HABER MERKEZİ – Halk Savunma Güçleri (Hêzên Parastina Gel-HPG) Merkez Karargah Komutanlığı Üyesi Bahoz Erdal, Dengê Kurdistan Radyosu’na konuştu.
Bahoz Erdal, Kuzey Kürdistan, Heftanin ve Behdinan bölgesindeki gerilla eylemleri, Mesrur Barzani’ye bağlı Gulan güçleri ile Türk devleti tarafından eğitilen ‘Roj Peşmergeleri’nin Metina ve Garê’deki gerilla bölgelerine taşınması ve çatışmalara neden olan olayla ilgili soruları yanıtladı.
Sonbahar aylarında Kuzey Kürdistan’da bir yandan düşmanın işgal saldırıları artarak devam ettiğini diğer yandan da Kürdistan gerillalarının güçlü eylemlerinin devam ettiğini belirten Erdal, bu çetin savaşta değerli gerilla komutanlarının şehadete ulaştığını söyledi.
‘GERİLLA ÖZEL SAVAŞ PROPAGANDASINA YANIT VERDİ’
Faşist işgalci Türk devletinin Kürdistan’a yönelik işgal saldırılarının normal olmadığını belirten Erdal, tüm istihbari ve teknik olanaklar ile kontra ve askeri güçlerin devreye konulduğunu kaydetti.
“Düşmanların tüm umutlarını savaş tekniklerine bağladığını” dile getiren Erdal, şunları ifade etti:
“Ancak tüm bunlara rağmen bu sonbahar aylarında Kürdistan gerillası çelikten iradeleri ve büyük direnişi düşmana gösterdi. Bununla da düşmanın umut ve özel savaş propagandalarını, saldırılarını yenik düşmeye mahkum etti ve boşa çıkardı. Özellikle Serhad bölgesinde Ekim ayından bu yana düşman tüm ağır silahlar, teknik, binlerce asker ve kontralarıyla operasyonlar yapmasına rağmen Kürdistan gerillalarımız bu operasyonları sonuçsuz bırakabildi ve düşmana büyük darbe vurdu. Düşman bazı kayıplarını kabul etti ancak çok büyük kayıplar verdiğini belirtebiliriz. Düşmanın tüm özel savaş propagandalarına en büyük cevabı Serhad bölgesindeki gerilla gücümüz verdi. Bu vesileyle Serhad bölge gerillalarını ve tüm Kürdistan’daki gerilla güçlerimizi selamlıyoruz. Onların bu kararlılıklarını, düşmana güçlü vuruş tarzlarını kutluyor ve elinize sağlık diyoruz.”
‘GERİLLA KOMUTANLARININ FEDAKARLIKLARI DÜŞMANA BÜYÜK BİR DERS OLDU’
Sadece Serhad bölgesinde değil Bakur Kürdistan’ın birçok bölgesinde büyük gerilla direnişleri yaşandığını belirten Erdal, “Botan bölgesinde Türk devlet çetelerine büyük darbeler vuran, operasyon koordinesini imha ettikten sonra şehadete ulaşan” Egit Civiyan’ı örnek olarak gösterdi.
Bu gerilla komutanlarının ön cephede savaşmaları düşmana büyük bir ders verdiğini altını çizen Erdal, “Tüm komutanlarımız fedakar bir ruhla en ön cephede düşmana karşı savaşıyorlar, Botan’da Egit Civiyan gibi, yine Dersim’de olduğu gibi tüm bu yaşananlar düşmana büyük ders veriyor ve düşmanın saldırılarını boşa çıkarıyor” dedi.
Erdal, düşman ne kadar savaşta ısrar ederek saldırılarını ağırlaştırırsa Kürdistan gerillaları da savaş sanatlarını derinleştirip her defasında düşmanını şaşırtacaklarını söyledi.
‘PEŞMERGE GÜÇLERİ AĞIR SİLAHLARLA OPERASYONEL ŞEKLİNDE GERİLLA ALANINA GİRMEK İSTEDİ!’
Mesrur Barzani’ye bağlı Gulan güçleri ile Türk Devleti tarafından eğitilen Roj Peşmergeleri’nin Garê ve Metina hattına gelerek çatışmaya neden olan olayına da değinen HPG Anakarargah Komutanlığı Merkez Üyesi Bahoz Erdal, gerillaların peşmergelerin bulunduğu alan veya noktalara hiçbir saldırı yapmadığını, tam tersine peşmerge güçlerinin tüm ağır silahlarla operasyonel bir şekilde gerillaların bulunduğu alana girmek istediğini belirtti.
Behdinan ve bölgesinde yaşanan hadiselerin tüm Kürt halkı tarafından haklı olarak tartışıldığını dile getiren Erdal, konu ile ilgili şu bilgileri verdi: “Anakarargah komutanlığımız da konu ile ilgili gereken açıklamayı yaptı. Bunu herkes bilsin ki gerillalarımız hiçbir zaman Zaxo veya Duhok’taki peşmerge noktalarına saldırmamış, ya da Kürdistan Bölge hükümetine bağlı asayiş güçlerine saldırmamış ve saldırmaz da. Öyle bir durum yaşanmadı. Peşmerge güçleri tüm ağır silahlar, zırhlı araçlar, doçkalarla operasyonel saldırı tarzıyla gerilla alanlarına girmek istemiştir. Bu da beraberinde çatışmayı getirdi. Bu durum ve çatışma hakkında tüm Kürt halkı ve kamuoyu şunu iyi bilsin ki; sanki gerillalar kendi üstlerinden çıkmış da, peşmerge güçlerinin bulunduğu nokta veya alanlarına saldırmış, kentlere girmiş de çatışma çıkmış gibi bir izlenim yaratılmaya çalışılıyor. Öyle bir şey yok. Tam tersine peşmerge güçleri tüm ağır silahlarla gerilla alanlarına girmek istemiş ve böyle bir durum yaşandı. Anakarargah komutanlığımız eğer tam bu esnada müdahele etmeseydi daha büyük olaylar yaşanırdı ve daha büyük kayıplar yaşanırdı. Çünkü biz savaştan yana değiliz. Kürt güçlerine karşı sebep ne olursa olsun biz savaştan yana değiliz. Anakargah Komutanlığımız konu ile ilgili açıklama yaptı ve bu yaşanan durumdan dolayı da üzgünüz. Bizim isteğimiz ve çabamızla olan bir durum değildir. Tüm Kürtlerin de yaşanan bu durumdan kaynaklı üzgün olduğuna inanıyorum. Ancak herkes bilsin ki bu yaşanan olayın sorumlusu biz değiliz. Uyarılar yapıldı, gerilla alanları biliniyor, gerilla bugün değil yıllardır bu alandadır. Eğer büyük, ağır silah ve zırhlı araçlarla bu alanlara geliyorsan bu savaşmak için geldiğin anlama geliyor. İşte KDP’nin savaş isteği böyle bir durumun yaşanmasına neden oldu.”
GERGİNLİK HALA SÜRÜYOR
Söz konusu bölgede hala gerginliğin devam ettiğini belirten Erdal, çünkü aynı güçlerin bölgede yeni askeri noktalar kurmak ve gerilla güçlerinin bulunduğu alanları tutmak için de ağır silahlarla konuşlanmak istendiğini ifade etti.
Böyle devam etmesi halinde bu gerginliğin çatışmaya dönüşebilme tehlikesinin de olduğunu altını çizen Erdal, “Bir yandan ağır ekonomik kriz, yaşamsal sıkıntılar, Hewlêr hükümetinin bu kadar sorunları, Bağdat ile yaşadıkları sorunlarını çözemeyen bir yönetim gerçeği var, diğer yandan da tüm bunlara rağmen o kadar büyük peşmerge güçlerin, o kadar ağır silahları bölgeye getirerek büyük masrafa girilerek gerilla alanlarına girmek isteniyor. Bu kadar bölgeye güç yığılması kendisiyle çatışma potansiyeli ve tehlike getiriyor” dedi.
‘KDP DAİŞ’E KARŞI PEŞMERGELER İLE BİRLİKTE SAVAŞAN GERİLLA’YA İŞGALCİ DİYOR’
KDP yetkililerin ‘PKK gerillaları bölgeyi işgal etmiş’, ‘PKK bırakmıyor bölge halkı kendi bağ bahçesini eksin’ açıklamalarına tepki gösteren Erdal, Kürt halkının haklı olarak bu gerginliğin, krizin sebebinin hangi taraf olduğunu tartıştığını hatırlattı.
Tüm Kürt halkı, aydın, yazar, siyasetçi, kurum ve kuruluşların tarafsız bir şekilde kimin haklı olup olmadığını tartışmalarını ve bir sonuca ulaşmalarını isteyen Erdal, şunları söyledi:
“Şimdi herkes biliyor ki KDP kendilerine ‘Roj Peşmergeleri’ adını veren güçleri Masif’ten Metina-Garê hattına, yani gerilla alanlarına taşıdı. Gerilla kendi bölgesinde, yerindedir. KDP gerekçe yaratarak, Kürt halkını ‘PKK gerillaları bu bölgeleri işgal ettiği’ şeklinde ikna etmeye çalışıyor. Sanırım bunu söylerken bırakın Kürt halkı Peşmergeleri bile ikna edemiyor. Neden gerilla işgalci olsun? Gerilla bugün mü bu bölgede? 36-38 yıldır bu bölgededir PKK gerillası. Şimdi KDP bazen diyor ‘gerilla direnişçi bir güç, iyidir, bizim kardeşlerimizdir’, bazen de diyor ‘işgalcidir’. Bu yaklaşımın hiç inandırıcılığı yok, kimse inanmıyor. Bunun yakın zamanda örnekleri var; gerilla Şengal’den Maxmur, Hewlêr ve Kerkük’e kadar DAİŞ’e karşı savaştı, halkı savundu. KDP yetkilileri yukarıdan aşağıya kadar kim ağzını açıyorsa, ‘PKK gerillaları direnişçidir, kahramandır’ diyerek teşekkür ve kutluyorlardı. Yine 2008 yılında işgalci Türk devleti Zap bölgesine saldırırken, HPG Anakarargah merkezine saldırırken, gerillanın verdiği büyük direnişe KDP genel başkanından tuttun en alt kademesine kadar, gerilla direnişini kutladı, selamladılar ve bölgeyi savunduğu için teşekkür ettiler. O dönemler PKK gerillaları kahraman, yurtsever, kutluyor ve teşekkür ediyorsun, o dönemler demiyordunuz ‘gerillanın ne işi var burda, gerilla işgalcidir’. Bu tutum şimdi faşist AKP MHP ile işbirliği içinde olduğun için mi ve onun diliyle me konuşuyorsun anlamına geliyor. ”
‘SORUN GERİLLANIN VARLIĞI DEĞİL TÜRK DEVLETİNE AİT 37 ASKERİ ÜSTÜR’
Bölgedeki gerillanın varlığının Güney Kürdistan halkına yük olmadığını kaydeden HPG Anakarargah Komutanlığı Merkez Üyesi Bahoz Erdal, gerillanın varlığının bölge halkı için hiçbir sorun teşkil etmediğini, bölge halkına hiçbir rahatsızlık vermediğini, aksine savunucusu olduğunu söyledi.
Sadece bölge halkı değil peşmergelerin de gerillaların varlığından rahatsız olduklarına inanmadığını dile getiren Erdal, şöyle konuştu: “Başurê Kürdistan için sorun gerillanın varlığı değil, Türk devletinin 37 askeri üssü sorundur. Başur halkının geleceğini tehlikeye koyan Türk devletinin var olan askeri ve istihbarati üslerdir. Halkımızı kaygılandıran şey PDK yöneticileri bu faşist Türk devletinin askeri ve istihbarat üslerinin niye çıkmıyor yerine gerillaya çıkın demesidir. DAİŞ saldırırken size yardıma koşan bu Türk devletinin 37 üssü mü yoksa Kürdistan gerillaları mıydı?”
‘KDP İZİN VERİRSE HERKES KÖYÜNE DÖNER’
PDK yönetici ve basını her gün yalan boş köylerin sayılarını vererek “PKK bırakmıyor bölge halkı köylerine dönsün, bu kadar köy PKK’den dolayı boşalmış” şeklinde haberlerin yayınlandığına dikkat çeken Erdal, şunları ifade etti:
“Herkes bunun yalan olduğunu biliyor. Bêhdinan bölge halkı, Zaxo, Amediye, Duhok, Sideka, Diyana bölge halkı iyi biliyor ki bu gerçek değil. İddia ediyorum; KDP asayişi izin versin Çemço’dan Zap’a, Avaşin, Nehlê’den Garê, Bradost bölgelerine kadar bölge halkı herkes kendi köyüne gelecektir. Tam tersine kendi arazileri, bağ ve bahçelerini ekmeye gitmek isteyen yurttaşlara kendi asayişleri ve arama noktaları izin vermiyor, engelliyorlar. İzin versinler gelsinler bırakın bir tehdit tam tersine onlara yardımcı olacağız. KDP kendisi faşist işgalci Türk devletinin talebi ve talimatı üzerine halkın köylerine gitmesine izin vermiyor.”
HİÇBİR YAŞAMSAL HİZMET PROJELERİ YOK!
KDP’nin ‘Biz bölge halkı için yaşamsal hizmet çalışmalarını yapmak istiyoruz ancak PKK izin vermiyor’ şeklindeki açıklamalara ve sunduğu gerekçelere tepki gösteren Erdal, şöyle konuştu: “Kimse buna inanmaz. Hadi göstersinler, desinler bölge halkı için böyle bir proje geliştirdik ama gerilla izin vermedi. Hadi bir tanesini göstersinler. Yoktur. Çünkü öyle bir projeleri yoktur. Sadece bir tanesini o da petrol arama için izin istediler, buna da bırakın engellemeyi biz onlara yardım ettik. Bölgede arkadaşlarımız onlarla beraber çalıştılar, onlara yardım ettiler. Dolaştıkları tüm yerler gerilla alanlarıydı ve gerillalar onlara yardım ettiler. Peki nasıl oluyor da gerilla onlara engel çıkarıyor? Hadi göstersinler, desinler bakalım biz halkın hizmet için böyle bir proje yaptık ama siz engel çıkartınız desinler. Öyle bir şey yok.”
‘BİZ HER ZAMAN DİYALOGA HAZIRIZ’
Tüm Kürt parti, kurum ve kuruluşların çağrılarına da cevap veren HPG Anakarargah Komutanlığı Merkez Yönetim Üyesi Erdal, şu mesajları verdi: “Tüm herkes bilsin ki biz savaştan yana değiliz. Biz halkın çıkarını bu savaşta görmüyoruz ve bunu açıkça ifade ediyoruz; biz her zaman diyaloga hazırız. Bu soruyu KDP’ye de sormak gerekiyor, siz de diyaloga hazır mısınız? Libya, Karabağ’daki savaşlara bakın düşman olmalarına rağmen yan yana gelip anlaşıyorlar, biz düşman olmamamıza rağmen niye diyalog yoluna gitmiyoruz. Açık söylüyorum; biz Başur Kürdistan Peşmergelerini kendimiz için düşman görmüyoruz, var olan tüm siyasi partileri de kazanç olarak görüyoruz. Onun için biz her zaman diyaloga hazırız, onlar da hazır mı? Eğer onlar da hazır ise hemen yarın birlikte oturalım, var olan tüm sorunları tartışalım ve çözüm yollarını arayalım. Bu kadar gücü bölgeye yığmaya ne gerek var, bu kadar masrafa ne gerek var, bunun yerine halkın hizmetine harcanırsa daha iyi değil mi?”
‘BİZ YAŞANAN BU DURUMUN ÇATIŞMAYA DÖNÜŞMESİNİ İSTEMİYORUZ…’
Garê bölgesinde yaşanan gerginliğin genel bir savaşa dönüşmesini istemediklerini, hatta bunu hiç düşünmek istemediklerini dile getiren Erdal, yeni bir yaklaşım ile yaşanan gerginliğin ortandan kalmasını ve durumun normale dönmesini istediklerini söyledi.
Erdal, söz konusu durumun çatışma veya genel bir savaşa evrilmemesi için çok çabaladıklarını altını çizerek şunları belirtti: “Genel yaklaşımımız var olan sorunun diyalogla çözülmesi. Anakarargah komutanlığımız, Hareketimizin genel yönetimi bununla ilgili aynı açıklamayı yaptılar. Tabi eğer diğer taraf bu duruma ısrar ederse, böyle saldırmaya devam ederse şüphesiz gerilla buna teslim olmayacaktır. Bu gerilla gücü tüm Kürdistan’ın savunucusudur. Gerillalar fedaidir. Savaşmamakta ısrar ediyoruz, biz zayıfız onun için savaş istemiyoruz anlamına gelmesin. Zaten tüm gerillalar fedaidir, zaten işgalci Türk devletine karşı savaşın içindedir, bu konuda gerillaların hiç bir sorunu veya zayıflığı yoktur. Biz büyük düşmanımız ve tüm Kürt halkının düşmanı olan faşist ve işgalci Türk devletine karşı savaşmak istiyoruz. Erdoğan ve partisi ne kadar Kuzey Kürdistan halkının düşmanı ise o kadar da Güney Kürdistan halkının da düşmanıdır. Onun için eğer Kürt gerillasına yönelik bir saldırı olursa gerilla hiç tereddütsüz, ikirciksiz direnecektir ve teslim olmayacaktır. Türk devletinin bölge hükümetine bilmem ne kadar borcu var da, borcuna karşılık bize karşı savaştırmak istiyormuş da, bilmem Katar devleti ne kadar milyar dolar KDP yönetimine vermiş de bölgede savaş çıkartmak istemiş deniliyor. Bunların ne kadar doğru olup olmadığını bilmiyoruz ancak saldırılarında ısrar edilirse bu gerginlik savaşa dönüşecektir. Bu savaş da tüm Güney Kürdistan’ı her alanda etkiler, siyasi, ekonomik, yaşam doğalığında etkilenir. En önemlisi de Kürtlerin birliği olan umutlar tükenecektir. Bunu bir tehdit olarak algılanmasın, bu savaşın doğalığında var zaten. Bunun için KDP yöneticileri Güney Kürdistan’ın geleceği için stratejik düşünmeleri gerekiyor.”
“Örneğin artık Mesut Barzani kalan ömrünü sadece bir partinin çıkarları için değil Kürt ulusal birliği için düşünsün ve kullansın” çağrısında bulunan Erdal, Türk devleti ile şahsi çıkarları olan bazı KDP yöneticilerinin de olduğunu bildiklerini ve bu kişilerin savaşın çıkmasını istediklerini söyledi. Ancak KDP içinde bazılarının da böyle düşünmediklerini de bildiklerini dile getiren Erdal, onun için bu kesimlerin daha çok çaba harcamaları gerektiğini söyledi.
ROJ PEŞMERGELERİ NEDEN METİNA-GARÊ HATTINA TAŞINDILAR?
Böyle bir savaş çıkması halinde Rojava Devrimi ve kazanımlarına de büyük etkide bulunacağı ve zarar vereceğini belirten Erdal, DAİŞ çetelerine karşı büyük direniş gösteren ve dünya kamuoyunda siyasi bir ağırlığı olan Rojava’nın da bu konuda sorumluluğu olduğunu söyledi.
Çıkacak bir savaşın sadece iki güç arasında kalmayacağı ya da sadece bir bölgeyi etkilemeyeceği uyarısında bulunan Erdal, “Basit bir şey söyleyelim; şimdi kendilerine ‘Roj Peşmergeleri’ diyen güçleri Metina-Garê hattı alanlarına konuşlandırılmışlar. Sözde bunlar Rojava güçleridir, anneleri babaları Rojava’da yaşıyorlar. PKK gerillalarının içinde de binlerce Rojavalı arkadaşlarımız var, onların da anneleri, babaları Rojava’da yaşıyorlar. Peki bunlar arasında bir savaş çıktığında Rojava böyle kalır mı? Rojava da doğalında savaşa girer. Rojava’daki Kürt partileri anlaştıklarında biz Kürt Özgürlük Hareketi olarak bunu destekledik, şimdi Garê bölgesine gelen bu Roj güçleri gerilla güçleri alanlarında hendek ve mevzi kazıyorlar ve silahların namlularını gerilla güçlerine çevirmişler, peki sürekli biz Rojava’ya gideceğiz diyen bu kişiler nasıl gidecekler, peki QSD, YPG-YPJ onları kabul edecekler mi? Silahını Kürt güçlerine çeviren her kimse büyük, ulusal ihanet içindedir” şeklinde konuştu.
‘PKK İŞGALCİLERDEN HESAP SORUYOR’
‘PKK, KDP’ye karşı savaşmak istiyor’ şeklindeki propaganda haberlerinin de büyük yalan olduğunu altını çizen Erdal, şöyle devam etti: “Tüm herkes biliyor ki bizim savaşımız Kürt halkını yok etmek isteyen düşmanlara karşıdır. Kürtleri yok etmek isteyen, katliamlar yapan, Kürdistan topraklarını işgal eden işgalcilerden hesap soruyor ve soracaktır. PKK Güney Kürdistan güçlerine karşı neden savaşmak istesin, öyle bir şey sözkonusu olamaz, çünkü bizim meselemiz işgalci güçlerdir, Kürtleri imha etmek isteyenlerdir, biz küçük bir parti, sadece bir partinin çıkarını savunacak bir güç değiliz. PKK gerillaları tüm Kürt ve Kürdistan çıkarlarını düşünüyor ve savunuyor. Onun için PKK, Kürt güçlerin savaş ısrarlarına diyor ki bu büyük bir yanlış ve kimse bu yanlışa girmezsin.”
Bunun için Kürdistan’ın her parçasındaki aydın, yazar, siyasetçi, kurum ve kuruluşlar, ister ayrı ayrı ister ortak bir heyet oluşturulsun ve bölgeye gelerek kimim haklı kimin haksız olduğunu görüp karar vermesini isteyen Erdal, bu konuda herkesin üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmesi çağrısında bulundu.
‘ABD KENDİ ÇIKARI İÇİN KÜRTLER ARASI GERGİNLİK YARATMASIN’
Konu ile ilgili Amerika Birleşik Devletleri (ABD) seçim dönemindeki açıklamaları ve uluslararası güçlerin tutumlarına da değinen HPG Anakarargah Komutanlığı Merkezi Yönetim Üyesi Bahoz Erdal, ABD’nin konu ile ilgili yaklaşım ve tutumunun doğru bir yaklaşım olmadığını vurguladı.
ABD’nin hem siyasi hem de askeri anlamda bölgede olduğunu belirten Erdal, hem Rojava hem de Güney Kürdistan Kürtleri ile ilişkileri var ve bu ilişkilerini güçlendirmek istediğini altını çizdi.
ABD’nin bölgedeki çıkarı için Kürtler ile doğru bir ilişki geliştirmesi gerektiğine dikkat çeken Erdal, bazı Kürtler ile düşman, bazıları ile de dost bir ilişki yaklaşımının kendisine kaybettireceğini, bölge çıkarları için Kürtler arası gerginliği derinleştirmek değil, tam tersine birleştirici bir yaklaşım içinde olması gerektiğini söyledi.
Erdal, ABD’nin ancak bu şekilde Kürtlere yardımcı olabileceğini dile getirerek, “Umarız seçim döneminde yapılan açıklamalar ABD’nin yeni yönetiminin siyaset yansıması değildir” dedi.
PEŞMERGE KOMUTANLARINA ÇAĞRI: OYUNLARA GELMEYİN
Bölgedeki gerilla alanlarına getirilen ve gerillalara karşı savaştırılmak istenen Peşmerge komutanları başta olmak üzere tüm Peşmergelere çağrı yapan Erdal, şunları söyledi:
“DAİŞ çetelerinin Şengal, Mahmur, Hewlêr ve Kerkük saldırılarına karşı aynı mevzi de savaştıkları için peşmergeleri tanıyoruz ve biliyoruz ki çoğu peşmerge komutanları ve genel anlamda gerillaya karşı savaşmak istemiyorlar. Çünkü onlar kendi gözleriyle gördüler, tanık oldular ki Kürdistan gerillaları onlar için tehlike değildir. Onlardan isteğimiz; Türk devleti isteği üzerine savaşta ısrar etmek isteyenlerin oyununa gelmemeleri. Çünkü bu savaşın ne peşmergelere, ne Güney Kürdistan halkına, ne Tüm Kürdistan halkına hiç bir faydası yoktur, bu savaşta bir tek Erdoğan-Bahçeli AKP-MHP kazançlı çıkacaktır. Sadece Erdoğan ve Bahçeli’nin çıkarı olan bir savaşa niye Peşmerge girsin? Onun için tüm peşmerge komutanları, birimleri etraflıca düşünsünler; ‘daha dün aynı mevzide çetelere karşı savaştığımız gerilla kardeşlerimiz ile niye savaşalım?’ sorusunu sorun. Ve bunu hatırlayın; DAİŞ çeteleri Maxmur bölgesinde size saldırdığında bir çok kayıp vermiştiniz ve sizin komutanlığınız bize destek çağrısında bulunmuştu ve hemen biz büyük bir güçle sizi ve halkımızı savunmak için gelmiştik. Aynı yerde gelen birçok arkadaşımız sizinle birlikte ya şehit düşmüştü, birçoğu yaralanmıştı ve çetelere karşı kanlarımız birbirine karışmıştı. Bunu hatırlayarak, savaşta ısrar edenlerin oyunlarına gelmeyin.“
Erdal, bu vesileyle özellikle Şengal halkını savunmak için fedaice Şengal dağlarına koşan ve Botan’da şehadete ulaşan Egit Civiyan şahsında tüm Kürdistan şehitlerini anarak, şehitlerin devrimi büyütme hayallerini gerçekleştirmenin kendileri için büyük emir ve talimat olarak bildiklerini söyledi.