HABER MERKEZİ
Şehit Dijwar Agir’ın anısına…
Gözlerinin deryasında susadım, toprağına sarıldım ve köküme kavuştum. Baharımı buldum ben, tomurcuklanan ilk dalınla halaya durdum. Tomurcuğun üstüne yağdırdığın yağmurdan bol bol içtim, susamışlığımı giderdim. Bahar sensin işte. Toprağım da, köküm de sensin. Çünkü sana kavuşunca kendimi memleketimde hissettim. Sana kavuşunca kendimi buldum.
Bahar geldi, sen geldin. Ne mutlu ki senin köklerin üzerinde yeşeriyor bütün mevsimler. Bütün yağmurlar seni besliyor. Bütün ırmaklar sana akıyor. Güneş sende doğuyor. Martılar sana doğru uçuyor. Ve ben sana geliyorum, sen bana. Peki, nasıl? Öyle koşmakla olan bir şey değil bu. Sen bana yağmurlarla ben sana rüzgarlarla. Sen bana ırmaklarla ben sana dalgalarla. Sen bana umutla ben sana hasretle. Ey ömrümün en güzel mevsimi gelecek misin?
Peki, dokunabilir miyim sana. Dokunsam kayalar çatlar mı, gökyüzü cezalandırır mı beni, sular akmaz, güneş doğmaz olur mu? Dokunsam sana biter mi bu hasret, biter mi bu ayrılık. Bilsem ki bitecek yine de dokunmam. Çünkü güneş sadece benim için doğmuyor, sular sadece benim için akmıyor. O zaman bu sessizlik nedir, bu sükunet, bu bilinmedik duygu deryası, fırtınası nedir tarifinde zorlandığım.
Bahar geldi, sen geldin biliyorum. Kuşlar çoktan haber verdiler geleceğini. Ama sen çok yorulma diye bir adım da ben atıyorum, bir adım daha, bir nefes daha yakın olabilmek için sana bende sana doğru bir adım atıyorum. Geldiğimde ıslat beni, sonra rüzgarınla kurut, güneşinle ısıt, dallarından bir çay ver dudaklarıma. Kayalarının arasında birkaç saatlik uyku. Bahar geldi sen geldin biliyorum.
Kafamı kayana yaslayayım, sırtımı gövdene. Yüzüm sana dönük olsun, yüzüm gökyüzüne dönük. Biliyorum baharsın sen. Bütün mevsimlerin toplamısın. Ne güzel bütün mevsimler sende doğuyor, ben sende… Gözlerinde mülteci bakışı, sesinde mağrur bir ton, adımlarında bir uzaklık var. Biliyorum hiç son bulmayacak bu ayrılık. Biliyorum ama sen hep var olacaksın. Onun için ellerinde günahsız çizgiler, dudaklarında masum bir tebessüm ve gözlerin, gözlerin o bütün coğrafyalara dokunduğum gözlerin, pusuya düşürüyor beni her defasında.
Sana yürüyorum, bacaklarım hala güçlü ulaşabilirim o yüzden. Hani demir bir çaydanlıkta gerilla çayı ısmarlayacaktın bana Gabar’ın en güzel mevsiminde. Ben geliyorum, bahar geldi sen geldin biliyorum. Bu bahar bizim baharımız olacak biliyorum. Çünkü sen varsın, çünkü hatırlamak gizli bir ibadettir diyorlar onun için de hatırlayacağım hep, birlikte içeceğimiz çayı hep hatırlayacağım. Biliyorum geleceksin coğrafyamızın güzel yürekli savaşçısı…
Berfîn BAĞDU