HABER MERKEZİ- 18’i tutsak 108 siyasetçinin yargılandığı Kobanê Davası’nın 32’nci duruşmasının 3’üncü oturumu, Sincan Kapalı Cezaevi Kampüsünde bulunan Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Sincan Kapalı Cezaevi’nde tutulan siyasetçiler duruşmada bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Duruşma, Kürt Siyasetçi Gülser Yıldırım’ın savunması ile başladı.
Kürtçe savunma yapan Yıldırım, şöyle dedi: “Biz bu davayı kumpas olarak görüyoruz. İktidarın çıkarları söz konusu olduğu zaman politikalarını rahatlıkla uyguluyorlar ve insanları da bu politikaların ortağı haline getiriyorlar. (…) Bugün bizim hakkımızda bu dosyayı açan savcının, ırkçılık düşüncelerden bağımsız, özgür iradesiyle dosyayı hazırladığını söyleyebilir miyiz? Söyleyemeyiz. Eğer bir insan Kürt ise kendi haklarını dile getirdiğin zaman ağır bir bedel ödüyor.”
Yıldırım, şunları da söyledi:
“Demokratik çözümün muhatapları bellidir. İktidar bu demokratik çözümü istememektedir. Dün bu demokratik çözümü yapmak istedikleri zaman nasıl bir girişim yapmışlarsa bugün de muhataplar bellidir. Dün nasıl ki iktidar Sayın Öcalan’ın muhatap olduğunu görmüşse ve çözüm sürecini başlatmışsa bugün de girebilir.”
MAFYA-DEVLET İLİŞKİSİNE DİKKAT ÇEKİLDİ
Avukat Azat Yıldırım, “Meclis’in araştırması elbette ki bazı karanlık noktaları gün ışığına çıkaracaktır. Bu yüzden üstü örtülmektedir. Olaylarda en çok HDP’liler zarar görmüş, yaşamını kaybetmiştir” diye konuştu.
Avukat Erdal Kuzu ise, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı olduğu dönemde soruşturmayı yürüten ve şu anda da Yargıtay üyesi olan Yüksel Kocaman’ın dahil olduğu mafya ilişkilerine dikkat çekerek, “Bu dava mafya içerisindeki birinin yürüttüğü soruşturma üzerinden yürütülmüştür. Bu nedenle bu dava bitmelidir. Kim bilir bu dava için neler neler almıştır. Bu nedenle bütün vekillerin beraat etmesi gerekmektedir” dedi.
Duruşma yarın 13.30’da devam edecek.