RIHA- Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük işgal saldırılarına karşı Pirsûs-Kobanê sınırında başlatılan nöbet 12. gününde devam ediyor. Nöbet kapsamında Pirsûs’ta yürüyüş düzenleniyor. Yürüyüşe farklı kentlerden gelerek katılan halk, saldırıların durdurulmasını istedi.
Wan’dan gelenler arasında bulunan Barış Annesi Sebiha Sezen (64), 600 kilometre yolu barış umuduyla geldiklerini belirterek, “Onların çocukları bu savaş içerisinde olmadıkları için rahatlar, ama biz evimizde rahat bir şekilde oturamıyoruz. Bizim ciğerimiz yanıyor. Bu sebeple bu kadar yol geldik. Bu savaş daha da sürmez” diye konuştu.
‘ABDULLAH ÖCALAN VE TÜM TUTSAKLAR BIRAKILSIN’
Önder APO ile yapılan görüşmeye işaret eden Sebiha Sezen, “Onların liderleri nasıl konuşuyorsa Sayın Öcalan’ın da aynı şekilde konuşması gerekiyor. Onlar dillerini, kültürlerini nasıl seviyorlarsa biz de aynı şekilde seviyor ve benimsiyoruz. Buraya ‘Artık yeter’ demeye geldik. Başta Sayın Öcalan olmak üzere tüm tutsaklarımızın bırakılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yine Wan’dan gelenler arasında bulunan Fevzi Melet (65), Rojava’daki kazanımlara sahip çıkmak için Pirsûs’a geldiklerini ifade ederek, “2014’te de İŞİD eliyle Kürt halkı üzerinde bir katliam yapılmaya çalışıldı. O zaman dönemin Başbakanı olan Erdoğan, Kobanê için ‘düştü düşecek’ demişti. Kürt düşmanı zihniyet hâlâ kendisini sürdürüyor. Kürt halkını Rojava özelinde katliamdan geçirmeye dönük planları sürüyor. Rojava’daki kazanımlarını Kürt halkının elinden almak istiyorlar. Katliam o yüzden sürüyor. Biz bunları kınıyoruz. 4 parça Kürdistan bizim için birdir, ha Rojava ha Bakur. Biz biriz. Kürdistan topraklarımızda yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘ABDULLAH ÖCALAN’IN MESAJINI DİKKATE ALIRLARSA BARIŞ GELİR’
Önder Apo’nun paradigmasının Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşam bulduğunu vurgulayan Melet, “Sayın Öcalan’ın mesajının Kürt halkı üzerinde büyük bir etkisi var. Kürt halkının öldürmekle, vurmakla bitmeyeceği kesindir. Sayın Öcalan’ın da mesajı bu yönde. Türkiye kanadı da onun mesajlarına ciddiyetle yaklaşırsa bu topraklara barış gelecektir” diye belirtti.
Rêya Armûşê’den (İpekyolu) Pirsûs’a geldiklerini belirten Barış Annesi Macide Varhan (46) ise şunları söyledi: “Tüm Kürt halkına, tüm cihana çağrımdır. Bu kan yeterince aktı. Kürtleri katletmekten vazgeçsinler, Kobanê’ye dönük saldırıları bırakın. Biz takatimiz olduğu sürece halkımızın, Kobanê’nin, Önderimizin yanında olacağız. Sayın Öcalan’ın mesajları halkta bir karşılık bulur her zaman. Sayın Öcalan’ın bugün tutsak olma nedeni barış ve özgürlük istemesidir. Sayın Öcalan’ın bize ulaşacak her kelimesi barışı inşa edecektir. Kürtler yok diyemezseniz. Kürtler olmaya devam edecektir. Kimliğimiz vardır, yurdumuz vardır.”
Kürt kazanımlarına sahip çıkmak için geldiklerini vurgulayan Mülkiye Savraz (33), özellikle kadınların bu kazanımlara sahip çıkması gerektiğini vurgulayarak, “Burada kazanımlarımızı sahiplendiğimizi haykırmaya devam edeceğiz. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın barış çağrıları bugünün coşkusunda etkili oldu. Yürüyüşte bu mesajı da yansıtacağız” dedi.
‘SALDIRILAR DURDURULSUN’
Kürdistan’ın dört bir yanından barış çağrısı ve Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırıların durdurulması talebiyle geldiklerini dile getiren Medine Kıyak (66) ise “Biz kan aksın istemiyoruz. Bu kadar insan bu sebeple yollara düştük. Biz bu kanların akmasının sebebi değiliz” ifadelerini kullandı.
Nöbet başladıktan bu yana Kuzey ve Doğu Suriye için nöbette olduklarını kaydeden Nahile Kaplan (54), “Bugün burada olmamız önemlidir. Barış olsun istiyoruz. Savaşın zahmetlerini biz de çekiyoruz. Bu sebeple buradayız” diye konuştu.
İslim Demir (65), Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırıların durdurulmasını, Kürt sorununun çözümü ve buna bağlı olarak tutsakların özgürlüğünü talep ettiklerini vurguladı. İslim Demir, “Rojava’ya dönük saldırılar uykularımızı kaçırıyor. Biz kimse ölmesin istiyoruz. Sayın Öcalan ile bir görüşme yapıldı, bu barış umudumuzu arttırdı” dedi.