Dengbêj kültürünü dağlarda yaşatanlardan biri olan gerilla Mordem Maku, tarihini hissetmeyenin dengbêji söyleyemeyeceğini belirtti.
HABER MERKEZİ – Dengbêj kültürü farklı yörelerden geçmişten günümüze kadar gelmiştir. Dengbêjler Kürdistan’da kültürlerin devamını sağlayan, yaşadıklarını söz ve sesi ile birleştirerek, dillerini bu şekilde korumuşlardır. Dengbêjik yaşanan acıları, sevinçleri, aşkı sanatsal bir şekilde dile getirme yöntemidir. Dengbêj kültürünü dağlarda yaşatanlardan biri de gerilla Mordem Maku. Rojhilat’ın Maku kentine bağlı Dambat bölgesinden olan gerilla Mordem Maku, bulunduğu yörenin kültürüne bağlı olduğunu söyledi.
Ailesinde dengbêj olmadığını ama kültürel olarak dengbêji dinlediklerini dile getiren Maku, “Yöremiz dağlık ve kültürel bir yöredir. Sınıra yakın bir bölge olduğu için Bakur ile birbirinden ayrılmıştır. Sınır olmadan önce biz de Serhat eyaletine bağlıydık. Özellikle de Şakiro dengbêjlerini dinlerdik. Yaşlılar genelde radyoda dengbêj dinlerlerdi, gençler ise pek dinlemezlerdi. Ama dengbêjliği, kendi kültürünü anıp o kültüre bağlı olmak gerekir” dedi.
‘HER TÜRLÜ SALDIRIYA KARŞI DENGBÊJ KÜLTÜRÜMÜZÜ KORUMALIYIZ’
Kürtlerde çok fazla Dengbêj olduğunu hatırlatan Maku, “Serhat, Botan bölgesi farklı kültürleri ile her zaman anılmıştır. Her bölgenin gırtlak yapısında da farklılıklar vardır. Aslında yaşadıkları acıları ses sanatıyla paylaşmışlardır. Kürt halkının dengbêj kültürünü yok etmek istediler. Özgürlük arayışçıları, Kürt halkını savunanlar, PKK sayesinde kültürünü korumuştur. Bu kültürü devam ettirmek isteyen birçok arkadaş var. Bu kültürü devam ettiren şehit Hogır, şehit Viyan Peyman, şehit Delila arkadaşları saygıyla anıyoruz. Bu kültür her zaman devam ettirilmeli” diye konuştu.
Dengbêji söylediğinde geçmişte yaşananları hissettiğini vurgulayan gerilla Mordem Maku, dengbêji söylemek ile dinlemek arasında farklılıklar olduğunu belirterek, “Dengbêji söylemek için hissetmek gerekir. Bazı olaylar var söylenir, bazı olaylar da var içinde yaşarsın. Birçok dengbêj söyledikleri olayların içinde değiller. O yaşanan olaylar olduğu zaman daha dünyaya gelmemiştir. Birçok dengbêj de var yaşayarak, çektiği acıları, gördükleri olayları söylediklerinde insana farklı gelir. Ben de söyleyince duygulanıyorum. Farkına varıyorum, geçmişte yaşanan acıları ve olayları hissedebiliyorum” şeklinde konuştu.
Kaynak: ANF-Sara Xwînda/Rojen Fırat