HPG komutanlarından Serkeft Çalak, 11 aylık direnişin ardından özgürleştirdikleri Şengal’i bütün işgalcilere karşı savunacaklarını söyledi.
ŞENGAL / NUÇE CIWAN
Şengal merkezinin özgürleştirilmesinin üzerinden iki yıl geçti. Êzidî halkı o günden itibaren kendi savunmasını gerçekleştiriyor; statüsü için büyük çaba sarf ediyor.
HPG komutanlarından Serkeft Çalak, 11 aylık büyük direnişi ve Şengal merkezinin özgürleştirilmesinin 2. yıl dönümünü değerlendirdi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın isteği üzerine Şengal’e 8 Ağustos 2014’te geldiklerini hatırlatan Serkeft Çalak, YPG’nin Digorê tarafından koridoru açmasından sonra HPG güçlerinin dağa yerleştiğini ve bu şekilde geriye kalan halkı kurtarmaya çalıştığını söyledi.
HİÇBİR YERİ BIRAKMADIK
Çalak, şöyle devam etti: “Birçok trajedi yaşandı. Açlıktan, susuzluktan yaşamını yitirenler oldu. Şengal şehir merkezinde 11 ay boyunca DAİŞ ile her gün savaştık. Çok ağır bir savaştı. Mevzilerimiz birbirine çok yakındı. Sokak sokak savaşıyorduk. KDP güçleri hiçbir yardıma gelmiyordu. Ortak bir güç oluşmasını istemiyorlardı. 11 ay mahallede çok çetin bir savaş oldu. Büyük bedeller verildi. Büyük direniş ortaya çıktı. Ne olursa olsun bu direnişin başarıya ulaşması gerekiyordu. Aldığımız hiçbir yeri geri bırakmadık. 11 aylık mahalle sürecinden sonra şehir merkezinde son bir hamle kalmıştı. Şehir merkezine gelen Pêşmergeler sanki Şengal’i kendileri kurtarmış gibi göstermek istiyorlardı. Bizler olmasaydık Pêşmergeler asla Şengal’e giremezlerdi. Özellikle KDP güçleri Şengal’i almış havası yaratmak istiyordu. Şengal merkezi özgürleşince sadece HPG güçleri öndeydi. Fakat Mesud Barzani açıklamasında Şengal’de sadece KDP’nin olduğunu iddia ediyordu. Oysaki gerçek tam tersiydi. Şu an bile aynı propagandaları yapmak istiyorlar.”
BÜTÜN İŞGALCİLERE KARŞI
Şimdi de Heşdi Şabi güçlerinin pêşmergelerin çekilmesiyle Şengal’e girdiğini belirten Çalak, Heşdi Şabi güçlerinin İran kontrolünde olan bir güç olduğunu hatırlattı. Çalak, “Burada çelişkileri daha da arttırmak istiyorlar. Amaçları buraları özgürleştirmek değil, işgal etmek. Kerkük’te yapılanlar ortada. Burada da aynısını yapmak istiyorlar. Bu oyunları görmek, halkımızın bu güce karşı uyanık olması gerekiyor. Heşdi Şabi hâkimiyetini oluşturduktan sonra Êzidî halkına yönelecektir. Çünkü Êzidî halkını kurtarma gibi bir dertleri yok.