COLEMÊRG- Hakkari’nin Çelê (Çukurca) ilçesinde açık havada düğün yapabilecek tek meydan var; burada organize edilen düğünlerde, düğün sahiplerine Türk bayrağı asma zorunluluğunu dayatılıyor.
Türk askeri, Çelê’de artık halkın açık havada yaptığı düğünlere de müdahale ediyor. Bütün ekonomik kaynakları tüketilen, askeri bir garnizona dönüştürülüp bütün sosyal ve sivil yatırımlardan mahrum bırakılan Çelê’de, halk artık düğün bile yapamaz durumda. Düğün yapabilmek için çeşitli askeri prosedürleri yerine getirmek şart koşuluyor. Bunlardan biri de bayrak zorunluluğu.
Karakolun düğün sözleşmesi
İlçenin engebeli arazi yapısı, her tarafın askeri yapılarla çevrili olması, sürekli gözetlenmesi ve ilçe halkının ekonomik durumu bütün düğünlerin aynı meydanda yapılmasını zorunlu kılıyor. Yakın zamanda düğünü yapılan A., hiçbir hukuki dayanağı olmayan bu keyfi dayatmayı gazetemize anlattı. İlçede düğün yapılabilecek tek düzlük meydanın da karakolun dibinde olduğunu belirten A.’nın aktarımları, ilçe halkı üzerindeki asker baskısının vardığı boyutları gözler önüne seriyor.
Askerler tarafından bayrak asılmadan düğün yapılmasına müsaade edilmediğine işaret eden A., bayrağın asılmadığı düğünlerin asker tarafından basıldığını; itiraz eden yurttaşların baskı ve şiddetle karşılaştığını, tehdit edildiğini aktardı. Düğün öncesi karakol tarafından, düğün sahibine sözleşme imzalatıldığını söyleyen A., sözleşme içeriğinde bayrağın indirilmemesi, içinde “özgürlük” ve “devrim” geçen şarkıların söylenmemesi ve düğüne sarı-kırmızı-yeşil renkte hiçbir şeyin alınmaması gibi maddelerin yer aldığını belirtti. Bu sözleşmeyi imzalamayanların düğünleri, jandarma ve polis tarafından basılıyor, düğün dağıtılarak engellenebiliyor.
10 bin kişiye 30 bin asker
Bunun üzerinde çok düşünülmüş bir özel savaş yöntemi olduğuna dikkat çeken A., şunları söyledi: “Bayrak hep oradadır. Birileri tarafından indirilmiş olsa bile düğünden önce tekrar asılıyor. Amaç, düğünü kaydeden kameraların o bayrağı da çekmesi. Çelê’nin halayları meşhurdur. Birçok insan çekim yapıyor. Haliyle bayrak da çıkıyor. Bu halaylar internet ortamında paylaşılıyor. İnsanlar izliyor. Oraya gönüllü mü asmışlar acaba sorusu doğuyor ve umutsuzluk oluşabiliyor. Bunu da amaçlıyor olabilir devlet. Oraya asılan bayrak, halkta işgal gerçekliğini de derinleştiriyor ama aynı zamanda düğününe bile müdahale ediliyor olması halkta bir kırılma da yaratmış. Başka bir bölgede bayrak asmak istesen mutlaka kabul görmez ama Çelê’de artık kabul ettirilmiş. Bunda Çelê’nin bir askeri üs haline getirilmesinin de rolü var. Halk çaresiz bırakılmış durumda. 10 bin insan yaşıyorsa 30 bin asker var. Dünyanın hiçbir yerinde asker sayısı, yerel halkın üç katı olmamıştır.”
Hala yol arayan gençler var
Çelêli birkaç gençle de konuştum bu konuyu. Daha önce bayrağı kaldıran olup olmadığını, bayrağı kaldırınca ne olduğunu sordum. Bayrak daha önce birkaç kez kaldırılmış. Asker gelip düğüne müdahale etmiş, huzursuzluk çıkarmış. Birçok kişiye bu sebepten soruşturma da açılmış. Bayrağı indirmek, insanlar için güvenlik riskli oluşturduğundan artık farklı yöntemlerle bayrağın görünürlüğü azaltılmaya çalışılıyor. Örneğin bayrağın etrafı reklam içerikli pankartlarla kapatılmaya çalışılıyor.