HABER MERKEZİ – Yıllarca hayalini kurduğum Televizyon, Radyo, Kitap ve duyduğum o sıcak savaşın içine bir yolculuk yapacağımın haberini alıyorum serin ve sıcak ikilemini kahve içerek geçirdiğim anda. En tadı bozuk kahvenin bile yüzümü ekşitemeyeceği bir gülümse ile havaya uçtum çevreme aldırış etmeden.
Eşyalarımı toplama aşamasına nasıl geçtiğimi hatırlamadan toparladım küçük sırt çantamı. Artık hayallerimin içine gireceğim. Bir kahraman olacağım. Düşünmeyeceğim, geceleri hayal kurmak ve rüya görmek zorunda değildim.
Yola çıkmanın da zamanını getiriyordum heyecanla. Küçük bir iki selamlaşmadan sonra başladı o hiç bitmeyecek, bitse bile unutulmayacak yolculukların yolculuğu.
Bir dağ, iki, üç … sonra derin vadiler, nehirler aşıyoruz. Aşınca fark ediyoruz aştığımızı gözün hep önünde arkana baksan bile hissetmeyecek güzel bir yol duruyor önünde. Derin bir vadiden doğru aşağı bırakıyoruz kendimizi karların erimesiyle yüksek dağların doruğundan akan derenin yanı başında duran kocaman ağacın gölgesine sığınıyoruz. Ağaç hepimizi eteklerine alıyor.
Dere de eriyen karların suyundan içmeye doyamıyorum. Ben uzunca bir süre içiverdim. Uzun olan yola yedek olarak. Biraz da su şişeme bırakıyorum. Tekrar yola koyuluyoruz. Asıl gidilecek yerimize doğru.
Varıyoruz. Derin bir vadinin eteğinde iki güler yüz ile karşılaşıyoruz. Bize gülerek en içten özlemleri ile sarılıyorlar ama biz yorgunuz ama ben hayallerime sarılıyordum. Yıllar geride kalıyor yıllar gerçekleşiyor. Artık buraya kadar oldu. Hiç dönüp arkama bakacak bir şey kalmadı.
Artık müzik dinleyip hayal kurmayacağım. Artık ben şarkı söyleyeceğim günlerim. Varıyoruz varacağımız yere. Sonra fark ettim ki saatler ve günler deviriş birbirini bu yolculukta ama ben heyecan ve sevinçten hiç fark etmemişim. Dikkatimi çekiyor bizi karşılan güzel yüzlü insanlar. Biri genç biri yaşlı. Sonra sorunca laf arasında geçti.
Komutan 92’de gelmiş dağlara. Yıllardır savaşıyor. Yanındaki güzel gözlü gençte 92 doğumlu. Hikayeleri var onların. Bir bağ kuruluş bu nedenle aralarında. Komutan 92’de katıldığında o dönemler kom’lar meşurdur Kürdistan’da ve gençler onları dinleyerek yönünü dağlara çevirirmiş.
Bu komutan ve savaşçı Gerillanın hikayesi
İlk defa birbirlerini eyleme hazırlanırken duyulan müzik sesiyle başlıyor ve şöyle oluyor; Savaşın çok yoğun geçtiği günlerindeydik. Farklı alandan takviye birliğin sorumlu komutanıydım. Alana vardığımız gibi bir takım çıkartıp eyleme gidecektik. Hemen araziye yerleşip eylem planlamasına geçtiğimizde o şarkının sesini duydum. Bir an yüreğim hızlı çarpmaya başladı. Tesadüf değildir bu şarkının çalması. Sesin doğru yere yaklaştım.
Müzik çaları kulağına götürmüş dinliyordu. Hayırdır dedim. Çok seviyorum bu şarkıyı. Beni etkilemişti bu şarkı. 20 yılı aşkın yıl geçiyor ama kulaklar da 90’ların kom’ları kulaklarda dedim ve hadi hazırlan bu şarkıyı dinleyerek gidelim.Hikaye böyle başlamış ve halen o şarkıları dinliyorlar. Ben de bu dinlemeye eşlik ediyorum artık.