HABER MERKEZİ – Kürdistan özgürlük hareketi saflarında bulunan herkes için, büyük yaşama ve mücadele azmini kararlılığını ve iradesini oluşturan en temel hakikat şüphesiz şehitler gerçekliğidir. Yani şehitlere atfettiğimiz anlam, yoldaşlar topluluğu olarak şehitler gerçeği rehberliğiyle kendimizde açığa çıkarttığımız ruhsal, manevi, iradi birleşme ve bütünleşmedir. O bütünlüktür ki her şehit, şehadetiyle birlikte daha anlamlı, daha ilkeli, daha büyük iddia ve kişilikler açığa çıkartmaktadır. Nice arkadaşlar duruş, kararlılık, irade, cesaret ve mücadeleleriyle tarihe ve mücadeleye hep öncülük etmişlerdir. Bunlar Mazlum olup Kemal’e erenler, Zilan olup Sema’lara yükselenler, Egid olup Çiyager’lere varanlardır. Onlar her şartta ve koşulda, mekan ve zamanda doğru ve zaferin önder öncüleri, olurlar. Her bir ardılda bir intikam hırsına, bir mücadele aşkına, bir özgürlük sevdasına ve onurlu bir yaşam deryasına dönüşürler. Bundandır ki PKK’deki zafer inancı, yoldaşlık, toplumsallık ve maneviyat çok güçlü ve köklü bağlarla örülüdür. PKK’yi büyük ve anlamlı kılan, yoldaşlığını bu kadar derin ve vazgeçilmez yapan; bir bütünen PKK’yi yenilmez ve büyük bir tutku yapan ve muzaffer kılan bu gerçekliktir.
“Anlamın ve hissin yarattığı insan en güçlü insandır”
Önderliğimiz “Anlamın ve hissin yarattığı insan en güçlü insandır” diyor. Ve PKK militan gerçekliğini de “örgütlenmiş ve eylemsel kılınmış en büyük hakikat” olarak tanımlıyor. Heval Senar da bu büyük ve anlamlı özgürlük hakikatinin, bir yürüyüşçüsü, militanı, eylemi ve bir öncüsüydü. O Serhed’in köklü direniş geleneğinden gelmiş, asla boyun eğmemiş, hiçbir kalıba sığmayan, yerinde durmayan Serhed’in asi bir genciydi. Eylemde, mücadelede, yaşamı emekle inşa etmek için her işte, sömürgeciliği kovmak için her çalışmada kısacası her durumda kaygısız ve tereddütsüz bir duruş ile en öndeydi. Kendisi için hep (Ez xortê Qereyazi’yê me) ben bir karayazı yiğidiyim derdi. Heval Senar mücadele hakikatinin bilincinde olan bir yoldaştı. Sadece duygusal olarak bu hakikati yaşamıyordu, duyguları kadar bilinç ve düşünce olarak da bu inançta olan ve hücrelerine kadar direnişi ve özgürlüğü yaşamsal kılmaya çalışan, PKK’yi hep yenilmez, genç ve dinamik kılan, zaferin ve intikam almanın gücü olan gençlik hareketinin öncü militanlarındandı.
Heval Senar’daki gerçeklik Apocu kararlılıkla donanmış yaşam inancının mucizesiydi
Senar arkadaş Serhed’in köklü direniş geleneğinden gelen yurtsever bir ailede doğup büyümüştü. Özgürlük mücadelesiyle tanışıp mücadeleye katıldığında o Serhed’in direniş ve mücadele geleneği ile dürüst, saf, temiz ve asi kişiliğini Önderlik felsefesi ve PKK militan gerçekliğiyle erkenden bütünleştiren kaygısız ve tereddütsüz bir arkadaştı. Nitekim dirhem dirhem eriyip şehadete giderken bile bir an olsun kendisini bu hakikatten koparmadı. Öz yönetim direnişlerinde Gever’den çok ağır yaralı olarak çıktığında herkes şaşırıyordu, birçok iç organları iflas etmesine rağmen nasıl yaşayabiliyor, diye. Herkes buna bir mucize olarak yaklaşırdı. Fakat Heval Senar’daki gerçeklik Apocu kararlılıkla donanmış yaşam inancının mucizesiydi.
Heval Senar kendini halkına adamış, Önderlik ideolojisi ve özgürlük mücadelesiyle bütünleşmişti
Derler ki insanın fizik ötesi özelikleri çoktur. İnsanı yaşatan, anlamlı kılan asıl ruh veren ve nefes alıp vermesini sağlayan bu özellikleridir. Bunlar inanç, irade, kararlılık ve bağlı olduğun değer ve ilkeler ile hislerle, anlamla, maneviyat ve bilinçle alakalı şeylerdir. Senar arkadaşı bu kadar güçlü ve inançlı kılan bu özelliklere ulaşmış olması ve bunları şahsında taşıyor olmasıydı. Birçok iç organını ülkesine feda etmesine rağmen herkesin mucize dediği durumla yıllarca yaşadı. Önderliğe, örgüte, ülkesine, halkına ve yoldaşlarına bağlılığını korudu. Önderlik felsefesinde kendini derinleştirmiş ideolojik ve örgütsel olarak kendini yetkinleştirmiş, mücadele hırsıyla dolu inatçı, tam bir ülke, özgürlük ve yoldaşlık tutkunu bir öncüydü. Heval Senar kendini halkına adamış, Önderlik ideolojisi ve özgürlük mücadelesiyle bütünleşmişti. Hiçbir zaman bireysel arayış ve kaygılara girmeyen özgür ve onurlu bir yaşam tutkunu, Kendinde ölümü yenmiş halkının genç, yiğit ve tereddütsüz bir fedaisiydi. Avrupa’ya tedavi için gönderilirken bile ülkeden, yoldaşlarından ve özgür dağlardan kopmak fiziki olarak da olsa uzaklaşmak istemiyordu. Onu asıl zorlayan durumlar buydu. Avrupa’ya sadece tedavi için gitmesine rağmen mücadeleden, son nefesine kadar çalışma yürütmekten uzak durmadı. PKK’nin moral ve temposundan hiç eksik kalmadı. Gittiği her yere, uğradığı her arkadaşa moral ve güç kazandıran, sorumluluk bilincine sahip bir öncüydü.
Özgürlük ve onurlu yaşam mücadelesine, düşmanın ve ihanetin o çirkin ve aşağılık yüzüyle hesaplaşarak devrimci mücadeleye başlamıştı
Heval Senar, özgürlük mücadelesine adımını attığı ilk dönemlerde hem düşman gerçekliğiyle hem de düşmanın Kürt’ün içinde yarattığı ve bin yıllardır bu halkın direniş ve özgürlük yürüyüşünde bir ağaç kurdu misali rol oynayan işbirlikçi ve ihanet gerçekliğiyle karşılaşmıştı. Özgürlük yürüyüşünün başında bu gerçeklikle karşılaşması onda bu mücadelenin hiç kolay ve sıradan olmayacağının hissini ve yoğunlaşmasını yaratmıştı. Bu yüzden düşmana ve ihanete öfkesi büyüktü. Özgürlük ve onurlu yaşam mücadelesine, düşmanın ve ihanetin o çirkin ve aşağılık yüzüyle hesaplaşarak devrimci mücadeleye başlamıştı. Faşist, işgalci ve alçak TC devletinin Kürdistan’daki varlığına tahammülü yoktu. Hep “Kürdistan gençliğini işgalci düşmanın kırım ve katliamlarla yarattığı sömürge kişiliğinden kurtarmak ve özgür onurlu yaşam mücadelesinin içerisine mutlaka çekmek gerekiyor.” derdi. Bunu gerçekleştirmek için başladığı mücadele sonucunda esir düşerek girdiği zindandan; düşmanı, ihaneti ve mücadeleyi daha da bilince çıkartarak çıkmıştı.
2012 yılının sonlarında esir düştüğü düşman zindanından çıktığında bir an önce yoldaşlarına varmak, mücadeleye atılmak istiyordu. Düşmanın ıslah evleri (zindanlar) ondan bir şey almamıştı. Tam tersine öfkesi bilenmiş, düşmana kini artmış, intikam hırsıyla dolmuştu. Düşmanı iyi tanımıştı. Aynı zamanda mücadeleyi zindan direnişçilerini içselleştirerek kavramıştı. Egitleşip dağın zirvelerine mutlaka ulaşmak istediğini belirtiyordu. Zindandan sonra şehir çalışmalarında kalma ısrarlarına rağmen o bir an önce dağlara varmak , savaşmak istiyordu. Kürt halkının ancak savaşmakla arınabileceğine, özüne dönebileceğine, sömürgeciliğe ve etkilerine son verebileceğine yürekten iman etmişti. Bu yüzden arınma temelinde kendisini cevap olmaya hazırlayan bir yürüyüş sahibiydi. Düşman ve ihanet heval Senar’da büyük bir öfke, intikam hırsı, savaş ve mücadele azmi demekti. Bu açıdan bu iki olgu heval Senar’da derin bir bilince dayanıyordu. Zindandan sonra kavuştuğu dağlarda kendini her yönüyle eğitmiş, sürecin büyük sorumluluklarına hazırlamıştı. Tabi ondan sonra gittiği her alanda büyük bir öncü, bir savaşçı olarak yer almıştı.
Heval Senar, devrimimizin kıblegâhı olan Bakur yolunu tutmuştu
2014 yılında Maxmur’a gitmişti. O dönemler DAİŞ denen çete yapılanmasının hortlatılıp Kürt halkının üzerine salındığı sıcak dönemlerdi. Bu süreçte Maxmur’da yer almış, DAİŞ Maxmur’dan çıkartıldıktan sonra görev alanı olmamasına rağmen Kerkük cephesine de giderek savaşa katılmıştı. Bakur’da mücadelenin yükseldiği, öz yönetim direnişlerinin başladığı dönemde Kendini yetkin bir militan düzeyine ulaştıran Heval Senar, devrimimizin kıblegâhı olan Bakur yolunu tutmuştu. Önce gittiği Geliyê Reş eyaletinde sınır çalışmalarında yer almış ve birçok imkan oluşturmuştu. Daha sonra öz yönetim sürecinin başlamasıyla birlikte Gever direnişinde en ön saflarda yerini almıştı. Öz yönetim direnişinin en öncelikli çalışması alan tutmaydı. Alan tutmak için öncelikle düşmanı alandan tümden çıkartmak gerekiyordu.
Heval Senar tereddütsüz bir militandı. En önde düşmana karşı harekete geçen ilk arkadaşlardandı. Tıpkı Silopi’de Şehit Gelhat, Nusaybin’de Ş.Dersim, Amed’te Ş. Êriş ve daha nice kahramanlık destanı yazan yoldaşları gibi Şehit Senar’de Gever’de efsaneleşmişti. Direnişin başında düşmanı alandan çıkartmada başarı sağlanmıştı. En ön safta kahramanca çarpışmış ve ağır yaralanmıştı. 2022 yılında tedavi için bulunduğu Avrupa’da şehitler kervanına katılıncaya kadar da hep mücadelenin en ön saflarında yerini aldı.
Heval Senar’da her şeyden önce duruşuyla, yoldaşlığıyla, inanç, bağlılık ve kararlılığıyla bu tutku ve görkemli özgürlük mücadelesinde her zaman yaşayacak bir öncü oldu. Öncülük vasıflarını binlerce yoldaşta, bıraktığı her alandaki anılarla ve yarattığı etkiyle, bu onurlu ve özgürlük yürüyüşünde hep var olacak, Kürdistan gençliğinin bir önder yoldaş ve öncüsü olarak hep yaşayacak.
Bir Kürdistan ve özellikle Serhed’li ‘’Xortê Qereyazê’’ genci olarak nice önder yoldaşlarından aldığını layıkıyla en görkemli şekilde temsil etmiş ve bu bayrağı devretmiştir
Senar Mete’lerden Baz Mordem’lere, Stêrk Botan’lardan Şehit Axin’lere, Şehit Baran’lara kadar ve nice yoldaşları gibi Şehit Senar da Kürdistan gençliğine özgür ve onurlu bir yaşam için büyük bir miras bıraktı ve zafer bayrağını daha da yükselere çıkartarak biz Kürdistan gençliğine teslim etti. Bu yönüyle Şehit Senar Kürdistan gençliğine büyük bir sorumluluk ve öncülük çağrısıdır. Kürdistan gençliğinin bu yüce şehitlerin anısına bağlılığın gereği ve aynı zamanda Kürdistan’ın ve Kürt halkının yüzyıllardır soykırım ve katliam cenderesinden kurtarmanın gereği olarak mutlaka mücadeleye katılması gerekiyor. PKK’de şehide verilen değer Onu kendinde açığa çıkartmaktır, onunla bütünleşmektir, onun inanç, amaç, irade ve kararlılığını kendinde yaratmaktır. Onun ölmediğini ve canlı olarak her koşulda, mekan ve zamanda yaşadığını ve alçak düşmana karşı büyük savaştığını bilinçte, ruhta, inanç ve kararlılıkta yaşamaktır. İşte heval Senar bunun somut gerçekliğidir. Bir Kürdistan ve özellikle Serhed’li ‘’Xortê Qereyazê’’ genci olarak nice önder yoldaşlarından aldığını layıkıyla en görkemli şekilde temsil etmiş ve bu bayrağı devretmiştir. Birlikte kaldığı, tanıştığı her arkadaşta iz bırakmış ve herkesçe kendine ölçü alabilecek, öncü olarak görebilecek birçok özelliğe sahip bir arkadaş olarak bu görkemli özgürlük ve zafer yürüyüşünde Kürdistan gençliğine tarihi bir sorumluluk görevi devretmiştir. Özgürlük mücadelemiz gerek oluşturulduğu Önderlik gerçekliği gerekse de oluşturulduğu PKK militan gerçekliği teorik, pratik ve yaşamsal olarak böylesi bir hakikate dayanmaktadır. Bundandır ki PKK’deki her militan milyonların bağlandığı, sevdalandığı, inandığı, umut bağladığı bir karakter özelliğini kazanıyor. Bu hakikat temelinde hiçbir kutsallığını yitirmeden PKK bir şehitler partisi olarak direniyor, savaşıyor ve büyük kazanıyor. Hiç kimsenin cesaret etmediği, imkansız dediği şeyi başarmak bu gerçeklikten kaynağını alıyor. Çok iyi bilincinde olmak gerekiyor ki Her bir PKK militanı binlerin ruh, irade, inanç ve amaçlarıyla yoğrulmuştur. Şehit Senar’da bu hakikatte Zagroslar kadar büyük ve anlamlı bir duruş ve yürüyüş sahibi olmayı başarmış her onurlu Kürt gencine zafer bayrağını devralma sorumluluğunu bırakarak ölümsüzleşmiştir.
Jiyan Şengal