HABER MERKEZİ – Güneş ülkesinin çocuklarını yazmak kolay değildir. Hele ki özgürlük ateşinin içinde kendini yakan savaşçıları yazmak hiç kolay değildir. Evet sizde herkesten iyi biliyordunuz ki hakikat özgürlük ateşinin içinde. Ateşe yaklaşan canınızın her parçası güneşli günleri kucaklamak içindi. Bundan dolayı sizi yazmak hiç kolay değildir. Hangi cümle sizin kısa bir hikâyenizi dile getirebilir? Kaç kelimenin önünde anınıza eğilsek kahramanlığınız için yeterli olur? Kaç kelime fedailiğinizin yanında ayakta durabilir? Anılarınızın içinde ölümsüzlük var, beyin ve yüreklerde saklanan ölümsüzlük…
Faruk Aydın kod adıyla Erîş Çırav 27 ocak 1989 yıllında özgürlük mücadelesinin ilk kurşunun atıldığı ilçe olan Siirt’in Eruh ilçesinde dünyaya gelir. Sömürgeciliğe karşı ilk eylem onun doğduğu topraklarda atılmıştır. Bundan dolayı doğduğundan beri hep Êrîş ruhunu savunmuştur. İsmi, yüreği, ruhu hep Êrîş olmuştur.
Êrîş Çırav üniversiteye gitmek için Dilok’a gider orda devleti ve devletin kurumlarını daha da iyi tanır. İlk gençlik toplantısında katılım kararı alır, kararı aldığında’’ Devletin edebiyatını okumayacağım, bundan böyle Önder Apo’nun edebiyatını okuyacağım’’der. Yaşama anlam verme ve katılım kararı verme Şehit Êrîş için bu kadar erken gelişir. Çünkü onun her kararı, söyledikleri Önder Apo’nun millitanı gibi sıcak ve açıktı…
Şehît Êrîş gerilla alanlarına gitmeden önce birçok alanda gençlik çalışmalarını yapar. Kürt gençlerinin yaşadığı sokakları mahhaleleri adım adım gezer. Annelerden hikayeler dinler , yorulduğu zaman bir annenin elinden su içmesi yeterliydi. Söz vermişti kendine o, katılımı unutulan Kürt hikayelerinin intikamını almaktı. İlk çalışmasını Dilok’ta yürütür. Şehît Êrîş Diloğ’un sokaklarında Haki karaerîn adımlarına rastlar, onun amacı bu adımları tekrar canlandırmaktır. Şehît Êrîş’in dolaşmadığı sokak çalmadığı kapı yoktur. Dilok’ta Şehît Êrîş Haki Karaer arkadaş için‘’ Arkadaş bu aileyle ilişki içindeydi , belki bu sokakta yürümüştür, burda örgütleme yapmıştır ‘’sözleriyle oradaki heyecanını sevincini dile getiriyordu. Şehît Êrîş’in Kürdistan dağlarına gelmesi kolay olmayacaktır iki buçuk yıl cezaevinde kaldıktan sonra 2014 yıllında dağlara gelecektir. Dağda da yaşama güçlü katılımı ile tanınır.
Dağda Şehît Êrîş kendini Devrimci Halk Savaşı için hazırlar. Adı gibi savaşın içinde yer alır. Yüzlerce genci yanında eğitir. Şehît Êrîş bir kez daha şehir’e gider o artık Devrimci Halk Savaşı’nın komutanı olur. Dillinde sürekli ‘’ben birkez daha düşmanın elline düşmeyeceğimdir’. Şehît Êrîş eylem ve söylemleri bir olmuştu, şehadetinde de bunu göstermiştir. Son anına kadar savaşır ve son bombasını kendinde patlatır. Şehît Êrîş böyle bir kahramanlıkla şehitler kervanına katılır. Şehît Êrîş’in şehadetinden sonra özellikle Botan’da onlarca genç Êrîş adını alarak Özgürlük Mücadelesine katılırlar.
Şehît Êrîş dönemin fedai kişiliğiyle Kürdistan şehitlerinin takipçisi olur. Cizirin, Silopi’nin botan’ın gençleri Şehît Êrîş’in direnişini kendilerine örnek alıp direndiler. Şehît Êrîş, Botan direnişinin nişanesi olup Kürdistan gençliğinin fedai çizgisinin devamı olmuştur.
WELAT TALAZOQ