HABER MERKEZİ – Şehit Serdar Batman’ı anan HPG, “son nefesine kadar da yürüyüşünü tereddütsüzce sürdürmesini bilerek halkımızın özgürlük tarihine adını yazdıran Apocu bir militan oldu” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi açıklaması şöyle:
“2020 yılı kış üslenmesi sürecinde şehadete ulaşan değerli Apocu militan Serdar Batman yoldaşımızı saygıyla anıyor, amaçlarını başarma ve anısını daima yaşatma sözümüzü yineliyoruz.
Halkımızın ve ülkemizin özgürlüğü için büyük bir inanç ve istekle gerilla saflarına katılan Serdar yoldaşımız, gerillacılıkta erkenden yetkinleşti. Garzan’dan Medya Savunma Alanları’na ve oradan da Amed’e uzanan güçlü bir yürüyüşün sahibi oldu. Apocu ideolojide derinleşip, gerilla sanatında ustalaşarak kendisini dönemin devrimci görevlerine hazırladı. Moralli katılımı, içten yoldaşlığı, samimiyeti ve pratiğiyle yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazandı. Büyük bir istekle yüzünü Amed’e döndü ve fedai bir ruhla Bakur’daki çetin mücadeleye katıldı. Her şeyini halkımızın özgürlük mücadelesine adayan Serdar yoldaşımız, son nefesine kadar da bu yürüyüşünü tereddütsüzce sürdürmesini bilerek halkımızın özgürlük tarihine adını yazdıran Apocu bir militan oldu.
Serdar yoldaşımızın değerli ailesine ve tüm yurtsever Kurdistan halkına başsağlığı diliyor, şehitlerin takipçisi olma ve amaçlarını başarma sözümüzü yineliyoruz.
Serdar Batman yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Serdar Batman
Adı Soyadı: Mehmet Çelik
Doğum Yeri: Êlih
Anne – Baba Adı: Miyase – Elyas
Şehadet Tarihi ve Yeri: 2020 / Amed
Serdar yoldaşımız, yurtseverliği ile tanınan ve düşman saldırılarına boyun eğmeyen Êlih kentinde dünyaya geldi. Ailesinin yurtsever ve yakın çevresinden katılımların olması nedeniyle özgürlük mücadelemizi erkenden tanıdı. Derin Kürtlük bilinci ve öz değerlerine bağlı yetişen yoldaşımız, okul yıllarında çelişkiler yaşadı. Erken yaşta işgalci TC devletinin Kurdistan’da yaptığı zulmü yaşayan bir Kürt genci olarak gerillanın destansı direnişine hayranlık duydu. Partimiz PKK’nin öncülüğünde yürütülen savaşta yaşanan kahramanlıkları duydukça Kurdistan Özgürlük Gerillası olacağı günlerin hayalini kurdu. Lise yıllarında hayatı ve sistemi daha iyi anlamaya çalışan yoldaşımız, faşist TC devletinin asimilasyon politikalarına karşı her zaman öz benliğini korudu. Kendi özünden koparılan ve yabancılaştırılan bir Kürt genci olmayı hiçbir zaman kabul etmedi. Yaşı ilerledikçe Kurdistan’da gerillanın öncülüğünde yaşanan savaşı imkanları dahilinde takip etmek istedi. Gerillanın tüm imkansızlıklara rağmen halkımızın kazanımlarını korumak ve TC devletinin zulmüne cevap olmak için büyük bedeller verdiğini gördü. Sabırsızlıkla gerilla saflarına katılacağı günleri bekledi. Özellikle 2012 yılında gelişen Devrimci Halk Savaşı sürecinden, gerillanın destansı direnişi ve eylemlerinden derinden etkilendi. Derin sorgulamalar yaşayan yoldaşımız, özellikle Kurdistan’da devam eden TC devletinin inkar ve imha politikalarına karşı duyarsız kalmayı kabul etmedi. Ailesinin geçimine de katkıda bulunmak isteyen yoldaşımız, çalışmalarda yer aldı. Emek olgusunu bilen ve olgun bir kişiliğe sahip olan yoldaşımız, bulunduğu her ortamda mütevazi kişiliği le gönülleri kazandı. DAİŞ çetelerinin Rojava ve Şengal’deki halkımızın kazanımlarına saldırması üzerine Hareketimizin seferberlik ruhu ve Apocu irade ile savaşması sonucu açığa çıkan destansı direnişten büyük güç aldı. Özellikle DAİŞ çetelerine karşı Kobanê Direnişi sürecinde tüm dünyaya Apocu iradenin yenilmezliğini gösteren gerillaların mücadelesinden sonra katılım kararı aldı.
2014 yılında Bakurê Kurdistan üzerinden gerilla saflarına katılan yoldaşımız, kısa bir süre Garzan alanında kaldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçti. Gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden derinden etkilendi. Zorlu ve riskli yolculuğu boyunca gerillaların yoldaşlık ilişkilerinden büyük moral aldı. Kapitalist sistemdeki çıkar ilişkilerini hatırladıkça ne kadar doğru bir karar verdiğini anladı. Kürt halkının özgürlük savaşçısı olmanın gururunu yaşayarak yeni savaşçı eğitimlerine dahil oldu. Yeni savaşçı eğitimlerinde aldığı derslerle her anlamda kişiliğinde değişimi esas aldı. Özellikle aldığı ideolojik eğitimlerde sistemin nasıl da sahte bir özgürlük dünyası yarattığını anladı. Askeri derslerde yetkinlik kazanmak isteyen yoldaşımız, sürecin beklentilerine cevap olmak istedi. Okuduğu Parti materyalleri ve aldığı dersler sayesinde ideolojik anlamda da birikim kazandı. Yeni bir savaşçı olmasına rağmen birçok konuda kısa sürede gelişim gösterdi. Dağın zorlu koşullarına ve gerilla yaşamına kısa sürede adapte olan yoldaşımız, başarılı bir şekilde eğitimini bitirdi. Pratik alanlarda tecrübe kazanmak ve gerilla yaşamına dair her detaya hakim olmak istedi. Yaşama moralli ve coşkulu katılımı sayesinde en zorlu görevleri layıkıyla yerine getirdi. Yeni dönem gerilla taktikleri üzerine yoğunlaşan Serdar yoldaşımız, işgalci TC devletinin saldırılarına uzman bir gerilla olarak cevap olmak istedi. Yaşamda olan eksikliklere karşı her zaman çözüm gücü oldu. Partimizin verdiği perspektifler doğrultuda yaşama katılan ve yoldaşlarına her konuda yardımcı olan yoldaşımız, uzmanlaşma eğitimi görme önerisinde bulundu. Askeri anlamda uzman bir gerilla olmayı hedefleyen ve yaşanan savaş sürecinde daha aktif roller üstelenmek isteyen Serdar yoldaşımız, eğitim süreci boyunca Bakurê Kurdistan’da yaşanan savaşta yer alma konusunda ısrar etti. Yüzü her zaman Bakurê Kurdistan’a dönük olan Serdar yoldaşımız aldığı eğitimlerle her alanda mücadeleye hazır oldu. Serdar yoldaşımız kaleme aldığı bir öneri raporunda “Önder APO’nun da belirttiği gibi 24 saat gerillacılık olması gerekir. Gün içerisinde bir saat bile gerillacılıktan uzak olunursa o bir saatte büyük darbeler yenilebilir. Hala klasik tarzda ısrar ediyoruz. Yapılması gereken savaşta bazen hiç yapılamayan en saçma hareket bile düşmanı yanıltmaya yetmektedir. Yani en son düşünüleni yapmaktır. Bir gerillanın yeniden yaşamı yaratma gücüne sahip olması gerekir. İsa Hristiyanlık dinini yaymak için ömrü boyunca 12 kadrosunu yaratmıştır. Bu kadrolar İsa’nın dinini yaymak için dünyaya dağılmıştır. Şimdi de gördüğümüz gibi Hristiyanlık dini bu yüzyıla kadar gelmiştir. İster din olsun ister felsefe veya ideoloji olsun bunları dağıtan ve kendinde esas alan onu büyütüp geliştiren kadrodur. Bu yüzden kadronun görevlere yaklaşımı ciddi olmalıdır” diyerek görüşlerini dile getirdi.
Bakur alanlarına geçme önerisi kabul edilen Serdar yoldaşımız, burada yaşanan savaşta yer almanın coşkusu ile verilen her görevi layıkıyla yerine getirmek için üstün bir çaba harcadı. Amed bölgesinde gerillacılık yapan Serdar yoldaşımız, özlü kişiliği, Apocu militan duruşu ve mütevazi yaşamı ile biz yoldaşlarına zengin bir mücadele mirası bıraktı. Serdar yoldaşımız, 2020 yılında şehadete ulaşarak özgürlük mücadelesini layıkıyla zirvede tamamladı. Yoldaşları olarak Serdar yoldaşımızın bizlere bıraktığı mücadele çizgisine layık olacağımızın sözünü bir kez daha tekrarlıyoruz.”