Kürt Özgürlük Hareketi gerillalarının Komutan Agit öncülüğünde sıktığı ilk kurşun Türk medyasında korku, panik ve endişe ile karşılanırken Dünya medyası bir anda Kürtlerin hak arayışı içerisine girdiğini duyurdu.
HABER MERKEZİ – Tarihi 15 Ağustos Atılımı’nın 34. yılı. Her günü savaş halinde geçen bir 34 yıl, Kürdistan’ın ve Ortadoğu’nun kaderini değiştirdi. Her anı, inatla, iradeyle, bedelle dolu 34 yılda bir ulusun yeniden dirilişi gerçekleşti. Kürt Özgürlük Hareketi gerillaları Komutan Agit öncülüğünde faşizm, cunta ve sömürgeciliğe ilk kurşunu sıkarak Dünya, Kürdistan ve Ortadoğu’nun gündemini bir anda sarstı. Dönemin Türk medyası 15 Ağusto Atılımını büyük bir korku ve endişe içerisinde “3-5 çapulcuya pabuç bırakılmaz’’ diyen Kenan Evren’in “72 saatte bu işi bitireceğiz” diyen söylemleriyle 15 Ağustos’u karşıladı.
Özal ve Evren, söylemlerini “3-5 Çapulcudan’’ “300-400 Eşkıya’’ya dönüştürerek bu meselenin 72 saatte çözebilecekleri bir iş olmadığını çoktan itiraf etmişlerdi. Gerilla eylemlerinin artması üzerine Kenan Evren Kürdistan gezisi yapma kararı aldı. Evren’in Kürdistan gezisi sırasında onu korumakla görevli 3 asker gerillalar tarafından vurulunca, gündemden çıkarılmak istenen çatışmalar dünya gündeminde daha fazla yer etti.
Fransız Liberation gazetesi Evren’in Şemdinli’ye yaptığı gezi sırasında üç korumasının öldürülmesini “Türk Başkanın Üç Koruma Görevlisi Öldürüldü’’ diye görürken; aynı haberi Le Monde, Neue Züricher Zeitung, Frankfurter Rundschau, Bild, Taz ve birçok yabancı basın “Evren’in Korumaları Öldürüldü’’ diye verdi.
İçeride basın alabildiğine yaşanan çatışmaları halktan gizlemeye çalışsa da, yabancı basında işler daha farklıydı. Basler Zeitung 15 Ağustos’u “Kürt Savaş Eylemleri’’ başlığıyla görürken, Fransız Liberation “Kürtlerin iki bölgeye saldırıları’’ başlığıyla haberleştirdi. Aynı şekilde Fransız Le Monde da Liberation gibi “Siirt yöresinde Kürtlerin saldırıları’’ diye gördü 15 Ağustos’u. İlerleyen zamanlarda İskandinav ve Avrupa ülkelerinin tamamında gündem olan çatışmalar, ilk olarak bu şekilde görülmeye başlandı. Alman basını 15 Ağustos Atılımı’yla birlikte Kürt sorununun gündeme geldiğini ve bu sorunun “Kültürel Haklar Sorunu’’ olduğunu dile getirmeye başladı.
Ortadoğu’da yayın yapan devrimci gazeteler ise yaşanan çatışmayı büyük bir coşkuyla köşelerine taşıdılar. Filistin Nidal Al-Şaab Al gazetesi “Kürdistan İşçi Partisi Türk askeri birlikleriyle dişe diş çatışıyor’’ diye verdi. Yine Irak’ta yayın yapan Savt El Rafidin gazetesi 15 Ağustos’u “Partizanlar Türkiye’nin 3 vilayetini bastı’’ diye haber yaparken, Lübnan Al-Nahar gazetesi “Partizanlar 6 askeri öldürdü’’ diye haberleri gazetelerine taşıdılar.