KNK Genel Kurul Toplantısı’nda 2 gün süren yoğun tartışmaların ardından 20 maddelik bir beyanname hazırladı.
DE HAAG – Hollanda’nın Barloo şehrinde 2 gündür devam eden Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Genel Kurul Toplantısı’nda bir çok Kürt siyasetçi, siyasi parti ve kurum temsilcileri, Ulusal Kongre ve Kürtlerin birliğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 18. düzenlenen Genel Kurul Toplantısı’nda KNK tarafından hazırlanan 20 maddelik bir beyanname eşbaşkan Nilüfer Koç tarafından okundu. “Güçlü diyaloğun kurulması ve iç barışın sağlanması” amacıyla 18.’si düzenlenen KNK Genel Kurul Toplantısı’nda açıklanana raporda Kürtler arasında fiziki bir savaş olmadığı, fakat diyalog ve iç barışında istenilen düzeye gelmediği belirtildi.
KNK eşbaşkanı Nilüfer Koç tarafından okunan raporda şu maddeler yer aldı:
1. Kürt mücadelesinde bu güne kadar çok ağır bedeller ödendi. Bu bedeller sonucu Kürtler büyük bir fırsat ve başarı yakaladı. Ama Kürdistan hala işgal altında. Bu uzun mücadelede bazı dinamikler bir takım yanlış ve eksikliğe girdi. İşgalciler Kürdistan davasını boğmak için bir çok kirli plan ve proje içinde. Buna karşı Kürdistani partiler enerjilerini birbirlerini kırmak için değil, düşmanla savaşmak için harcamalı. Kürt ve Kürdistan’a düşmanlık yapan ülkelerin başında Türkiye ve İran geliyor. Her iki ülke de siyasetten askeriyeye kadar Kürt halkına karşı sürekli saldırı pozisyonunda.
PARTİLER ULUSAL BİLİNÇ VE KARDEŞLİK RUHU İLE HAREKET ETMELİ
Yıllardır Kürt halkına ölüm ve katliamı reva gördüler. Bu işgalci ülkeler, bir yandan da barışın, Kürt birliğinin sağlanmaması fırsat kolluyor ve kirli politikalarını Kürdistan’da hayata geçiriyorlar. Son 2 yıllık pratikler bunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bir çok parti adeta birbirlerini tasfiye etmek için olumsuz bir pozisyonda. Bu durum daha çok Kürt ve Kürdistan düşmanlarını sevindiriyor. KNK olarak biran önce bu yanlıştan dönülmesini istiyoruz. Buna karşı Kürdistani partilerin birbirleri ile diyaloglarını güçlendirmeli ve aralarında barış sağlamalı. Düşman artık bizimle oynamamalı ve kirli politikalarına ulaşmamalı.
Ulusal birlik gibi büyük bir amacın gerçekleşmesi için iç barış sağlanmalı. Her şeyden önce Kürdistani partiler arasında yaşanan soğukluk sona ermeli ve sıcak ilişkiler kurulmalı. Parti ve kurum temsilcileri ortak bir program ile projelerini hayata geçirmeli. KNK olarak her zaman bu konuda yardımcı olamaya hazırız. KNK yıllardır tüm Kürdistani partilere aralarında yaşanan bütün kırgınlıkları ve sorunları bir kenara bırakma çağrısı yapıyor. Partiler ulusal bilinç ve kardeşlik ruhuyla birlik olmalı. Unutulmasın ki Kürtler ve Kürdistan’da yaşan diğer halklar arasında iç barış sağlanırsa ulusal birlik çok daha çabuk olur.
KÜRDİSTANLILAR KÜRT HALK ÖNDERİ ÖCALAN’IN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN ÇALIŞMALI
2. 2019 yılında gerçekleşecek olan 19. KNK Genel Kurul Toplantısı aynı zamanda KNK’nin kuruluşunun 20. yılı olacak. KNK bu vesile genel toplantı ve 20. yıl hazırlıklarını daha güçlü ve coşkulu bir şekilde yapacaktır.
3. Yaklaşık 20 yıldır Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan Türk devletinde esir tutulmakta. 2016 yılından bu yana ağır bir tecrit altında. Türk devletinin bu tutumu hiç bir şekilde kabul edilemez. Sayın Öcalan’ın özgürlüğü için sürekli bir çalışma yürütülmeli ve gündemde tutulmalı. KNK 18. Genel Kurul Toplantısı’nda yürütülen tartışmalar sonucu KNK’nin 2019 yılında yapacağı toplantıda Kürt Halk Önderi Öcalan’ın özgürlüğü için 2 sempozyum yapma kararı alındı. 1.’si Şubat ayında Kürdistani parti temsilcilerin katılımı ile yapılacak. 2.’si ise Haziran’da uluslararası tanınmış isimlerin de yer alacağı bir sempozyum olacak. KNK olarak Tüm Kürtlerden ve Kürdistani partilerden Sayın Öcalan’ın özgürlüğü için yürütülecek çalışmalara katılım çağrısında bulunuyoruz.
İRAN VE TÜRKİYE KÜRT KARŞITLIĞINDA AYNI POLİTİKALARI YÜRÜTÜYOR
4.Türkiye ve İran da Kürdistan’ın durumu çok kötü diyebiliriz. Türkiye topyekün saldırı pozisyonundadır. Ölüm, katliam ve hava saldırılarıyla yok etme politikasını esas alıyor. Aynı zamanda politika yapma koşullarını sivillere daraltarak, binlerce siyasetçiyi hapsettiler. İran’ın politikaları da TC’nin Kürtler üzerinde uyguladığı politikalardan eksik kalmıyor. Yapmış olduğu insanlık dışı uygulamaları yetmiyormuş gibi, idam ederek tamamen yok etme politikalarını en üst düzeyde sürdürüyor. En son Güney Kürdistan’a yapmış oldukları roket ve füze saldırıları sonucunda Rojhılat Kürdistanlı onlarca siyasetçi katledildi.
Türkiye ve İran’ın yapmış olduğu bu insanlık dışı uygulamalar kabul edilemez. KNK olarak bu saldırıları kınıyoruz. Aynı zamanda Türkiye ve İran yönetimlerine tez zamanda Kürt karşıtlığı politikalarını sonlandırmaları ve Kürt temsilcileriyle müzakere yapmaları konusunda çağrı yapıyoruz. Türkiye ve İran’ın kaostan çıkması ancak Kürtler ile kuracakları ilişkilerle mümkün olabilir.
5. Bağdat hükümetinden Kürdistan temsilcilerine karşı adil davranmaları istiyor ve Federal Irak anayasasında yer alan Küdistan’ın hak ve hukukunu kabul etmelerinin önemine, pratikte de bunu yaşamsallaştırmalarının olmazsa olmazlarımızdan olduğunu belirtiyoruz. Bununla beraber KNK olarak Şam hükümetinden Kürt kimliğini özgürlük, eşitlik, barış ve hukuk temelinde kabul edilip yaşamsallaştırılmasını talep ediyoruz.
RUSYA VE ABD KÜRT HALKININ KAZANIMLARINI KENDİ ÇIKARLARI İÇİN KULLANMAMALI
6. Başta Almanya olmak üzere AB devletleri milyonlarca Kürdün Avrupa topraklarında yaşadığını kabullenmeli. AB ülkelerinin Kürdistan halkına yönelik tutumları ne yazık ki dostane değildir. Hala çıkarları için Kürtler üzerinden ahlaksız bir siyaset yürütüyorlar. Elbette Türkiye ve İran ile kirli ilişkileri var ve Kürtler onlar için bir engel. Fakat insan hakları kurum ve kuruluşları buna karşı herhangi bir tepki göstermiyor. PKK yasağı ve PKK’nin “Terör listesi”nde olması AB birliğinin kuruluş amacıyla ters düşüyor. Bu hukuksuz ve antidemokratik politikalar Türkiye ve İran devletinin politikalarından farksız değil. AB bütün bunları göz önünde bulundurmalı ve PKK yasağını kaldırarak, PKK’yi “Terörist listesi”nden çıkarmalı. KNK olarak AB’nin Kürt ve Kürdistan davasının haklılığını biran önce kabul etmesini umut ediyoruz.
7. Amerika ve Rusya bugün siyasi, askeri, ekonomik ve teknolojik açıdan bir rekabet halinde. Ortadoğu’da bugün 2 devlet arasında bir rekabete dönüşmüş durumda. Ortadoğu’da yaşayan kadim halklardan biri de Kürtler. Kürt halkına karşı büyük bir haksızlık yapılıyor. Bugün Başur ve Rojava’daki kazanımlar Türkiye ve İran’ın saldırı tehlikesi altında. Amerika ve Rusya bir çok bölgede aktif. KNK olarak her 2 devletten de Kürt halkının kazanımlarını kendi çıkarları için kullanmamaları çağrısında bulunuyoruz.
KÜRT HALKI BM’DE TEMSİL EDİLMELİ
8. Birleşmiş Milletler Örgütü, Ortadoğu’daki durumu yakından takip ediyor. BM yasalarına uygun davranarak Ortadoğu’da insan haklarının korunması için mücadele eden Kürt Özgürlük savaşçılarına destek vermeli. Kürtler bulundukları her bölgede soykırım saldırlarına maruz kalarak büyük bedeller ödedi. Yaşananlardan kaynaklı Kürtler BM’de temsil edilmeli. BM Kürtlerin temsil edilmesi için bir sandalye ayarlamalı.
9. Kürdistan halkının çoğu Müslüman. Türkiye, İran, Irak ve Suriye İslam ülkeleridir. Özellikle Türkiye ve İran Kürt halkının hakkını hukuksuz ve gaddar bir şekilde çiğnemektedir. Bu İslam dinine göre de büyük bir suçtur. Bağdat ve Şam hükümeti de Kürtlere karşı yanlış bir tutum içerisinde. KNK olarak İslam Birliği Örgütü’nü Kürt halkına karşı yapılan bu zulme sessiz kalmama, Türkiye, İran, Bağdat ve Şam yönetimini uyarmaya çağırıyoruz.
KNK: NADYA MİRAD VE KOÇER BİRKAN’I TEBRİK EDİYORUZ
10. Kürt halkı özgürlük mücadelesinde, birlik, demokrasi ve insan hakları için büyük bedeller ödüyor. Özellikle Ezidî Kürtleri inançlarından dolayı sürekli düşmanın hedefindedir. Bugüne kadar bir çok kez soykırım saldırılarına uğradılar. En son Şengal’de DAİŞ çetelerinin saldırılarına maruz kaldılar. Bu saldırı sonucu binlerce Ezidî katledildi, kadınlar esir alındı. Bu kadınlardan biri de Ezidî Kürdü Nadya Mirad’dı. Mirad DAİŞ’in elinden kurtularak örgütün karanlık yüzünü tüm dünyaya gösterdi.
Bu cesaret ve mücadelesinden dolayı NOBEL barış ödülüne layık görüldü. KNK olarak bu olaya çok önem veriyoruz ve Ezidî Kürt kadınına bu ödülü vere NOBEL komitesini kutluyoruz. Bu ödülü tüm Kürt kadınlarına verilmiş olarak kabul ediyoruz, çünkü Kürt kadınları Ortadoğu’da barışın sağlanması için büyük bedeller ödüyor. Bu vesile ile KNK olarak bir kez daha Nadya Mirad’ı tebrik ediyoruz.
11. Merivanlı Matemetik akademisyeni ve bilim insanı Koçer Birkar, matematik ödülü aldı. Uluslararası Matemetikçiler Birliği matematiğin NOBEL’i olarak kabul edilen Fields Madalyası’nı Koçer Birkar’a verdi. KNK olarak Koçer Birkar’ı canı gönülden tebrik ediyoruz, bundan sonraki çalışmalarında başarılar diliyoruz. Kürt bir matematikçiye bu ödülü layık gören Uluslararası Matemetikçiler Birliği’ni de kutluyoruz.
KÜRT MEDYASINA ÇAĞRI
12. KNK olarak umut ediyoruz ki Kürt halkı iç barışını sağlayarak, kalıcı ve sağlam bir birlik kurup Kürdistan düşmanlarına fırsat vermeyecektir.
13. Kürt medyasına da bir çağrımız olacak. KNK olarak Kürt medyasının özgür ve adil bir yayın politikası yürütmesini ve iç barışın sağlanmasına hizmet etmesini talep ediyoruz.
14. KNK olarak bütün aydın, yazar ve farklı mesleki gruplar, sivil toplum örgütlerine iç barışın sağlanması için kalemlerini ve güçlerini aktif ve pozitif şekilde kullanmaları çağrısında bulunuyoruz.
15. Kadın ve gençler toplumun en dinamik güçleridir. Kürdistan kadın ve gençliğine yaşamın her alanında, evde, okulda toplumsal barış ve diyalog için çaba sarf etmeleri çağrısında bulunuyoruz.
16. KNK olarak Kürdistan’daki tüm dini ve mezhebi inanç önderlerine ibadetgahlarda ve toplumsal yaşamın her alanında iç barışı teşvik edici bir rol üstlenmeleri çağrısında bulunuyoruz.
TOPLUMSAL KESİMLERİN HAKLARI EŞİT VE ÖZGÜRLÜK TEMELİNDE ELE ALINMALI
17. Kürdistan’ın tüm siyasi ve dinamiklerine ulusal bir siyaset yürütmeleri, başkalarına hizmet edecek politikalardan kaçınma ve buna karşı güçlü bir mücadele yürütme, kendi aralarında demokratik bir rekabet yürütme, birbirini zayıflatma zemininde siyaset yürütmeme, aynı zamanda hem kendilerini, hem de birbirlerini düşmana karşı güçlendirme ve toplumsal barışı inşa edici bir rol üstlenmeye çağırıyoruz.
18. Kürdistan’ın kadim inançlarından olan Yaresanilik, Êzidîlik, Şiîlik, Alevilik ve Zerdeştiliğin yüzyıllardır dini inanç ve ritüellerini yaşamaları konusunda yaşadıkları zorluklar ve adaletsizlik var. Bu, yıllardır özgürlük mücadelesi veren Kürt halkının layık olduğu bir şey değildi. Bu toplumsal kesimlerin hakları eşitlik ve özgürlük temelinde ele alınmalı ve pratikleştirilmelidir. KNK olarak bu konuya çok büyük önem biçmekte ve tüm Kürdistan halkına bu toplumsal kesimlerle ilişkileri güçlendirme çağrısında bulunarak ve bunu esas bir görev olarak görmekteyiz.
KÜRTLER ARASINDA SICAK VE ULUSAL BİRLİĞE YAKIŞIR İLİŞKİLER GELİŞTİRİLMELİ
19- Kürdistan’da aynı zamanda birçok farklı etnik yapı bulunmakta ve onlar da Kürt halkı ile kader birliği içerisindedir. Başta Asûrî, Süryani, Keldani, Ermeni, Yahûdî, Roman, Türk, Arap, Fars ve diğer farklı halklar veya inançlar Kürdistan coğrafyasının asli parçalarındandır. Onların da hakları saklıdır ve kaderleri hakkında söz söyleme hakkına sahiptirler. Toplumsal barış için temel esaslardan biri de Kürt halkının bu kardeş halklarla kuracağı demokratik ilişkidir. KNK, bu halkların varlığı, çalışmaları ve mücadelelerine büyük önem vermektedir.
20- KNK olarak, büyük bir saygıyla Başûr ve Rojava Kürdistanı yönetimlerine sıcak ve ulusal birliğe yakışır bir ilişki geliştirmeleri, aralarında işlevsel bir mekanizmanın oluşturulması, aynı zamanda da kendi içlerinde de demokratik kurumları inşa etmelerinin Kürdistan demokrasisi için önemli olacağını vurgulamaktayız.