BEHDİNAN – YJA STAR Merkez Karargâh Komutanlığı şehadet yıldönümünde Sema Yüce’yi anarak “anılarına bağlılığın gereği mücadelemizi zaferle taçlandırma sözümüzü yeniliyoruz” dedi.
Açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Sema Yüce yoldaşımız 19.yy’da yaşanan Kürt otonomisinin geniş aile içinde canlılığını solgun bir biçimde sürdürdüğü toplumsal bir gerçekliğin içinde doğup büyüdü. Her ne kadar bu gerçeklik kalıntı düzeyinde olsa da; Sema Yüce yoldaşımızın Ararat’ın isyan ruhuyla bütünleşmesi için yeterli oldu. Başı dik, isyancı, onurlu Kürt kadının özelliklerini bağrında büyüten Sema Yüce yoldaşımız 1998 yılında gerçekleştirmiş olduğu fedai eylemiyle kadın özgürlük çizgisinin yüceleşen yeni tanımına dönüştü. Önderlik tarafından 8 Mart’ta ilan edilen Kadın Kurtuluş İdeolojisi’ni tüm hücrelerinde yakıcı bir biçimde yaşayarak sahiplenen Sema Yüce Yoldaşımız 8 Mart’tan 21 Mart’a ulaşan ateşten köprü oldu. Sema Yüce yoldaşımız, eylemiyle kadın özgürlük çizgisinin ana hatlarını belirginleştirirken aynı anda Önder Apo’nun ortaya koyduğu kadın özgürlük projesinin ilk ateşten koşucusudur. Kadın kurtuluş ideolojisine büyük bir inanç ve düşünce gücüyle katılan Sema Yüce, bu yolda yürüyenlerin meşalesidir. Sema Yüce, Önderlik çizgisinde kadın özgürlük ideolojisi sahiplenilecekse, bunun ancak Zîlanlaşmakla olacağının kanıtıdır.
Sema yoldaşımızın eylemini gerçekleştirdiği 1998 yılı komplocu güçlerin tasfiye planlarını çok yönlü devreye koyduğu bir süreçti. Bölge gerici güçlerini ve ilkel milliyetçi odakları arkasına alan Türk faşizmi bir yanda hareketimizi marjinalleştirmeye çalışırken öte yandan zindanlarda sahte önderler yaratarak, kadrolara dönük rehabilitasyon politikaları geliştirerek hareketimizi tasfiye etmeyi planlamıştı. Hareketimizi içten çürütme girişimleri karşısında Sema Yüce yoldaşımız kendisini bir alev topuna dönüştürdü. Sömürgeci faşizme; ‘’Nasıl ki gökyüzünde iki güneş yoksa ve olmayacaksa, bir insan için, özgürleşmek isteyen bir kadın için, iki yaşam seçeneği, iki moral merkez olamaz’’ diyerek Kürt kadınının yüreğinin ibresinin her zaman için Önderliği göstereceğini somutlaştırdı. Bu bağlamda, Sema Yüce yoldaşımız Önderlikle yaşamın pusulasıdır. Sema Yüce yoldaşımız, Önderliğe giden yolun parlak meşalesidir. Sema Yüce yoldaşımız rehabilitasyona, marjinalleştirmeye, sahte önderlere ve gerici bölge işbirlikçiliğine Önderlikle yaşamı dayatan en yakıcı ateş topudur. Sema Yüce, ‘’Savaşta zafer ama Önderlikle; yaşamda özgürlük ama Önderlikle’’ diyen kadının çığlığıdır. Sema Yüce yoldaşımız; halkımız ve kadınların Önderliksiz yaşamı asla kabul etmeyeceğinin sembolüdür. Sema çizgisi, Önderlikle yaşamda ısrarırın adıdır.
‘’Çağdaş Kawa Mazlum Doğan’ın ve diğer tüm şehitlerimizin iyi bir öğrencisi olabilmek için Zekiye gibi yanmak, Rahşan gibi Newrozlaşmak istiyorum’’ diyen Sema Yüce yoldaşımız zindanların çürüten koşullarını bedeninde alevlendirerek yeniden doğuşun tanrıçası oldu. Bu anlamıyla, Sema Yüce yoldaşımız kendini küllerinden yeniden yaratan Kürt kadının temsilidir. Zindanı bir ceng meydanına dönüştüren Sema yoldaşımız, düşmanından bin yılların intikamını alan bir kadın komutandır. Kadının kimliğinin hiçbir değer ifade etmediği sistemle hesaplaşarak, kadın kimliğine yeniden anlam kazandıran güçtür. Bu bağlamda Fikri Baygeldi yoldaşın Sema’nın sade bir askeri olarak yola çıkışı efsanevidir. İnsanlık devrimini başaran Kürt toplumsallığının ana erkil özüne en anlamlı geri dönüş Fikri Baygeldi yoldaşın şahsında gerçekleştirdi. Gerçek bağlılığın uygulamak olduğunu eylemiyle gösteren Fikri Baygeldi yoldaş, Sema ve Zîlan’ların ardılı olarak sade erkek kişiliğinin en özlü ifadesi oldu. Bu anlamda, kadının erkeği de kapsayan özgürlük mücadelesinin en özgürleştirici cins mücadelesi olduğu kesinleşmiş oldu. Sema Yüce, Önderlik felsefesini esas almış ve tüm toplumu kapsayan etkin bir özgürleştirici güce dönüşmüştür. Fikri Baygeldi yoldaş bunun kanıtıdır. Gücünü ideolojisinden alan özgürlük hareketleri tarih boyunca sürekliliklerini korumuşlarıdır. Bugün binlerce fedai özgürlük militanı Zîlanca, Semaca, Fikrice bir direnişin saflarında olması bunun örneğidir.
Önderliğimizin çıkışından beri kendisine dönük komplolar aralıksız sürdürülmüştür. Önderliğimiz özgürleştirici yaşam öğretisi her zaman tehlike olarak görülmüş ve köleleştirici güçler Önderliğimizin etkisini kırmak için her yolu denemişlerdir. Bu kimi zaman tasfiye, kimi zaman marjinalleştirmek, kimi zaman sahte önderler yaratarak olmuştur. Ama Önderliğimizin etkisinin kırılmadığı görülünce bu kez uluslararası komplo güçleri Önderliğimize dönük İmralı Özel Savaş Sistemini devreye koymuşlardır. Bugün Önderliğimizden haber alamıyoruz. İnsan hakları iddiasında olan tüm kurumların Önderliğimizin bu durumu karşısında sus pusturlar. Kürt halkına dönük bu suskunluk yüz yıldır sürüyor. Şeyh Sait’te, Agirî’de, Zîlan’da, Dêrsîm’de susanlar bugün de susmaktadırlar. Önderliğimiz ölümcül bir tecritle yüz yüzedir. Hegemonik güçler her ne kadar kendi özel savaş sistemlerin medet umarak Kürt halkına ve Önderliğine saldırsa da her zaman Mazlumlar, Kemaller, Hayriler, Zekiyeler, Rahşanlar, Zîlanlar, Semalar olacaktır. Bizler Önder Apo’nun fedai gücü olarak hiçbir zaman bize dayatılan Önderliksiz yaşamı kabul etmeyeceğiz. Doğalaşarak, Zinarlaşarak, Sara ve Rûkenleşerek komplocu güçlere en ağır darbeleri vurmaya devam edeceğiz. Bu anlamda Sema Yüceler bizim özgürlüğe giden yolda rehberlerimiz, öncülerimizdirler. Nasıl ki onlar Önderliksiz yaşamı red ettiler, bizler de red ediyoruz. Nasıl ki onlar Önder Apo için bedenlerini cayır cayır ateşlerde yaktılar, bomba yapıp patlattılar bizler de kendimizi birer özgürlük bombası yapıp komplocuların canını, malını cayır cayır yakacağız. Bizler halkımızın acılarını bir nebze olsun hafifletmek için ‘eylemsiz’ kalmaya karar verdiğimizde, sömürgeci faşizm otuzdan fazla yoldaşımızı şehit düşürdü. Bizler ne Önderliğimize dönük bu ölümcül tecridi ne sokakta oynarken katledilen beş yaşındaki Kürt çocuklarını ne de yoldaşlarımızın şehadetini unutmuyoruz, unutmayacağız. Bizler Önder Apo’nun ve Kürt Halkının intikam gücüyüz. Önderliğimize ve halkımıza uzanan elleri paramparça etmek görevimizdir. Semalar gibi, Sara ve Rûkenler gibi hesap sormak için mutlaka geleceğiz. YJA Star olarak, Sema Yüce yoldaşımızı bu şahadet yıl dönümünde anarken ardılları olarak mücadele çizgilerini, düşmana kesin vurmayı amaç edinen vuruş tarzlarının uygulayıcısı olacağımızın sözünü veriyor, tüm devrim şehitlerimizi Sema Yüce yoldaşımızın şahsında büyük bir saygı ve minnetle tekrar anıyoruz.
Yaşasın Önderlikle Yaşamanın Israrı Olan Semaca Direniş Çizgisi!
Yaşasın Özgür ve Anlamlı Yaşamın Şehitleri!
Kahrolsun Komplocu Güçler ve Sömürgeci Faşizm!”