YXK Güney Almanya Eşsözcüsü Raman Bilal ve YXK Frankfurt Eşsözcüsü Hêvîdar Demirel, Avrupa’daki Kürt öğrencilerin mücadelesini anlattı.
HABER MERKEZİ – Avrupa’da 1991 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi saflarında yaşamını yitiren Hüseyin Çelebi önderliğinde kurulan Yekîtiya Xwendekarên Kurdistan (Kürdistan Öğrenciler Birliği-YXK) 27 yıldır sosyal, kültürel, akademik birçok alanda çalışmalarına devam ediyor. Kürdistan’da yaşanan ağır insan hakları ihlalleri, yürütülen politikalara karşı yapılması gerekenler, Avrupa’daki Kürt gençlerinin asimilasyona karşı neler yapabileceği gibi birçok alanda çalışma yürüten YXK’li gençler, Ortadoğu halklarından gençlerle de diyaloglarını arttırarak çalışmalarını sürdürüyor. Aynı zamanda enternasyonalist dayanışmanın da örüldüğü YXK, Kürt öğrencilerine akademik, sosyal ve bürokratik işlemlerinde de yardımcı oluyor.
Tüm bu konu başlıklarını YXK Güney Almanya Eşsözcüsü Raman Bilal ve YXK Frankfurt Eşsözcüsü Hêvîdar Demirel’le konuştuk.
Avrupa’da kaç komiteniz var? Meclis çalışmaları nasıl yürüyor?
Bilal: Almanya’yı örnek verirsek 18 meclis ve komün var. Bazı kentlerde ise yeni meclisler kurulma aşamasında. Fransa ve İngiltere’de aktif meclislerimiz var. Kongrelerde, bazı toplantılarda meclis sözcüleriyle bir araya gelinip, çalışmalarımız gözden geçiriliyor, yeni etkinlik planlamaları yapılıyor.
Yılda iki defa düzenlediğimiz YXK kamplarında eğitim çalışmasında tüm meclislerimizle bir araya gelebiliyoruz. Bu eğitimlerde iletişimi daha güçlü kılmak için tartışmalar yürütülüyor. Bunun dışında her iki ayda bir yerel toplantılar gerçekleşiyor. Dışarından YXK’nin toplanmadığı görünümü vermiş olabiliriz, ancak öyle değil. Öğrenciler çok yoğun, bir araya gelmek için çok az zaman bulabiliyoruz. Bu anlamda en büyük eleştirileri sözcüler olarak biz üzerimize alıyoruz.
Çalışmalarınızda daha çok hangi dili kullanıyorsunuz?
Bilal: Almanya’da enternasyonal dayanışma ile birlikte ağırlıkta Almanca diliyle konuşuyoruz. Ancak enternasyonal öğrencilerin Kürtçe dilini öğrenme gayreti içinde olduklarını görüyoruz. Kürtçe dersler var. Dil öğrenilmek ve konuşmak istendiği sürece bunu sağlayabilecek arkadaşlarımız var.
Ben YXK içerisinde Kürtçe öğrendim ve şu an Kürtçem iyi. Eskiden hiç Kürtçe bilmiyordum örneğin.
Kürdistan’da yaşanan devrim buradaki öğrencileri nasıl etkiliyor?
Demirel: Yüzümüz Rojava’ya dönük. Yaşanan devrimden büyük bir güç alıyor ve heyecanlanıyoruz. Bu devrimi Avrupa’da yaşayan halka anlatmamız gerekiyor. Rojava’nın Kuzey üzerindeki etkilerini de görmek mümkün, Başur’un Rojhilat üzerinde nasıl bir etkisi varsa. Bu bağlamda Kobanê ve Kandil’e yönelik saldılar var. Rojava devrimi için sokağa çıkıp eylemler yapmamış da mümkün, ancak bu yaşanan gelişmeleri öncelikle anlatmamız gerekiyor. Bu şekilde devrimi büyütebiliriz.
Cezaevilerindeki öğrencilerle ilgili bir çalışmanız var mı?
Bilal: Bu durum Önderliğe yönelik tecritle kendisini net gösteriyor. Tüm siyasi tutsaklar Önderlikle bağlantılı olarak gündemimizde. Bu duruma dikkat çekemiyoruz. Ne Avrupa’da ne de Almanya’da öğrenciler özgür değil. Mevcut sistemin her şeye alınıp-satılır gözüyle bakması özgürlük alanını daraltıyor. Türkiye’de ise okuyan ve sorgulayan öğrenciler zindanlara atılıyor. Bunun için biraz daha emek harcamamız gerekiyor. Bu sorunu iyi dinlendirmemiz ve bu saldırıların neden yapıldığını daha iyi anlatmamış gerektiğini biliyoruz.
Almanya/Türkiye ilişkilerine yönelik ne söylemek istersiniz?
Bilal: Alman devletinin Türk devletiyle olan kirli pazarlıklarını deşifre etmeliyiz. Türkiye ve Almanya arasında karşılıklı alışverişi herkes görüyor. Alman halkının da bunu bilmesi gerekiyor ki, ne kadar kirli bir pazarlığın olduğu daha iyi anlaşılsın. Başka devletler üzerinden değerlendirildiğinde, en küçük bir suç karşısında ülkeler ambargoya tabi olmalarına rağmen söz konusu Türkiye olduğunda bu yaptırımların ciddi olmadığını görüyoruz. Türkiye savaş suçu işleyen bir devlet. Bu devlete yapılan her destek onun hak ihlallerini onaylamaktır. Özelikle Kürtlere karşı işlediği suçlara ortak olmaktır.
Kadın ve cinsiyet özgürlüğüne yönelik herhangi bir çalışmanız var mı?
Demirel: Kadın çalışmaları ile ilgili özelikle öğrenciler arasında komiteler var. Bunun dışında kentlerde kadın öğrencilerin komünleri var. Bu konu da tartışma ve eğitim konularımızın başında geliyor. Jineoloji tartışmaları yapılıyor. Sadece öğrenci kadınlar değil, tüm kadınlar olarak çalışmasını yürüttüğümüz bir konu. TJK-E aktivistleriyle bu konuda bir araya geliyor ve paylaşımlarda bulunuyoruz. Özgün çalışmalarımız ilgi çekiyor ve üniversitelerin özelikle bu konuda YXK’den seminer talepleri var. Erkek egemen zihniyete karşı bu düzeyde çalışma yürütülüyor.
YXK Mayıs’ta 23. kongresini gerçekleştirdi. Kongrede alınan kararlar ne kadar hayata geçirilebildi?
Bilal: Kongreden sonra alınan en önemli kararlardan biri Başkan Apo’nun üzerindeki tecritin kırılmasıydı. Başkan Apo’yu üniversitelerde tanıtmak, Rojava’ya karşı saldırılar üzerinde durma konularında kararlar alınmıştı. Bizler de bu çalışmalara hız verdik. Özelikle bu çalışmalarımız Alman sol çevrelerinden oldukça yoğun bir destek görüyor. Birçok etkinlik kapsamında bu çalışmaları yürütüyoruz şu an.
Peki kurum olarak ne tür akademik çalışmalar yürütüyorsunuz?
Demirel: Birçok alanda eğitim gören arkadaşımız var. Herkes kendi alanı özgülüğünde çalışmalara destek veriyor. YXK olarak özellikle eğitim şekilleri üzerinde bir çalışmamız var. Reber Apo’nun bu konudaki fikir ve düşüncelerini üniversitelere taşıyoruz. Bazı profesörler, Başkanın kitapları hakkında analizlerde bulunuyorlar. Bu anlamda Başkanın elimizde çok fazla kitabı var. Bu kitapların üniversite kütüphanelerine ulaşmasını sağlıyoruz. Ayrıca akademik panellerde Kürt Halk Önderinin fikirlerine dair sunumlar yapıyoruz.
YXK içerisinde psikoloji, sosyoloji, hukuk vb. birçok alanda okuyan öğrenciler var. Bu gençler daha çok hangi alanlarda çalışma yürütüyor?
Bilal: Hukuk alanında çok fazla okuyan öğrenci arkadaşımız var. Hak ve özgürlükler konusunda önemli gelişmeler var. MAF-DAD ve Azadî gibi kurumlarla ortak çalışmalar yürütülüyor. Siyasi ve politik anlamda yaşanan gelişmeleri yakından takip etme olanağını var. Kendimizi yetiştirmemiz konusunda YXK bir kurumsal kimliğe sahip. Bunlar dışında sosyoloji bölümünden üyeler var. Bu alan Başkanın yaratmak istediği sistemi anlama çabası içerisinde. Uygarlığın derinliği içinde yaşanan toplumsal gelişmeleri anlama, analiz etme çabası var.
Demirel: Bu anlamda değiştirilmek istenen sistemin ne olduğuna ilişkin tüm öğrenci arkadaşlarımız, akademik bir bakış açısıyla YXK’de yeni bir katkı sunmaya çalışıyor, deneyim kazanıyor. Eğitmenler anlamında biraz zorluk yaşanıyor. Çünkü Almanya’da eğitmenler konusunda bir alternatifimiz yok. Özellikle okullarda Başkanın anlatmak istediği sistemi tartışmaya açmak istiyoruz.
En önemlisi de Avrupa’da okuyan Kürt öğrencilerin ülkedeki uygarlık ve ekonomisine nasıl katkı sağlayacakları konusu. Şehir planlamada okuyanlar ülkelerine geri dönüp Kürdistan coğrafyasında çalışmalar yürütmek istiyor. Yeni yerleşim alanlarının ekolojik bir bakış açısıyla yeniden inşasına katkı sunmak istiyorlar.
Üniversitelerdeki enternasyonal öğrencilerle nasıl bir iletişim içerisindesiniz?
Bilal: 2014 Kobanê savaşında sonra, enternasyonel bir dayanışma ağı oluştu. Efrîn’le birlikte bu dayanışmayı gördük. YXK olarak bu süreçlerde üniversitelerde tanınma şansı yakaladık. Çalışmalarımız enternasyonal bir bakış açısıyla yürütülüyor. Seminer ve planlamalarımız içerisinde her renkten öğrenciler bulunmaktadır. Özellikle YXK Frankfurt komitesinde bu fotoğrafı çok net gözlemleyebilirsiniz. Dikkat ederseniz YXK yürüyüşlere enternasyonel gruplarla katılım sağlamaktadır.
YXK’nin özgürce çalışması önünde engeller var mı?
Demirel: Sembollerimiz kriminalize edilmeye çalışıyor. Ancak yasal bir yapıyız. Çalışmalarımız Kürtlerin özgürlüğünü esas alıyor. Ve kim özgür bir uygarlık için mücadale vermek istiyorsa, birliğimiz altında kendisini ifade edebilir. Kapitalist ve sömürgeci sistemleri kabul etmiyoruz ve bunlara karşı bilinçlenen bir kurumuz.
Avrupa’daki Kürt öğrencilere çağrısı nedir?
Bilal: Üniversitelerin özgür ve özerk olmasını savunuyoruz. Özelde alternatif bir sistemi kurma çabası içerisindeyiz. Bu anlamda okuyan öğrenciler bizi tanıyabilir. Çok eski ve köklü bir kuruma sahibiz. Yılların birikimini paylaşabiliriz. Tüm halklara zaten açığız. Özelikle Kürt öğrencileri bu kurumların olduğunu ve burada örgütlenmeleri gerektiğini bilmelidir. Kürt öğrencilerin kendilerini YXK içerisinde görmesi ve yetiştirmesi gerekiyor. Gelecekte özgür bir Kürdistan için mücadeleye akademik çerçevede katkı sağlayabilirler. Bunu annelerimiz için yapmalıyız. Onlara özgür bir Kürdistan’ı sağlamalıyız.
Demirel: Gençler ekoloji ve feminizm alanında kendilerini geliştirebilirler. YXK çatısı altında öğrenciler birçok konuda kendisini ifade edebilme şansına sahip. Demokratik Konfederalizm fikri ufuk açıcı bir konudur. Bu anlamda tüm gençler YXK’yi tanımalı ve büyütmelidir. YXK altında örgütlenip özgürleşebiliriz. Kalemimizle özgürlük için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Kaynak: Yeni Özgür Politika