HABER MERKEZİ- Kemal Söbe’nin kaleminden
“Kürt halkının içinde yaşadığı ulusal var oluş ve özgür yaşama sorunu dikkate alındığında Önderliğin ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz. Kürt halkının ulusal dirilişinde ve devrimci demokratik bilinç kazanmasında, Kürt kadınının özgür kadın olmaya adım atmasında Önder Apo’nun büyük bir rolünün ve emeğinin olduğunu hepimiz biliyoruz. Özgür Kürt, Önder Apo’nun eseridir tespitini yapıyoruz. Önder Apo özgür Kürt yarattığı için, çeyrek asırdır esaret altında işkence sistemi içinde yaşıyor. Bu işkence sistemine rağmen en iyi direnişi yine Önder Apo yapıyor.
İnkâr rejimi ve AKP/MHP faşizmi, Önderlik ile halkın birlikteliğinin ne kadar önemli olduğunu bildiği için, Önder Apo ile Kürt halkının ve Parti’nin ilişkisini kesmek istiyor. Yani Önderliğinden kopmuş bir halk istiyor. Çünkü Kürtlerin, Önderliğiyle özgür yaşama adım attığını ve Önderliğin büyük yol göstericiliğiyle bilinç kazandığını ve devrimci demokratik duruş kazandığını iyi biliyor. Önder Apo, Kürt halkına ve Kürt gençliğine sahip olması gereken herşeyi verdi ve güçlü bir halk ve gençlik yarattı. Özgür düşünen ve özgür yaşamayı öğrenen Kürt halkı ve gençliği Önder Apo’nun eseridir. Büyük bir Kürt gençliği mevcuttur ve gerektiğinde düşmana kan kusturacak güçtedir. Gerilla büyük bir direniş veriyor ve Kürt halkının ulusal varlığını koruyor. Ancak Kürt halkının ulusal dirilişinde tam başarı ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü devrimci halk savaşını daha çok büyütmekle mümkün olabilir.
Van’da halkın sokaklara çıkıp iradesini geri alması sistemi korkuttu. İşte bu gibi eylemlilikler Önder Apo için birkaç gün bütün Kurdistan’da yapılırsa tecrit kırılır ve düşman, Önder Apo’ya bir daha tecrit uygulamaya cesaret edemez. Bir şeyi istemek yetmiyor. Faşizm koşullarında bir şey istemekle kazanılmaz, sokaklara çıkmakla düşmanı darbelemekle kazanılır. İnkârcı TC rejimi ancak devrimci şiddetle yola gelir. Örgütlü milyonlar var. Bu örgütlü milyonların direnişiyle Önderlik fiziki özgürlüğüne kavuşur ve Kürt halkı ulusal statüsünü kazanır. Ancak bu konuda, gerek Kurdistan’da ve Türkiye’de ve gerekse Avrupa’da yetersiz kalınıyor. Sadece söylemde, Önderliksiz yaşam olmaz demek, ve sınırlı cılız bir direniş yetmiyor. Önderliğinden tecrit altında, işkence sistemi içinde tutulmasına kıyameti koparmak gerekiyor. Dünyada hangi halkın önderine bu tecrit uygulanıyor? Mesele Kürtler olunca durumlar değişiyor, dünya kör, sağır ve dilsiz oluyor. Kürt halkı bir ulus olarak kabul edilmediği için, Kürt Halk Önderi de, Kürt halkının Önderi olarak kabul edilmiyor. Yüz yıllık inkâr rejimi emperyalizm ve onun kuklası olan TC tarafından böyle kurulmuş. Bundan dolayı Kürtlerin ulus olarak bir hakları olmaz diyorlar. Önder Apo, Kürt halkına ulusal bilinç ve özgürlük bilinci kazandırdığı ve özgürlük gücü kurduğu için, emperyalizm ve onun kuklası olan TC, Önder Apo’ya bundan dolayı tecrit uyguluyor.
Yani sen, bizim inkâr rejimimizi yıktın, Kürt halkını ayağa kaldırdın, bilinç kazanmasında büyük bir rol oynadın ve sistemimizin altını oydun diye düşmanlık yapıyorlar. CPT bile, bu işkence sistemine ses çıkarmıyor. Normal şartlarda bunun için harekete geçmesi gerekiyor ama mesele ideolojik olunca, kapitalizmin ve devletin, iktidarın çıkarları olunca durumlar değişiyor. İşte Önder Apo, sorunun kapitalizmin iktidar sorunu olduğunu bildiği için, yeni paradigma oluşturma gereği duydu ve kapitalizmi mahkûm etti. Demokratik Ulus Manifestosu ve komünalizm, öz yönetim, ulus devlete ve onun finans sistemi olan kapitalizme alternatif olduğu için, Önder Apo’ya özel yasalar uyguluyorlar. Önder Apo’ya neden böyle yaklaşıldığını iyi bilince çıkarmak ve gerekleri yerine getirmek gerekiyor. Önder Apo için, bugüne kadar yapılanlar yetersiz kalıyor. Daha fazlası gerekiyor. İnkâr rejimini titremek gerekiyor. Kürt gençleri bunu yapabilecek güçtedir. Önder Apo, zindan koşullarında hala büyük direnebiliyorsa, milyonlar sokaklarda sistemi pekâlâ alabora edebilirler. AKP/MHP faşizmi Kürt gençliğinden çok korkuyor. Kürt gençleri bulunduğu her yerde sokaklara çıkarsa Önderliğin üzerindeki tecrit kırılır ve Önderliğin fiziki özgürlüğü sağlanır. Osmanlı sözle yola gelmez, sopayla yola gelir. Osmanlı’nın kırıntısı olan TC, ancak devrimci şiddetle yola gelir. Bunuda Kürt gençliği yapacak. Önderliğe layık olmak devrimci halk savaşını basarmakla olur. Önderliğin işkence sisteminde tutulmasına kıyameti koparmak gerekiyor.”