HABER MERKEZİ- Komalên Jinên Kurdistan (KJK) kendi internet sitesinde Kürtçe, İngilizce ve Türkçe yayınladığı mesajda 21 yüzyıl kadın devriminin yüz yılı olacağı gerçekliğini hiçbir saldırının durduramayacağını vurguladı.
KJK’nin RAWA’ya mesajı şöyle:
“Değerli yoldaşlar, değerli kız kardeşlerimiz,
Öncelikle şahsınızda dünyada erkek egemenliğine, sömürgeciliğe, dinciliğe, milliyetçiliğe ve kapitalizme karşı mücadele eden tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi kadınlar gününü kutluyoruz. Bu uğurda yaşamını yitiren tüm devrimci kadınları saygıyla anıyor, mücadelemizde anılarını yaşatarak hayallerini gerçekleştireceğimizin sözünü yeniliyoruz.
Değerli yoldaşlar,
Her ne kadar farklı ülkelerde farklı sömürgeci eril güçlere karşı mücadele etsek de aslında aynı sistemin farklı versiyonlarına karşı mücadele ettiğimizin farkındayız. Bu nedenle sizin mücadelenizi kendi mücadelemiz görüyor, kendi mücadelemizde sizin mücadelenizi yürütüyoruz.
Bugün 3. Dünya savaşında Kapitalist sisteminin kriz ve sömürüden beslendiğini daha yakından görmekteyiz. Eril kapitalist sistem egemenliğini sürdürmek için tüm kırım politikalarını devreye koymuş durumda. Her geçen gün yeni savaşlar çıkartılmakta, insanlar yerinden-yurdundan edilmekte, topraklarına, yeraltı -yerüstü kaynaklarına el konulmakta, insanlara ölüm, yoksulluk, göç, işkence reva görülmektedir. Kadınlar ve halklar bu sistem altında nefes alamaz duruma getirilmiştir.
Kapitalist sistemin birer parçası olan ulus-devletler birbirleriyle dünya egemenliği için mücadele içinde olsalar da asıl savaşlarını kadınlara, halklara ve doğaya karşı yürütmektedirler. Adeta dünya genelinde kadına karşı adı konulmamış bir savaş açılmış bulunmaktadır. Kadın soykırımını hedef alan bu saldırılar tüm topluma, değer yargılarına ve doğaya karşı saldırılar olmuştur. Bugün tüm dünyanın savaş alanına çevrilmesinin doğrudan kadın düşmanlığı ile bağı vardır. 21. yy’ın kadın yüzyılı olacağını gören hegemon erkek devlet-sistemi tüm çelişkilerine rağmen el birliği ile fiziki-psikolojik-ekonomik ve en önemlisi de ideolojik olarak kadına karşı saldırıya geçmiş bulunmaktadır. İtaat etmeyen, cins bilinci edinmiş, ayağa kalkmış ve örgütlenmiş kadınlar onların en korkulu rüyasıdır. Bu nedenle son yıllarda öncü kadınlara karşı suikastlar yoğunlaşmakta, on binlercesi ceza evlerine atılmaktadır. Kadın devrimini temsil eden her bir gelişme sistemin topyekûn saldırısı altındadır. Bugün kadın sisteminin inşa edildiği Rojava devrim alanı dünyanın gözü önünde faşist Türk devletinin kesintisiz saldırısı altındadır.
Hegemon erkek devlet sistemi bu çabalarının nafile olduğunu bilmiyor çünkü 21 yüzyıl kadın devriminin yüz yılı olacağı gerçekliğini hiçbir saldırı durduramaz. Bunu hem kendi mücadelemizde hem de sizin mücadelenizde görüyoruz. Hiçbir baskı ve zulüm bizi mücadelemizden alı koymamakta, tam tersine mücadele azmimizi pekiştirmektedir. Kadın mücadelesinin salt kadın hakları mücadelesi olmadığı gerçekliği İran’daki ayaklanmalarda tüm ezilenlerin JIN JIYAN AZADÎ sloganı altında birleşmesinde görülmüştür. İranlı tüm halklar, kadınıyla, erkeğiyle çocuğuyla gerçek özgürlüğün kadın özgürlüğünden geçtiğini cellatlarının suratına haykırdılar.
Biz kadınlar erkek egemenlikli sistemin tüm böl-yönet politikalarına karşı birliğimizi sağlayarak, örgütlülüğümüzü yerelden başlayarak bölgesel ve evrensel çapta oluşturup öz savunmamızı geliştirirsek hiçbir güç bizi yenemez. Bu 8 Martı ‘JIN JIYAN AZADÎ İLE KADIN DEVRİMİNE YÜRÜYORUZ’ coşkusuyla karşılayan kız kardeşleriniz olarak diyoruz ki kaybedecek bir şeyimiz yok ama kazanacak özgür yaşamlarımız ve kocaman bir dünyamız var.”