PKK Merkez Komite üyesi Duran Kalkan, 21 Mart Newroz bayramı vesilesiyle yaptığı bir değerlendirmede, Kürt halkının en büyük başkaldırısının Newroz direnişi olduğunu kaydetti.
HABER MERKEZİ – Kalkan, özgürlük bayramı Newroz’u kutlayarak, “çağdaş Kawa Mazlum Doğan’ı şehadetinin 37’inci yıldönümünde” andı.
Kalkan, ancak 2631 yıl önceki Newroz’un büyük bir direnme hareketi olduğunu belirterek, “Nasıl bugün çağdaş Kawa Mazlum Doğan öncülüğünde demokratik Kürt uluslaşması gelişiyor ve ulusal kahramanlık ortaya çıkıyorsa, o zaman da Demirci Kawa öncülüğünde Kürt halklaşması yaşanıyor. Bu bakımdan 2631 yıl geçmesine rağmen, bugün etkisi halen çok canlı, taze” diye konuştu.
Newroz’un bir özgürlük ve zafer hamlesi olduğunu söyleyen Kalkan, Ortadoğu halklarının tarihi bakımından da en eski özgürlük bayramı olmayı ifade ettiğini belirtti.
“Canlı kalan, tek kalan Newroz’dur, çünkü o direniştir” diyen Kalkan, “Kürt özgürlük bilinci ve direnişi newrozlarla oluştu. 1976’da bir lastik yakarak, 1977’de on yerde kutlayarak, bugün Newroz’da milyonlar halinde ayağa kalkan, kendi kimliğini, ulusal değerlerini yeniden bulan bir halk gerçekliği ortaya çıktı” şeklinde konuştu.
Kalıcı olan, herkes tarafından benimsenen, bir halka kendi özgün özelliklerini veren temel değerler ve ölçülerin direnişlerle yaratıldığını dile getiren Kalkan, “Halklar açısından, tüm ezilenler, kadınlar, gençler açısından hakkın verilmesi diye bir şey yoktur. Hak verme aldatıcı bir kavramdır (…) yeni bir kölelik sınırını ifade eder, bu nedenle halklar mücadeleler ile şu gerçeği ortaya çıkarmıştır: Hak verilmez alınır (…) Hak almanın temel kuralı da direniştir” ifadelerini kullandı.
Direniş deyince hep “şiddet” ve “yıkıcılık” varmış gibi algılandığına dikkat çeken Kalkan, şöyle devam etti: “Halkların direnişi açısından, tahrip edicilik, başkasına zarar verme, şiddet ön planda değildir. Ama mücadele esastır. Her türlü geriliğe karşı, baskıya karşı, şiddete karşı, köleliğe karşı, direnişin aslında psikolojik, ruhsal, düşüncel ve ideolojik boyutu öndedir. En büyük direniş özeleştiridir. Her türlü yanlıştan, yanılgıdan, bireyin ve halkların kendisini kurtarmasının temel yöntemi özeleştiridir (…) Elbette direniş mücadeledir. Yanlışa, baskıya, şiddete, köleleştirmeye, köleliğe, zulme karşı gelişendir. Dolayısıyla geriliği ve gericiliği yıkma özelliği vardır. Fakat hiçbir zaman tek boyutlu değildir. Yıktığının yerine, yenisini, doğrusunu, daha güzel olanı, özgür olanı, toplumsal olanı, kolektif olanı geçirendir. Yani yıktığı kadar, yapıcılığı, inşa ediciliği vardır.”
Mücadele edemeyen halkların yenileceği ve yozlaşacağını söyleyen Kalkan, “Direniş büyütür, geliştirir, özgürleştirir” dedi. Direnişle elde edilen hakların değerli ve anlamlı olduğunun altını çizen Kalkan, direniş sonucunda Kürtlüğün bugün en büyük değerlerden biri haline geldiğine dikkat çekti.
Kalkan, “Kürt kadınları, Kürt gençleri en çok izleniyor. Dikkate alınıyor, bütün özgürlük ve demokrasi arayışlarına öncülük ediyor. Kürt halkının (…) mücadeleci gerçekliği, dünya halkları, kadınlar ve gençleri tarafından dikkatle izleniyor. Heyecan ve coşkuyla karşılanıyor, sahip çıkılıyor. Kürt kadınları ve gençleri direndikleri için, dünya kadınları ve gençlerine örnek oluşturuyor, öncülük ediyor. Bunu sağlayan kesinlikle direnme gerçekleridir” ifadelerini kullandı.
Dünyanın örnek aldığı, yeniden şekillenme ve direnişin ortaya çıkarıldığını belirten Kalkan, şöyle noktaladı: “Yaşam direniş demektir. Özgürlük ancak örgütlü bir direnişle kazanılır. Newroz böyle bir direnişi sembolize ediyor. Kürt halk değerlerinin, günümüzde demokratik ulus değerlerinin yaratılmasında en büyük payı Newroz özgürlük, zafer direnişi gerçekleştiriyor. Bunu gerçekten de hak etmiş bulunuyor. Bu temelde bir kez daha özgürlük için mücadele eden herkesin (…) Newroz, özgürlük bayramlarını kutluyor, Newroz zafer çizgisinde yürüttükleri büyük direnişe, özgürlük direnişine, ‘tecridi kırma, faşizmi yıkma ve Kürdistan’ı özgürleştirme’, Önder Apo’yu da özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşturma mücadelelerinde başarılar diliyorum”