaşam tutkusunu eylemselleştirerek Kürdistan özgürlük tarihinde yeni bir dönemi başlatmıştır. Kadının fedai ruhu Beritan arkadaşla çizgileşmiştir. Beritan arkadaş, çizgileşen kadın emeğini örgütlendirerek kendi emeğiyle kadın özgürlük mücadelesinin temelini inşa etmiştir.
Beritan yoldaşın şahadetindeki anlam gücü sadece kadın özgürlük mücadelesini etkilememiştir. Bir bütün ulusal mücadelenin yönünü belirleyen bir duruşu, katılımı, teslimiyetçi yaklaşımların yerle bir edilmesini geliştirmiştir. Kürdistan gerçeğinde yaşanan ve tarih boyunca da teslimiyetçi-işbirlikçi çizgi ile özgürlüksel çizginin en zirvedeki kavgasını, modern toplumun egemenliğine karşı güncelleşerek yeniden gösterilmesini sağlamıştır. Kürt kadınları tarihte de tüm sömürgeci, egemen, inkâr ve imha politikalarına karşı kimliğini, dilini ve kültürünü savunmada tereddüt yaşamamıştır.
Eyleminden bugüne, Beritan arkadaşın işbirlikçiliğe teslim olmamak için kendisini uçurumdan atışı destanlaşarak anlatılmaktadır. Beritan, özgürlük mücadelemizin, kadın örgütlülüğümüzün onur timsali, Kürt kadınının direniş yücelmesi olarak anılmaktadır. Toplumsal gerçekliğimiz açısından, kadınların toplumu etkilemesi, toplumsal değişim ve dönüşümün sağlanmasında belirleyicidir. Beritan arkadaşın yarattığı etki, bizleri aşarak işbirlikçi güneyli güçlerde, kadının toplumun öncülüğünü yapmadaki rolünü ortaya koymaktadır. Beritan, her türlü geriliğe karşı teslimiyeti kabul etmemiş, kadın olmanın zorluklarını an an yaşamış, kadın gerilla olmanın gerektirdiği bedelleri hücre hücre vermiş ve Önderlik dışı anlayışlara karşı da son nefesine kadar mücadele etmiştir.
“Güneşin sofrasında bana da yer açın” diyen Beritan yoldaşın Önderlik özlemi, yaşam coşkusuna, mücadele kararlılığına ve yaşattığı özgürlük onuruna yansımıştır. Bu anlamıyla Beritan arkadaş, yaşamının her anına Önderlik sevgisini yerleştirmiş ve Önderlikle yaşamanın en nadide örneğini bizlere göstermiştir. Yaşamın her anını, anlam arayışının bitmez tükenmez enerjisiyle yaşayan Beritan arkadaş, yüreğini, Kürt halkının ve Kürt kadınlarının özgürlük özlemlerini sığdıracak kadar büyütmüştür. Bu anlamıyla Beritan arkadaş, Önderliğe yoldaş olabilmiş bir kadın militandır. Beritan yoldaş, yaşam anlayışıyla, yoldaşlık sevgisiyle en önemlisi de Önderliğimizi derinden anlama ve O’na yol arkadaşı olma istemiyle bir çizgi devrimcisidir, bir Apocu fedaidir.
Önderliğimizin eylemin yapıldığı tarihten bugüne kadar Beritan arkadaş üzerinde değerlendirmeleri olmuş, özgürlük onuru bu değerlendirmelerin odak noktasını oluşturmuştur. Bu çözümlemelerden bir kısmı şöyledir.
“Büyük bir oyun var kadınların üzerinde. Herkes dağdan inse bile, onlar kendilerinin onurlu barışı sağlanıncaya kadar mücadele edecekler, inmeyecekler. Beritan direnişini biliyorsunuz. Dersimliydi, biliyorsunuz. Uçurumun kenarındayken, peşmergeler ‘Gel öldürmeyeceğiz’ diye çağırıyorlar. Ama o teslim olmamak için kendini uçurumdan bırakıyor. Beritan çizgisini takip edecekler. Ben bu çizginin bir neferiyim. Onurlu barış gelene kadar bu çizgiyi sürdürecekler.
Şehit Beritan çizgisi benim için çok önemli. Beritan’ın anısı ve çizgisi diyorum. Şehit Beritan’ın yaşamını çizgileştirmeliyiz. Bana bir mektubu vardı, yanılmıyorsam tek mektubudur. Derin, entelektüel gücü olan bir arkadaştı. Teslim olmuyor, ilkel milliyetçilere teslim olmadı. Ferhat onlar teslim oluyor. Bu bir çizgidir. Kendini kayadan atıyor. Bu bir intihar değil, bir özgürlük çizgisidir. Sosyal reform çizgisi falan değil. Sosyal reformcular bunu anlamazlar. Bu kadının büyük onuru, büyük direnişidir. Bu, önemlidir. Ortadoğu’nun kördüğümünün çözülmesini, kadın özgürlüğü sağlayacaktır.
Beni takip eden kadınlar var. Bu zihniyetin karısı, kızları olmaktan daha rezil bir şey olamaz. Yüzlercesinin anısına akıllı ve edepli bu kızlarımızın siyasette kendilerini güçlendirmeleri, karılaşmaya düşmemeleri, kişiliklerini korumaları gerekir. Karılaşan kadın karılaşan halktır, karılaşan kadın karılaşan ülkedir. Karılaşan kadın başkalarının kirli hanesi olur, bir değeri de yoktur. Tek başına yaşamayı göze almaları gerekir, ölümü göze almaları gerekir. Vasiyetim ve öğüdüm budur. Beritan bize vasiyettir. Ben onu mu, Osman’ı mı esas alacağım? İnsan düşerse çok kötü düşer, hayvandan da beter olur. O kızı unutabilir miyiz? O mesajdır. O bize çağrıdır. O bizim için bir JeanneD’Arc’tır. Onun gibi yüzlercesi var. Onu esas alacağız, onurumuzdur. Onun eylemi sevdanın, onurun eylemidir. Biz onun olduğu yerdeyiz. Son ferde kadar savaşacağız. Şeref ve özgürlük için, onur için savaşacağız.”
PJA’ya ilişkin şunları söylüyorum: PJA konusunda şehit Beritan çizgisi benim için çok önemli. Beritan’ın anısı ve çizgisi diyorum. Şehit Beritan’ın yaşamını çizgileştirmeliyiz. Bana bir mektubu vardı, yanılmıyorsam tek mektubudur. Derin, entelektüel gücü olan bir arkadaştı. Teslim olmuyor. İlkel milliyetçilere teslim olmadı. Ferhat onlar teslim oluyor. Bu bir çizgidir. Kendini kayadan atıyor. Bu bir intihar değil, bir özgürlük çizgisidir. Sosyal reform çizgisi falan değil. Sosyal reformcular bunu anlamazlar. Bu, kadının büyük onuru, büyük direnişidir. Bu önemlidir. Ortadoğu’nun kördüğümünün çözülmesini kadın özgürlüğü sağlayacaktır. Benim beş bin yıllık bir formülüm vardı: Neolitikten günümüze tanrıça kültürünü güncelleştiriyoruz. Buna cinsiyet devrimi diyorum. Kadının büyük özgürlük hareketini yaşamsallaştırsınlar, kadınlar sağlam dursunlar, hiçbir endişeleri olmasın, sonuna kadar kendilerine güvensinler. Ortadoğu’yu bu çözecek. İleride bir görüşmeyi buna hasredeceğim.