Komalen Ciwan Koordinasyon üyesi Armanç Med Efrin üzerine gelişen işgal operasyonunu değerlendirdi. Armanç Med değerlendirmesinde ‘’ Direnmek yaşamaktır, Direnmek Özgür olmaktır, Direnmek onurlu olmaktır, Direnmek var olan bütün insanlığa cevap olma ve onların layık olduğu noktaya ulaştırmaktır. Buda Kürt ve Kürdistan gençliğinin görevidir hepsini direniş cephelerine çağırıyorum.’’ mesajını verdi.
Değerlendirmenin devamı şöyledir;
HABER MERKEZİ- Başta Efrin direnişinde yer alan bütün Yoldaşları saygıyla selamlıyorum. Yine bu direnişte gerek içinde yer alan sıcak savaş ortamında mevzilenen, gerekse olduğu yerde konumlanan yine aynı şekilde savaş cephesinin dışında olup fiziksel olmasa da duyguda düşünce de birlik olduğunu belirten bütün halkımızı saygıyla selamlıyorum. Kürdistan’ın yiğit gençliği, fedakar ve cesaretli gençliği, buna öncülük eden, bu direnişi örgütleyen, bunda yer almak isteyen bütün gençleri selamlıyor ve aynı şekilde büyük direnişin sembolü haline gelmiş PKK çizgisinde kahramanlık destanı yazan fedai çizgiyi temsil eden ve bunun sürdürücüsü olup tekrardan bu bütün saldırılara karşı büyük eylemi gerçekleştiren büyük şehidimiz Awesta Xabur’uda saygıyla selamlıyor onların bu mücadelesini zafere taşıyacağımızın sözünü tekrardan belirttiyorum.
Efrin Kobanê’ye benzer bir sürecini yaşamaktadır.
Efrîn’ de bütün işgalci, Emperyal güçlerin ve bölgedeki işbirlikçi güçlerin desteğini alıp kontrolsüz bir şekilde her şeyi seferber edip Efrîne saldırı gerçekleştiren bu faşist rejim, ve aynı şekilde bu faşist rejimi destekleyicileri olan bütün emperyal güçlerin bunu iyi bilmesi gerekiyor. Kürdistan tarihi boyunca binlerce saldırı, binlerce işgal girişimine karşı yüz yüze kalmış ve buna maruz bırakılmıştır. Hiçbir zaman da irade anlamında kendi olmadaki ısrarında kendi kökleri üzerinde yeşermede hiçbir zaman bu iddea ve kararlıkta geri adım atmış değil.
Kobanê yakın tarihinde görüldüğü gibi bütün saldırıları püskürtüp faşist rejimlerin yerleşmek istediği o coğrafya da nasıl özgür bir yaşam ördüklerini insan olmadaki zaferin nasıl gerçekleştirdiğini ve bu zaferle bu insan olmadaki ısrarın iradesinin ördüğü yaşama tanıklık etik.
Efrin Kobanê’ye benzer bir sürecini yaşamaktadır. Efrîn’e yönelik saldırılar belki isim olarak belki bireyler ve örgüt olarak farklı isimlerle tanımlansa da aslında Kobanê’de de bu güçler yine rol oynuyordu. Bu güçler yine saldırıların bir tarafıydı. Dün Daiş bugün Daiş’in beyni örgütleyicisi olan yönlendiricileri olan rehberliğini yapan AKP ve AKP şahsında faşist Türk devletidir. Yine faşist Türk devletini destekleyen bütün emperyal güçler ve Kürdistanı dört parçaya bölmüş sömürgeci güçlerle beraber bu saldırıları gerçekleştiriyorlar.
Efrîne Yönelik saldırıların planlamasında üç gün olarak hedef vermişti işgali üç gün olarak belirlemişti üç günde bütün iradelerini kıracağını denetime alacaklarını planlıyorlardı. Ama Efrîn ayakta ve ayakta durmaya devam edecektir. İnsan olmakta ısrar edenlerin yaşadığı bir alanda hiçbir şekilde işgalci güçler orda yer edilemez. Sömürgeci güçler orda barınamazlar. Tekniki olarak yoğun saldırı olsa da özel savaş medyasıyla özel savaş ile yürüttükleri propagandalarla Halkta algı yaratmaya gitseler de bu gerçekliği değiştiremezler. Gerçek şudur Efrîn ayakta ve direniyor. Efrîn başarmıştır aslında. Efrîn tanınan o sürenin çöktürtmeyi teslim alma noktasını belirlenmiş süreyi aşmıştır. Efrîn o yüzden ayakta ve ayakta durmaya devam ediyor. Şuan ilerlemeyen Tc faşizmi halkın tepkisini dindirmek için gerçekten de Sosyal medyada özel savaş yürütmekte. Belirli yerlere girdiğini belirli yerlere bayrağını diktiğini işte bu kadar şahadetin yaşandığını bu kadar kişinin kaçtığını ve benzeri bin bir yalan haberlerle ki algı hükümetidir algı yaratmaya çalışıyor. Ama şu nettir şu biliniyor bütün devletler yalan üzerine kurulu olduklarından kaynaklı bu tarz durumlarını şüphesiz yalanlar üzerine izah etmeyi topluma dayatmayı kabul edeceklerdir. Ama gerçek biliniyor.
Önder Apo’ nun ideoloji, felsefesi ve duruşunda zafer vardır
Kobanê de ki direniş onların maskesini düşürdüğü gibi Efrînde ki direnişte onların maskesini düşürmüş durumda. Şunu iyi biliyoruz Rojava Toplumu Rojava da ki halklar yedi yıldır Önder Apo’ nun ideolojisinde, Önder Apo’nun felsefesinde, Önder Apo’ nun duruşuyla orda bir mücadele yürütüyorlar. Önder Apo’ nun ideoloji, felsefesi ve duruşunda zafer vardır. Ondan kaynaklı bu var olan direnişe zafer direnişi deniliyor. Ondan kaynaklı var olan direniş dönemin çağın direnişi olarak tanımlanıyor. Çünkü bunda zafer vardır. Halk Halkın güç aldığı, halkın iradeleştiği kararlaştığı nokta budur. Bunu herkes bilmeli. Önder Apo’ nun düşüncesi Önder Apo’ nun felsefesi orda var oldukça işgalciler orda yer edinemezler. Bu gerçekleşmeyen hayallerinden vazgeçmeleri gerek. Kendileri vazgeçmezlerse bu direniş onları vazgeçirterektir. Bu direniş bu hayallerinin gerçekleşmeyeceği noktasında onları yenilgiye uğratarak onlara yenilgiyi yaşattırarak bunun gerçekleşmeyeceğini bir kez daha önlerine koyacaktır. Şu deniliyor aslında AKP şahsında Türk faşist rejimi ulus devletinin artık bitme noktasına geldiği dönemler olduğu kaplanabilir. Bu saldırılar o anlama geliyor son çırpınışlarıdır.
Rojava sadece Efrîn veya Efrîn direnişi değildir. Rojavada ki direniş insanlık direnişidir. Onurlu insan olma onurlu yaşam sürme direnişidir. Efrîn direnişi insan olmakta ısrar edenlerin direnişidir. Özgür toplum özgür birey olma direnişidir. O yüzden diyorlar ya evdeki hesap çarşıya uymayacağı noktasında Efrînde ki ise rejimin yaptığı faşist Türk devletinin ve onun destekçilerinin yaptığı hesap Efrîn’de tutmaz. Şüphesiz Tc faşizmini çok iyi biliyoruz. İradeli Kürt onların güzünde ölü Kürt’tür, teslim olan Kürttür. Nerde iradeli, nerde kendi öz değerleri üzerinde yaşamda ısrar eden Kürt varsa onlar için hedeftir. Bu Kerkük te de böyledir, bu Musul’da da böyledir, bu Hewlêr’de de böyledir, bu Mahabat’ta da böyledir, Kırmanşah’ta da böyledir, Amed’ de de böyledir, Van’da da böyledir , Kobani, Qamışlo, Efrîn’ de de böyledir. Hatta yurt dışında, ülke dışında yaşayan Kürtler için de onlar için de bu böyledir.
Bu yenilgi faşist Türk devletinin biteceği anlamına geldiği gibi aynı zaman da Kürdistan’ın özgürleşmesi demektir.
Topyekün bir imha, Topyekün bir saldırı söz konusu olduğu için onurlu Kürde de şu düşüyor. Bu var olan saldırılara karşı tek bir yol var oda direniştir. Direnmek yaşamaktır diyoruz, Direnmek kendin olmaktır diyoruz, Direnmek tüm manevi değerlerin temsiliyetidir diyoruz, Direnmek kendi Kimliğini örf ve adetlerini yaşamaktır diyorsak şüphesiz Kürde düşen tek bir şey vardır direnmektir bunu yapıyor artık. Bunu sistemli bir şekilde Mutlu bir şekilde Moralli bir şekilde Coşkulu bir şekilde bunu gerçekleştiriyor.
AKP rejiminin temsil etiği faşist Türk devleti bu noktada ikna değil. İkna olacak bu yenilgiyle ikna olma zorundadır. Çünkü bu yenilgi onların sonudur. Bu yenilgi faşist Türk devletinin biteceği anlamına geldiği gibi aynı zaman da Kürdistan’ın özgürleşmesi demektir. Önder Apo’ nun özgürlüğü demektir. Kürdistan Toprağında ki işgalcilerin süpürülüp atıldığı anlamına gelmektedir. Bu direnişin birçok yönü var aynı zaman da bulunduğumuz çağda insanlığın en çok değerlerinde uzaklaştığı bir dönemde aynı değerlere dönüş anlamındadır. Bu yüzden şuan Efrînde ki direniş sadece Kürt ve Kürdistanlıları savunma anlamına gelmiyor. Bir insanlık onurudur. İnsanlığı yok eden sömüren, zulüm eden, bastıran, iradesizleştiren bir zihniyete karşı şuan bir mücadele yürütülüyor. Gerçekten de 21. yy insan olmakta insan olmayı gerçekleştirecek olgularda gerekliliklerde aslında bunların temsiliyeti ve bunların zafere taşıması anlamındadır. Bu zihniyet yenilmek zorundadır. Faşist zihniyet yenilmek zorundadır. Kürt halkının öncülüğü olan geleceği olan şüphesiz Kürdistan gençliği de buna öncülük edecektir.
Bakurê Kürdistan gençliğine şunu diyorum direnmek alanlara dökülmek en ufak bir imkanı değerlendirmek bu faşist rejime bu faşist zihniyete karşı var olan bütün gücünü seferber etmek. Çünkü varlık ve yokluk savaşıdır var olan durum şuan budur.
Kürdistan gençliği var olan bu saldırılara karşı fedaice hesapsızca bu mevzilerde yer almalı direnişi yükseltmelidir. Özelikle Bakurê Kurdistan gençliğine şunu söylemek istiyorum. Bakurê Kurdistan Kobanê direnişinde öncülük etmekte en ön cephede yer alma noktasında kesinlikle zere kadar tereddüt yaşamadı orda zaferi tattı. Öz Yönetim direnişinde aynı şekilde hiç bir tereddüt yaşamadan fedaice mevzilerini koruma direnişini sergilediler. Şuan bütün Kürdistan alanında ülke dışında bütün halk ayakta iken şuan Bakurê Kürdistan ve Türkiye deki durum kabul edilemez. Şu biliniyor bu durumu kabul etmediklerini içten içe gerçekten büyük bir öfke duyduklarında kuşkumuz yoktur. Ama bunu harekete geçirmeden bir örgütlülüğe dönüştürmeden bunu alanlara dökmeden orda ki bu beklenti içerisinde olan halka öncülük edip onları yürütme noktasını tetiklemesi gerekiyor. Saldırı ordan gelmekte. Efrîne yönelik saldırı orda planlanmakta orda hazırlığı yapılmakta orda örgütlenmekte orda bu saldırı gerçekleştirmektedir. O yüzden Bakurê Kürdistan gençliğine şunu diyorum direnmek alanlara dökülmek en ufak bir imkanı değerlendirmek bu faşist rejime bu faşist zihniyete karşı var olan bütün gücünü seferber etmek. Çünkü varlık ve yokluk savaşıdır var olan durum şuan budur.
Kürdistan gençliği hiçbir zaman yok olmayı kabul etmiş değil. Bakurê Kürdistan gençliği Önder Apo’ nun mücadeleye başladığı günden bu yana bu mücadelede yerini almıştır ve öncülük etmiştir. Zaferin elde edileceği bu dönemde mücadelenin zirveleştiği bu dönemde artık sonuçlanıp zaferin elde edilecek bir noktada iken Bakurê Kürdistan gençliği bir noktadan çıkmalıdır. Harekete geçmelidir. Onların direnişi anlamlıdır. Onların direnişi belirleyicidir. Onların direnişinde Ruh vardır. İrade vardır.
Bakurê Kürdistan gençliğine şunu diyorum her alanda var olan bu direnişin zirveleştirmek güçlendirmek başarıya götürmek kesinlikle sizin elinizdedir. Bu anlamda tekrardan bütün direnişte yer alan bütün yoldaşların aynı zaman da Kürdistan’ın dört parçasında Avrupa’ da direnen halkımızı saygıyla selamlıyorum. Şehit düşen bütün yoldaşları mücadelelerinde olan bağlılığımızı hayallerini gerçekleştirmede umutlarını gerçekleştirmede kendi yaşamlarını feda etiği bu davayı zafere ulaştırma sözümüzü tekrardan yeniliyoruz. Ve şunu söylüyorum direnmek yaşamaktır, Direnmek Özgür olmaktır, Direnmek onurlu olmaktır, Direnmek var olan bütün insanlığa cevap olma ve onların layık olduğu noktaya ulaştırmaktır. Buda Kürt ve Kürdistan gençliğinin görevidir hepsini direniş cephelerine çağırıyorum.