BERLİN- Berlin’de, Dest Dan Kadın Meclisi ve TekoJin’in ortak çağrısıyla Güney Kürdistan’da katledilen iki kadın gazeteci için bir miting düzenlendi. Kaiser-Wilhelm-Gedächtniskirche yanında düzenlenen mitinge çok sayıda Kürdistanlı ve enternasyonalist katıldı.
Miting, bir dakikalık saygı duruşunun ardından başladı. Konuşmacı yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Soykırımı durdurun! Türkiye’nin savaş politikasına destek vermeyin! Uluslararası toplum derhal harekete geçmeli ve Türkiye ile ortaklıklarına son vermelidir, böylece Kürtlere yönelik katliamlar durdurulabilir. Yıllardır Türk devleti, Güney Kürdistan (Kuzey Irak), Şengal ve Rojava’daki Kürt bölgelerine sistematik saldırılar düzenlemektedir. Bu saldırılar, uluslararası güçlerin hava sahası izni vermesiyle desteklenmekte, bu da bir soykırıma ortak olmaktan başka bir şey değildir. Türkiye, bu izni kullanarak sivilleri ve Kürt kadın hareketini hedef alan İHA saldırıları yapmaktadır.
23 Ağustos 2024’te, Kürt gazeteciler Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in Türk İHA saldırısında öldürülmesi, bu saldırıların ne kadar alçakça olduğunu bir kez daha göstermiştir. Silêmanî bölgesinde gerçekleşen bu hain saldırı, sadece masum gazetecilerin hayatına mal olmakla kalmadı, aynı zamanda ifade özgürlüğü ve gerçeği de hedef aldı. Bu saldırıyı en güçlü şekilde kınıyoruz ve kurbanların ailelerine, Özgür Basın çalışanlarına ve tüm Kürt halkına en derinden başsağlığı diliyoruz. Uluslararası güçler, Türkiye ile olan ortaklıklarını sürdürdükleri için bu tür saldırı ve katliamlar mümkün olmaktadır.
Uluslararası topluma çağrımızdır: Türkiye’nin savaş politikasına verdiğiniz desteği sonlandırın ve Kürtlere yönelik katliamları durdurun! Hava sahasını kullanma iznini geri çekin. Suskun kalan herkes, bu insanlık suçuna ortak olmaktadır! Kürt halkı, bu soykırım anlaşmasına karşı direnecek ve kimliğini savunacaktır. Özgürlük, adalet ve insan hakları için mücadelemizde yanımızda olun!”
Dest Dan Kadın Meclisi adına konuşma yapan Susanne Rösling şöyle konuştu: “Bugün burada, Güney Kürdistan Bölgesi Silêmanî’de yaşanan adaletsizliğe karşı sesimizi yükseltmek için toplandık. 23 Ağustos 2024’te, gazeteciler Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn, Türk savaş dronu tarafından acımasızca katledildi. Gazetecilik görevlerini yerine getiren bu cesur kadınlar, yalnızca yaşamlarını değil, gerçeği de susturmayı amaçlayan vahşi bir saldırının hedefi oldular.
Bu saldırılar, Türkiye’nin sivillere ve gazetecilere yönelik sistematik cinayetlerinin bir parçasıdır. Silêmanî, Şengal, Rojava ya da Paris’te; Türkiye, her yerde dronlar ve suikast timleriyle eleştirel sesleri susturmaya çalışmaktadır. Nagihan Akarsel, Murad Mîrza Ibrahim ve Zakine Cansiz gibi isimler, basın özgürlüğüne ve Kürt halkına, özellikle Kürt kadınlarına yönelik bu savaşı simgelemektedir.
Bu dron savaşı uluslararası toplum tarafından büyük ölçüde görmezden gelinmektedir. Ama biz susmayacağız! Türkiye, Kürt halkına karşı yasadışı bir savaş yürütüyor, bu savaş sadece savaşçıları değil, sivilleri, gazetecileri ve insan haklarını da hedef alıyor. Uluslararası toplumu nihayet harekete geçmeye çağırıyoruz. Sessizliği bozun ve adalet için mücadele edin!
Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in yaşamını ve eserini onurlandırıyor ve diyoruz ki: Biz susmayacağız! Gelin, özgürlük, adalet ve gerçek için birlikte mücadele edelim!”
Mitingde sık sık “Jin, Jiyan, Azadî”, “Kadın, Yaşam, Özgürlük”, “Hoch die Internationale Solidarität” ve “Şehîd Namirin” sloganları atıldı.