BEHDÎNAN- Ali Kurtalan’ın kaleminden:
“GENÇLİĞİN ÖNCÜSÜ VE DEVRİMİN KILICI; AGİT ARKADAŞ- II
“Faşist TC bu gelişmeleri kabul etmiyor içten içe hazırlıklar yapıyordu. APOCULARI tasfiye etmenin yollarını arıyordu. Bu nedenle grupları çatıştırma siyasetini körüklüyordu. Agit arkadaş bunu hissediyor, zaman zaman arkadaşlarıyla da paylaşıyordu. Bir gün yanıma geldi ve ‘Yanındaki emaneti bana versen iyi olur’ dedi. Tabancayı kastediyordu. Benden silahı aldıktan sonra okula gitti. Okulda İlhami Işık (Bu kişi bir ara Balıkçı kod adıyla tanıtılan ve Önderliği İmralı’da görmeye gittiği iddia edilen kişidir. Muhtemelen MİT ajanıdır.) aniden bıçakla Agit arkadaşın üstüne saldırıyor. Agit arkadaş da onu bacaklarından vuruyor. İlhami Işık’ı savunan kişi ise ‘Milli Güvenlik’ dersine giren MİTçi Temel Cingöz (Bu kişi general olduktan sonra Adana’da vuruldu) oluyor. Temel Cingöz Agit arkadaşı sınıfta tarayarak vurmak istiyor.
Düşmanın benzer kışkırtmaları farklı farklı şekilde kendini gösteriyordu. Batman’da birçok aşiretin kurduğu bir kiremit fabrikası vardı. Bu fabrikada çalışan işçilerin parası verilmiyordu. Sorunlar artık liseliler derneğinin kapsamını aşıyor, daha gelişkin bir örgütsel düzey istiyordu. Belediye seçimleri var, kooperatif seçimleri söz konusu yine aşiretler arası çatışma durumları vardı. Tüm bu sorunların muhatabı Agit arkadaş oluyordu. Sorunların çözümü için kolektif tarz ve örgütsellik Agit arkadaşın esas aldığı yöntem oluyordu. Agit arkadaş bu temelde her mahalleye görevlendirmeler yaparak ve sorunların çözüm odaklarını artırmıştı. Kiremit fabrikasında APOCULAR’ın denetimi gelişti. Fabrikada üretilen kiremit satılarak işçilerin maaşı ödendi ve bu şekilde Batman’da önemli bir sorun çözüldü.
Artık halkın APOCULAR’a güven duyguları doruk noktasına varmıştı
Yıl 1978 yılının 1 Mayıs’ına geldiğinde İşçi Bayramı için yapılacak kutlamalar grup için ciddi bir sınav anlamına kavuşmuştu. Agit, Faik Kezer, Emin Sanık ve Mahmut Tanrıkulu arkadaşlar öncülüğünde önemli bir çalışma yürütüldü. 1 Mayıs’ta binlerce genç yürüyerek çok önemli bir aşama kaydedildi. Sınavda başarılı olunmuştu. Görüldü ki her gelişme başka bir gelişmeyi yaratıyordu.
Artık halkın APOCULAR’a güven duyguları doruk noktasına varmıştı. Çalışmalar gençlik boyutunu aşmış ve kitlesel bir boyut almıştı. Belediye seçimleri yakınlaştığın APOCU grup aday olarak Edip Solmaz’ı belirlemişti. Edip Solmaz subay olduktan sonra sömürgeci ordudan istifa eden yurtsever bir ailenin çocuğuydu. Yerel seçimler için iyi bir seçenekti. Agit ve Mahmut Tanrıkulu (Felat) arkadaşın öncülüğünde yerel seçimlere yönelik önemli bir çalışma yürütülmüştü. Seçimler kazanılmış ve Edip Solmaz Batman’ın belediye başkanı olmuştu. Fakat faşist devlet bu duruma bir ay bile tahammül etmedi. 29 gün sonra Edip Solmaz devletin işbirlikçiler eliyle yönelttiği bir suikastta şehit düştü. Örgütsellik büyüdükçe buna karşı ödenen bedellerde büyüyordu.
Kemal Pir: ‘Agit güvenebileceğim en değerli komutanlardandır”
12 Eylül faşist darbesinden önce Agit arkadaş Silvan’dan başka bir alana geçerken yolda yaptıkları yanlış hesap nedeniyle araçları düşman tarafından durdurulmuştu. Arkadaşlar arabadan atlamışlar. Kemal Pir arkadaş yanındaki biriyle arabadan atlamaları sonucunda baygınlık geçirmişler ve yakalanmıştılar. Agit arkadaş ise dere yatağına yetiştiği için kurtulmuştu. Agit arkadaş bu olayın sorumluluğunu hep hissetmiş ve sıkıntılı bir süreç geçirmiştir. Kemal Pir arkadaş Batman grubunun mahkemesinde arkadaşlara şöyle bir açıklama yaptı: ‘Agit güvenebileceğim en değerli komutanlardandır. Bu olayda onun bir suçu yoktur, rahat olsun’ Bu açıklama Agit arkadaşa ulaştırıldı ve bu onda kısmen bir vicdan rahatlamasını getirdi. Kemal Pir ve Agit arkadaşlar ayrı ayrı gruplar olarak Filistin’deki gerilla eğitiminden dönüyorlar. Amaçları dağılan örgütlülüğü tekrardan toparlamaktır. Bu konuda Kemal arkadaş birebir sohbet etme imkânımız oldu.
Agit arkadaşların Filistin dönüşünün ardından Kemal Pir arkadaşın tutuklanması örgüt için büyük bir darbe olmuştur. Çalışma yürüten birçok arkadaşta bu süreçte tutuklanmışlar ve çalışmalar ciddi anlamda gerilemişti. Arkadaşların ülkeden geri çekilmesi zorunlu bir durum haline gelmişti. Zindanda olan arkadaşlar mahkemelerle dışarda olanlar ise çekilme hazırlıklarıyla uğraşıyordu. Agit arkadaşın selamlarını zaman zaman alıyorduk. Şöyle ekliyordu; ‘Bekleyin sesimizi mutlaka duyacaksınız’.
Agit arkadaşın komutasındaki birim kusursuz bir saldırı gerçekleştirmişti
Kısa bir sürede 100 yakın PKK’li, sömürgeci mahkemelerde idam cezası aldı. 12 Eylül Faşist Askeri darbesi önemli bir korku atmosferi yaratmıştı. Adlilerden, faşistlerden ve devrimcilerden pek çok kişi bu süreçte asıldı. Bu nedenle idam cezası alan arkadaşlarımızda her gün idam cezasının uygulanacağı an bekleniyordu. Tutsaklar idam cezasının yasal prosedürünü de bilmedikleri için her an bir arkadaş asılabilir diye bekliyorlardı.
Biz 15 Ağustos eylemini kısmen basından kısmen de görüşçülerden öğrendik. Türk TV Agit arkadaşın ismini vererek eylemi manşetlere taşımıştı. Faşist Türk devletinin bu eylemden çok rahatsız olduğu belliydi. Özellikle Eruh eylemi çok başarılı olmuştu. Agit arkadaşın komutasındaki birim kusursuz bir saldırı gerçekleştirmişti.
15 Ağustos atılımı sadece bir eylem değildi
15 Ağustos Atılımı ile Amed Zindanında Mazlumların, Kemallerin ve Dörtlerin direnişi artık dağlara taşınıyor ve bu şekilde direniş toplumsallaşıyordu. Toplumsal mücadelenin kıvılcımdan alevlere dönüşmesi tüm Kürt halkında olduğu gibi zindandaki tutsaklar içinde yeni bir umuda, yeni bir soluğa neden olmuştu. Bu eylemden sonra idam alan PKK tutsakları artık bu tehditten kurtulmuştu. 15 Ağustos atılımı sadece bir eylem değil, o zamana kadar birikmiş tüm tepkilerin, tüm isyanların birikimlerinin bilimsel bir zeminde pratikleşmesi ve iradeye dönüşmesidir. Bu irade 40 yıl boyunca en olmaz koşullarda bugünde savaş tünellerinde sömürgeci faşist Türk devletinden yapılan zulümlerin hesabını sordu, sormaya da devam ediyor.
Agit arkadaşın komutanlığını yaptığı 15 Ağustos eylemi ile başlayan Halk Savaşı halkımızın tarihini yeniden yazacak ve özgür Kürdün geleceğe umutlu bakmasının temel nedeni olacaktır. Küçük bir grup olarak başlayan APOCU hareket bu eylem ve mücadele ile Kürt halkının temel öncüsü ve iradesi olacaktır. Bu ilk çıkışta Agit arkadaşın rolü de oldukça önemli ve belirleyicidir. Onu bu temelde anmak ve hatırasına layık olmak için mücadele etmek temel yaşam gerekçemizdir.”
GENÇLİĞİN ÖNCÜSÜ VE DEVRİMİN KILICI; AGİT ARKADAŞ-I – Nûçe Ciwan (nuceciwan132.xyz)