HABER MERKEZİ – Komalên Jinên Ciwan Koordinasyonu KJK’nin başlattığı hamle kapsamında “Jin Jiyan Azadî, Serbixe Azadî” sloganıyla kampanya başlattığını duyurdu.
KJC Üyesi Ronahî Kurdistan Komalên Jinên Ciwan sitesine verdiği demeçte kampanyanın öneminden bahsederek, genç kadınların kampanyaya güçlü bir şekilde katılması gerektiğini ifade etti.
Düşman kadın iradesinden, gücünden korkuyor
Öncelikle bütün devrim şehitlerini anıyor ve karşılarında eğiliyoruz. Şuan mevzilerde savaşan, direnen arkadaşların direnişlerini selamlıyoruz.
Şuan Kurdistan dağlarında gelişen savaş kadın öncülüğünde gelişmekte. Savaş kadın öncülüğünde kazanılır. Tabi kadınlar olarak düşmana karşı böyle savaşabiliyorsak bu Önderliğin fikir ve felsefesi sayesindedir. 50 yıllık Önderlik mücadelesini, bir Newroz’u daha arkamızda bıraktık. Halkın içinde gelişen morali de görmek mümkün. Bakurê Kurdistan’da kadın ve gençlik öncülüğünde açığa çıkan direniş gözler önündeydi. Bu düşmana karşı büyük bir darbeydi. Bizden çıkan her ses düşmana karşı bir darbedir.
Düşman her zaman korkuyor. Düşman kadın iradesinden, gücünden korkuyor. Kadın düşmanın saldırılarını ve vahşiliklerini, işgalciliğine karşı büyük bir mücadele yürütüyor. Önderliğin fikir ve felsefesi burada çok rahat açığa çıkıyor.
Gerçekleşen Dünya Kadın Konferansı da büyük bir yankı uyandırdı. Avrupa’dan, Afrika’dan, Ortadoğu’dan kadınlar bu konferansta toplandılar. Burada kadının atmak istediği adımı açık bir şekilde görüyoruz. Özellikle Arap kadınları için bunu söylemek gerekiyor. Kadın bu kadar eziliyor, bu kadar yıl kölelik yaşıyor, iradesizdir ve sessiz bırakılıyor, hakkı her zaman yeniliyor, çalıştığı hiçbir yerde hakkı yok. Arap toplumunda da bunu görmek mümkün. Bu yüzden konferanslara katılımı, toplantılara katılımları çok önemli. Kadın artık bu bilince ulaştı. Kadının fikir gücü bütün dünyanın gözlerini açtı.
Erkek egemen zihniyet 5000 yıldır kendisini topluma farz kılıyor
Kadının her bir serhildanı, her bir öncülüğü Ortadoğu’da da Kurdistan’da… Tabi bahsettiğimiz saldırılar sadece Arap kadınları için Kürt kadınları için geçerli değil. Avrupa’ya kadar da kadın hangi çalışmada olursa olsun, hangi dilden hangi kültürden olursa olsun acısı aynıdır. Çünkü erkek egemen zihniyet 5000 yıldır kendisini topluma farz kılıyor. Topluma, kadınlara, çocuklara karşı bu baskı her yönüyle belki farklı politikalarla uygulanıyor.
Ama bu tek iktidar, tek hegemonyadır. Tek amacı kadının iradesini, gençliğin iradesini yok etmektir. Çünkü bilindiği gibi kadın ve gençlik toplumun öncüsüdür.
Özellikle genç kadından bahsedelim. Çünkü toplumda genç kadın en büyük rolü oynuyor. Bugün bunu da açık bir şekilde görüyoruz. Herkesin elinde telefon, internet var. Kadınların ne kadar tecavüze uğradığı, ne kadar tacize uğradığı, kadının iradesinin ne kadar kırıldığı, kadının toplumda ne kadar katledildiği görülüyor. Sadece Kurdistan’da değil her yerde kadın katlediliyor, yok ediliyor. Bir kadının katledilmesiyle kadının iradesini kırmak istiyorlar, kadını yok etmek istiyorlar. Hem fikir hem irade hem güç hemde varlık anlamında kadını yok etmek istiyorlar.
Her şey kadının öncülüğüyle gelişti
Her şey kadının öncülüğüyle gelişti dünyada. Bunu yok etmek istiyorlar. Çünkü kadınlar Önderliğin fikirleriyle başkaldırıyor. Jin Jiyan Azadî sloganıyla artık kendisini tanımak istiyor. Kendi varlığını tanımak istiyor. Ama var olan sistem buna izin vermiyor. Biz kadınlar olarak kendini tanıma noktasında, özünü tanıma noktasında, kendinin farkına varma noktasında, Önderliğinde dediği gibi “Xwebûn” kendini tanıma çok önemli. Bu büyük bir direniş istiyor.
Şimdiye kadar geliştiğini görüyoruz, bunun istemi de var, bunu anlama istemi de var. Fakat bu yeterli değildir. Bunu daha fazla büyütmek gerekiyor. Eğer Afganistan’da bir kadın öldürülüyorsa bunu bize yapılmış gibi ele alalım. Bakurê Kurdistan’da bir kadın katlediliyorsa bunu bize yapılmış bir saldırı olarak ele alalım.
Bilinç sahibi olan her genç kadın bu saldırıları kendisine yapılmış gibi ele almalıdır. Kadın saldırıların kendisine yapıldığının farkında olmalıdır. Bu yüzden kadınlar olarak güçlü bir örgütlülüğe sahip olmamız gerekiyor. Kadının örgütlülüğü ve birlikteliğiyle bu faşizmi yok edelim.
Ülkemize dönük saldırıları da öyle ele almalıyız. Çünkü ülke anadır diyoruz. O zaman ülkeye dönük saldırıları da kadına dönük saldırı olarak ele almamız gerekiyor. Bir kadın içinde ilk ilke yurtseverliktir, ülkesine bağlılıktır. O zaman kendini örgütleme etrafındaki kadınları örgütleme onunla mücadele etmek ve bununla bir ahlak ve güzellik, etik estetiklik açığa çıkartmak kadın için önemlidir.
Sesimizi duyan her genç kadın bu kampanyaya katılmalıdır
Biz de genç kadınlar olarak “Jin Jiyan Azadî, Serbixe Azadî” sloganıyla bir kampanya başlattık. Biz de kadın hareketimizin hamlesine katılıyoruz. Bu kampanya ile sesimizi duyan her genç kadın bu kampanyaya katılmalıdır. Kadının örgütlülüğü ve birlikteliği ile düşmanı yenilgiye uğratabiliriz. Her yeni yıla geçerken örgütlülüğümüzü daha güçlü kılmamız gerekiyor. Sesimizi her genç kadına ulaştırmamız gerekiyor. Her yerde bu kampanya öncülüğünde örgütlülüğümüzü güçlendirelim. Kadınları daha fazla örgütleyelim, daha fazla bilinçlendirip, eğitmeliyiz. Genç kadınları daha fazla mücadeleye sevk edelim.
Bilindiği gibi Kurdistan dağlarında gelişen direniş genç kadınlar öncülüğünde gelişiyor. Direniş mevzilerinde savaşan arkadaşlar gençlik ruhuyla savaşıyorlar. Önderliğimiz “Genç Başladık Genç Bitireceğiz” dedi. Her yerde bu ruhla savaşılıyor, direniş gelişiyor, mücadele gelişiyor.
Rojhilatê Kurdistan’da yaklaşık 5-6 aydır büyük bir halk direnişi var. Bu da Önderliğin geliştirdiği “Jin Jiyan Azadî” sloganıyla gelişti. Rojhilatê Kurdistan’da kadınların özellikle de genç kadınların üniversitelerde, okullarda büyük bir direniş sergiliyorlar. Sadece kadınlar değil, erkekler de bu sloganla direniyorlar. Çünkü bu umut veriyor. Özgür kadınla özgür ülke yaratılabilir. Ülkemizi yeniden özgürleştirebiliriz. Güçlü bir mücadele ile ve güçlü bir fikirle özgür kişilikler olabiliriz.
Genç kadınlar olarak bilelim ki yükümüz çok ağır
Artık erkekler de bu sloganı atıyorlar. Bu büyük bir umut. Bu da Önderlik öncülüğünde gelişti. Çünkü Önderlik ben kendimi özgürleştirdim dedi ve kadın özgürleşmeli dedi. Kadın özgürleşmeden ülke de özgürleşmez. Ülke özgürleşmeden de erkek de özgürleşemez. Her şey kadın öncülüğünde gelişiyor. Biz de kadınlar olarak özellikle de genç kadınlar olarak bilelim ki yükümüz çok ağırdır, görevlerimiz de çok fazla. Bu temelde kendimizi sorumlu görelim. Ülkemizin kadın öncülüğüne ihtiyacı var. Bunu devrimci bir sorumluluk olarak görelim.
Her kadın yönünü dağlara vermelidir. Çünkü kadın özgürlüğünü ancak dağlarda bulabilir. Kendini geliştirmelidir. Kendisinde güçlü bir kişilik oluşturmalıdır. Düşmanla göğüs göğüse savaşmalıdır. Ama sadece bu da değil, kadın nerede olursa, evde de olsa, internette de olsa, sanal medyada da olsa mücadelesini güçlendirebilir. Kadına karşı saldırıları reddedebilir. Bu da bir mücadeledir. Yani her kadın her gencin mücadelesi düşmanda korku yaratıyor.
Önderliği direnişimizle ve mücadelemizle fiziki olarak özgürleştirmeliyiz. Önderlik üzerinde geliştirilen saldırlar Kürtlerin, kadınların, gençleri yok edilmesi için geliştirilen saldırılardır. 2 yıldır Önder Apo’dan haber alınamıyor. Bu bizim için bir dert olmalıdır. Bunu kabul etmeyelim. Kadınlar ve gençler tarafından kabul etmeme açığa çıkmalı, serhildan açığa çıkmalı. 50 yıldır Önderliğin Kürt halkı özellikle de gençlik için mücadele etti.
Özgür bir yaşam yaşayalım. Özgür bir ülkede yaşayalım. Bunun öncülüğünü Önder Apo yaptı. Buna karşı cevabımız nedir sorgulayalım.
Son olarak genç kadınlar olarak bu kampanya ile kendimizi güçlendirelim. Sesimizi her kadına ulaştıralım. “Jin Jiyan Azadî Serbixe Azadî” ile sesimizi her yere ulaştıralım.