HABER MERKEZİ
Tarih 20 Nisan 2011. Amed’in Bismil ilçesinde henüz 17 yaşında olan bir genç işgalci Türk polisi tarafından vuruldu. Uğur, Enes, Diren, Necmi, Mahsun, Abdullah ve daha nice Kürt çocuğu gibi.
2011 yıllı Kürt halkına karşı büyük saldırıların ve bunun karşısında sayısı onbinleri bulan yürüyüş eylemleri yapılıyordu. YSK’nin aldığı bir kararla halkın iradesinin temsil edilmeyeceği açıklananınca Amed’den Botan’a, Serhed’e halk gençlik öncülüğünde alanlara akıyordu. Kent kent yayılan yürüyüş eylemlerine Bismil ilçesinden de onlarca yurttaş katılmıştı. Şehit Numan’ın memleketinde bir serhildan havası vardı. Saatler geçtikçe kalabalık artıyor Amed’den Bismil’e işgalci polisler sevk ediliyordu. Yürüyüşün en önünde 17’sinde bir genç; Halil İbrahim Oruç. Direniş geleneğinin bereketini taşıyan Halil İbrahim. Yüreğinde her daim coğrafyanın Bismil ovasının verdiği sıcaklıkla doluydu. Düşmana karşı olan intikamı onun yürüyüşlerde son taşı faşist polise atıncaya kadar kalmasına neden oluyordu. Onun bu kararlılığı faşist cellat sürüsünü deliye çeviriyordu.
Bu genç direnişçi karşısında işgalciler yine alçak yöntemlerine başvuruyordu. Yürüyüş eylemlerin artık dağılacağı sırada İbrahim’i kalleşçe arkadan vuran işgalci polis en alçak yüzünü yine gösteriyordu. Yaralı bir şekilde kalkmaya çalışan İbrahim’e silah dipçikleri ile vuran katil polis işgalci Türk devlet gerçekliğinin simgesi durumundaydı. İbrahim, Bismil’in orta yerinde gördüğü işkence ve kan kaybından şehitler kervanına katılır. Katil polislerin görüntüleri ve onlarca delile rağmen Türk Devletinin kanunları ve mahkemeleri yine 3 maymun olur. Onlarca Kürt çocuğunu, gencini, kadınını, yaşlısını katleden diğer katil polis ve askerler gibi bunlarda hiç bir ceza almadan olayın üstü örtülür. Bu noktada birinci dereceden kendilerini sorumlu gören Kürt gençleri İbrahim’in şehadetinden sonra bir hafta boyunca ilçedeki bütün devlet kurumlarını ateşe verirler.
Bununla kalmayan onlarca Bismil’i genç, yönlerini intikam ve hesabın mekanı özgür dağlara verir. Kürt gençliği, Kurdistan dağlarına yol almanın şehide bağlılığın gereği olduğunun bilincindedir. İbrahim’i ve daha nice Kürt gencini katlederek mücadeleyi kesintiye uğratacağını düşünen zavalı düşmana binlerce özgürlük savaşçısının yaratılması ile cevap olunur.
En son geçtiğimiz günlerde cenazesi posta ile gönderilen Heval Kemal Berxwedan’ın (Egît İpek) intikamının da ilk sorulacağı mekanlar Dersim’in, Botan’ın, Amed’in heybetli dağlarıdır. Kurdistan’daki bütün devlet binalarının ateşe verilip özgür dağlara yol almanın günüdür. Gün leş karga sürülerinden hesap sormak için kartal olup gerillalaşmanın ve ülkemiz Kürdistan’ın özgürlük diyarlarında isyana, intikama yürümenin günüdür.
NC/Arhat BA