HABER MERKEZİ
Azad Eruh arkadaş 2009 yılında bir arkadaşıyla birlikte saflarımıza katıldı. Gabar alanındaydı. Henüz on yedi yaşındaydı. Arkadaşlar onu güneye göndermek istediler. Yaşça küçüktü ve fiziksel olarak da zorlanıyordu. Ama Azad arkadaş o kadar inatçı bir kişiliğe sahipti ki “Çırav dağı Agit arkadaşın yeridir, 15 Ağustos atılımı burada yapıldı, bu nedenle burada kalacağım.” diyerek arkadaşların bu istemlerini geri çevirdi. Çırav’a çok bağlıydı. 15 Ağustos atılımı Eruh halkını çok etkilediği gibi onu da etkilemişti.
İlkin adını Agit yapmak istedi. Ama diğer arkadaş bu adı seçince o adını Azad yapmak zorunda kaldı. O dönemlerde şehit düşen bir arkadaşın adını verdiler ona. Çırav alanında kalmak istedi. Bazı dönemlerde Gabar, bazı dönemlerde de Çırav alanlarında kaldı.
Azad arkadaş çok zeki birisiydi. Dağa gelmeden önce gençlik çalışmalarında da yer aldığı için önderliğin düşüncelerine yabancı değildi. Gerilla yaşamını erken kavradı. Her eylem girişiminde, normal görevlendirmelerde yer almak istedi. Eylemleri bir yana bırakalım normal gerillacılık anlamında bile Gabar zorlu bir alandır, herkes üstesinden gelemez. Çevresi 29 tabur tarafından kuşatılmıştır. Orada gerillacılık başlı başına zor bir iştir. Azad arkadaş bu koşullara rağmen orada kalmak istedi. “Gerilla olarak Gabar’ı boş bırakmamalıyız, neresi zorsa orada mücadele yürüteceğim.” derdi. Bu düzeyde istekliydi.
Durmadan fedai eylem önerisi yapardı. Kafasındaki projeleri arkadaşlara sunardı. Eruh’a baskın yapılabileceğini söylerdi. Yaşı küçük olduğundan arkadaşlar onu eylemlere katmazlardı. Yaşamda ise hepimiz açısından o örnekti.
2011 yılında onunla aynı takımdaydık. Ardından düzenlemesi oldu ve Gabar bölgesindeki bir takımda yer almaya başladı. Onun da içerisinde bulunduğu takım Güçlükonak tarafına göreve gitmişti. Orada pusuya düşerler ve Azad arkadaş yaralanır. Yoldaşlarına bir şey olmaması için kendisini bırakıp gitmelerini söyler. Ama arkadaşlar onu bırakmazlar. Bir yere kadar getirirler ve Azad arkadaş şehit düşer. Yoldaşlarını çok sevdiği ve onlara zarar gelmesini istemediği için “Yanıma bir bomba bırakıp gidin.” der.
Zaten o araziyi tanısa da tanımasa da hep önde yürür, tehlike varsa kendisi karşılamak isterdi. Gerilla yaşamını, PKK fedai kişiliğini kendisinde oturtmuştu. Genç yaşıyla ve çok da eski olmamasına karşın fedaice bir katılım sergiledi. Şehit düştüğü zaman da en önde yürüyormuş. Ona ilişkin anlatılacak çok şey var.
Kış eğitimlerinin güçlü geçmesi için durmadan sorular sorardı. “Ben sizi geliştireyim siz de beni.” diyerek kendi görüşlerini başkasından geri görmediğini gösterirdi. Önderlik savunmasını hiç elinden düşürmezdi, sürekli olarak okurdu. Tartışmalar yoluyla önderliğin düşüncelerini anlayarak yaşama aktarmaya çalışırdı.
Arkadaşlarla diyalog halinde oldu hep. Eruh merkezine baskın yapılmasını önerdi. “Bu baskınla tarihi yeniden yazacağız, ikinci 15 Ağustos eylemini yapacağız.” diyordu. Eruh’a yönelik eylem yapıldığı zaman o eylemde yer almamak onun çok zoruna gitmişti. Eylem tersine dönmüş ve üç arkadaş şehit düşmüştü. Bunun üzerine Azad arkadaş “Ben Eruh’u tanıyordum, benim bu eylemde yer almam gerekirdi.” diyerek sitem etti. Arkadaşlar onu güneyeçok göndermek istediler ama o kabul etmedi. Şehadeti uzun bir süre değişik nedenlerle duyurulmadı.
4 Ağustos 2013 günü HPG Merkez Karargâhı tarafından yapılan açıklama ona ilişkindi: Botan’ın Yüreğinde Büyüyen Özgürlük Haykırışı Azad Yoldaşı Saygıyla Anıyoruz
Siirt doğumlu Azad yoldaşımız özgürlük hareketimize büyük vicdani sorumluluğunu hissederek katılmış, kararlı yürüyüşü sürdürmek üzere özgürlük dağlarımıza yönelmiştir. Ondaki vicdani muhasebenin güçlülüğü acıya, zulme, baskıya dur diyebilecek iradeyi yaratırken, umutla özgürlüğe yürümenin gülüşünü yaşayan bir yoldaşımız olarak bizlerde büyük ve derin bir etki bırakmıştır. Azad yoldaşımız 2011 yılında özgürlük şehitleri kervanına düşmanın geliştirdiği saldırılar sonucunda katılmıştır. Düşmanın her türlü saldırısına karşı güçlü ve kararlı kişiliğiyle mücadele eden Azad yoldaşımızın militan duruşu mücadele yürüyüşümüzün aydınlatıcı gücü olacaktır.”
Mücadele Yoldaşı Welat Urfa