PAJK Koordinasyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat komplosunun yıldönümü dolayısıyla yayınladığı açıklamada, uluslararası komplo siyasetinin yenildiğini kaydetti.
BEHDİNAN– Yazılı bir açıklama yapan PAJK Koordinasyonu, “Özgürlük hamlesi karşı vurulmak istenen her darbe boşa çıkarıldıkça özgürlük hamlelerimiz daha da büyüyerek yayılmaktadır” dedi.
PAJK’ın açıklamasına şu ifadeler yer aldı:
“Özgürlük hareketi olarak 15 Şubat Uluslararası komplosunun ve komploya karşı Önderliğimizin geliştirdiği tarihi direnişinin ve bu direnişten güç alarak kahramanca şehit düşen yoldaşlarımız öncülüğünde gelişen özgürlük mücadelemizin 20. Yılına giriyoruz. Bu temelde komplocu güçlerin her türlü saldırıları karşısında görkemli İmralı direnişi ve yaşam tarzı ile tüm insanlığa özgür insan, özgür yaşamın zaferinin gerçekleşebileceğini ve bunun inancını, umudunu, kararlılığını yaşamın her anında oluşturan Önderliğimizi selamlıyoruz. Komplonun gerçekleştiği ilk yıllarda Zilan çizgisinde özgürlük ideolojisindeki derin yoğunlaşmalarıyla komploya karşı mücadele bilinci ve iradesini oluşturan Güneşimizi Karartamazsınız eylemlerinde fedaice şehit düşen onlarca yoldaşlarımız şahsında tüm devrim şehitlerini özgür yaşam ve özgür ülke için sağlanan başarıları kalıcılaştırma ve zafer sözünü vererek saygıyla anıyoruz.”
KOMPLO AMACINA ULAŞMAYAN BİR DARBEDİR
Öcalan’a komployu amacına ulaşmayan bir darbe olarak tanımlayan PJAK, şunları belirtti: “15 Şubat Komplosunun Kürdistan’da gelişen ve giderek Ortadoğu’ya yayılan özgürlük mücadelemizin büyümesini engellemek amaçlı yapılmıştır. Kürdistan’da ilk adım; özgürlük hamlesidir. Asıl olan, ilk gerçekleşen Önderliğimizin deyimiyle iğneyle kuyu kazarcasına kayalıklarda gül yeşerttiği özgürlük hamlesidir. Komplo ise buna karşı gelişmiştir. Komplo ilk gelişen özgürlük hamlesine karşı gerçekleştirilmek istenen ve amacına ulaşmayan darbedir. Önderliğimiz ilk günden bugüne kadar büyük bir emek ve çaba ile geliştirdiği özgürlük hamleleri ile büyüttüğü mücadele karşısında gelişebilecek komplo ve saldırıları sürekli öngörerek; buna göre mücadeleyi, örgütlülüğü ve bilinci geliştirmiştir. Önderliğimizin destansı, tarihi ve sürekli zafer iddiası ile geliştirdiği mücadelenin özü ve güç kaynağı buradadır. Zaferi asıl gerçekleştirecek olan; uçurumun kenarında kanatlanarak doğan özgürlük hamleleridir. Komplo buna karşıdır, sonradan gerçekleşme çabası içindedir. Bu yüzden sürekli boşa çıkarılan, zayıflatılan ve çürüdükçe bitişini öngördüğü için her dönem yeni siyaset ve uygulamalarla kendisini canlandırsa da kesin olan; özgürlük hamlesi karşısında yenilen ve yenilecek olan komplo zihniyeti ve siyasetidir.
15 Şubat komplosunun gerçekleştiği dönemde Önderliğimizin büyük bir emek ve çaba ile geliştirdiği Kadın özgürlük ideolojisi ve partileşmesi uluslararası komploya karşı mücadelede bilinç ve örgütlülüğün oluşması için tarihi bir zemin olmuştur. Çünkü komplo Önderliğimizin Kürdistan’da ve giderek Ortadoğu’ya yayılan Kadın özgürlük ideolojisi ve mücadelesi öncülüğünde geliştirdiği özgür kadın, özgür yaşam, özgür toplum gerçeğine karşı darbe olarak gerçekleşmiştir. Kadın özgürlük ideolojisi ve mücadelesi bin yıllardan beri kendisini devam ettirmeye çalışan erkek egemenlikli sistem ve yapılanmalarına karşı kadınlar cephesinden iddialı, tarihi bir özgürlük hamlesi olmuştur. Bu özgürlük hamlesi geliştikçe erkek egemenlikli zihniyet ve yapılanmalar zayıflamaktadır. Uluslararası komployu gerçekleştiren güçler işte bu yüzden Kürdistan’da özgürlük ideolojsini, felsefesini ve mücadelesini geliştiren Önderliğimize karşı 15 Şubat komplosunu gerçekleştirmiştir. 15 Şubat Komplosu erkek egemenlikli zihniyete ve yapılanmalara dayalı kendisin varedip kalıcılaştıran uluslararası hegemonik güçler tarafından gerçekleştirilmiştir. Kadın özgürlük ideolojisi ve mücadelemiz doğrultusunda gelişen başarılar tarihi olduğu kadar buna karşı uygulanan komplo da kapsamlıdır, derinliklidir. Komplocu güçler 15 Şubat komplosu ile Kadın eksenli özgür yaşam-özgür ülkeyi gerçekleştiren Önderliğimizden erkek egemenlikli zihniyete dayalı politikaların çıkarlarını hesabını sormayı amaçlamıştır.”
KÜRDİSTAN’I KOMPLO ÇEMBERİNDE TUTMAK İSTİYORLAR
PAJK’ın açıklamasında devamla şu ifadeler yer aldı: “Önderliğimizin direnişi karşısında yenilen komplocu güçler hedeflerine ulaşmak için bu son yıllarda bir bütünen Kürdistan’ı, her türlü kirli, vahşi savaş uygulamalarıyla komplo çemberinde tutmak istemektedir. Bu yüzden pervasızca ülkemizin her yerinde yaşanılan her anda saldırmaktadır. Bunun karşısında başta kadınlar olmak üzere halkımız uluslararası komplonun çemberini parçalayan Önderliğimizin geliştirdiği onurlu, tarihi direnişten güç alarak varlığını korumak ve özgürlüğünü sağlamak amaçlı Devrimci Halk savaşını başlatmıştır. Bakurê Kurdistan’da gerillalar öncülüğünde gelişen savaş ve halkın direnişi, Kobanê’de gerçekleşen zafer bir bütünen Rojava kadınlarının ve halkın devrimi komplo çemberinde boğulmak istenen kadınların ve halkın özgürlük arayışı ve mücadelesiyle komplo boşa çıkarılmaktadır. Yaşadığımız bu günlerde de Zilan çizgisinde savaşan ve direnişi ile özgür ülkesini ve topraklarını koruyan Afrin kadınları ve burada yaşayan halkımız komployu boşa çıkarma iddiası ve pratiğindedir. Özgürlük hamlesi karşısında vurulmak istenen her darbe boşa çıkarıldıkça özgürlük hamlelerimiz daha da büyüyerek yayılmaktadır. Efrin’li analarımız bu bilinçle zaferi gerçekleştirme inancının kesinliği ve yaşadığı direniş onurluluğuyla komplocu güçlere karşı hitap ederek konuşmakta ve savaşını vermektedir. Efrin’de gerçekleşen devrimci halk savaşının zaferi Ortadoğu’ya yayılan mücadeleyi daha da büyütmekte ve özgürlük ideolojimiz, felsefemiz, örgütlülüğümüz tüm insanlığa özgürlük umudu ve perspektifi olmaktadır.”
Komplo siyasetinin boşa çıkarıldığını belirten PAJK, şöyle noktaladı: “Halk özgürlük mücadelemizin 40. Yıl dönümünde, komploya karşı mücadelenin de 20. yıl dönümünde bir kez daha şunu belirtelim ki 15 Şubat uluslararası komplo siyaseti boşa çıkarılıp yenilmiştir. Önderliğimizin özgürlük zihniyeti ve zaferi gerçekleştiren bilinci, iradesi doğrultusunda, Haki, Mazlum, Agit, Zilan, Sema, Beritan yoldaşların çizgisinde halkımızın ve kadınların dirilişi gerçekleşmiş, varlığı sağlanmıştır. Ve bu şehitlerimizin ardılları Viyan Soran, Arin Mirkan, Revan Kubani, Çiyager, Eriş, Andok, Delal Amed, Avesta Xabur’ların öncülüğünde gelişen devrimci halk savaşımız zafer inancını sağlamış ve bu zafer ruhunu Kürdistan’ın her yerine, Ortadoğu ve tüm insanlığa yayarak zaferimiz kalıcılaşacaktır. Kürdistan ve Ortadoğu’da zafer yoğunluklu günleri yaşıyoruz, özgürlüğümüz ve zaferimiz Önderliğimizin özgürlüğüyle kalıcılaşacaktır.”