HABER MERKEZİ- BURGER KİNG , İSLAMCI GENÇLER VE ADİDAS-NIKE – II
“İnsan gözlemleyerek öğrenen bir canlıdır. İsrail’i protesto için Malatya Kürecikte toplanıp kapıları açın cihada gidelim diyen ama yanı başlarında İsrail savunması için kurulan kürecik tellerini geçmeyi akılarına getiremeyen Hüda Parlıların( hizbulkontra), aynı eylemi propaganda için çeken ve üzerinde batılı marka elbise olduğu halde bunları kamufle etmeyi bile akıllarına getiremeyen basıncıların, demokrasinin küfür ve şirk düzeni olduğunu vaaz edip milletvekili maaşlarını alanların, İslam kardeşliğinden bahsedip baği (azmış) olarak nitelendirdikleri cemaat önderleri ve imamları satırla doğrayanların, tasavvufu bidat ve sapkınlık olarak gördükleri halde Şeyh Said ve Said’e Kürdinin ismini çıkar için kullananların, kuran-sünnet- icma ve kıyası tek dini kaynak olarak görüp bunların dışındaki kaynakları din dışı olarak ilan etmelerine rağmen Melay-e Batini’nin Mevlüdünü kutlu doğum adı altında meydanlarda okuyanların, ismini mustazaf koyup JİTEM ile beraber Kürtleri katleden, öldürdükleri kişileri mezar evlere gömüp aynı evde yaşayıp bireysel ihtiyaçlarını bile bu mezarlar üzerine yapanlardan, cihat adı altında Rojavaya eleman gönderen, Kürtleri katlederken ve Kürt toprakların işgal ederken fetih süresi okuyan despot ve işgalci AKP ve MHP saflarında saf tutanlardan ve bunların yetiştirdikleri nesillerden ahlak ve tutarlılıkta beklememek gerekmektedir. Nihayetinde bu gençlerin rol modelleri bunlardır.
Bu siyasal İslamcıların inandıkları ve şu anda başka halklara trajedi olarak yaşattıkları dini ve ahlaki anlayış onların torunlarının beleklerinde utanılacak şeyler olarak kalacaktır. Şeyh Said’e ihanet eden Binbaşı Kasım’ın, seyit Rıza’ya ihanet eden Rêber’in, Muaviye ve Yezid’in torunları (onların torunları olduklarını bilseler dahi) nasıl toplum içinde onların nesli olduklarından dolayı utanıyorlarsa ve kendilerini gizliyorlarsa bunlardan sonraki kuşaklarda bunlardan utanacak ve kendilerini gizleyeceklerdir. Gerçi şimdi bile halkın içine çıkarken biz hizbi kontra veya cihatçıyız demekten utanıyorlar. Bu mensubiyetlerini şimdiden bile kendileri gibi hastalıklı cemaatlerinden başkalarına da açmamaktalar. Gerçi galeyana gelen ve feodal, ilkel, hain ve bağnaz duygularını gizleyemeyen binbaşı Kasım’ın torunu bağırıyor:<sizin ata ağababalarınızı öldürdük ulan, daha mezar yerlerini bile bulamıyorsunuz> diye. Ama bununla şeyh Saidi mi, Said-e Kurdiyi mi, yoksa domuz bağları ile öldürüp yaşadıkları mezar evlerine gömdükleri kişilerimi kastettiklerini anlayamadım. Ama feodal duygularla samimi bir itirafta bulunurken kameralar kaydetmiş.
Bunlar ahlak ve vicdandan yoksun oldukları için en ahlaksız ve toplum düşmanı fiiliyatları rahatlıkla işleme potansiyeline sahiptirler. Yeter ki birilerinin bunlara işledikleri bu cürümüm ve ihanetin (bu birileri genelde onların cemaat liderleri oluyor) helal ve farz demesi yeterlidir. O zaman mezar yerini kendileri bildiği ve bizim bilmediğimiz ölülerin üzerine ihtiyaç yeri bile yapmakta sakınca görmezler. Ulul emirlerinin iki dudağı arasında çıkacak helal ve farz kelimesi onların ahlaki erozyonları ve ihanetleri için yeterlidir.
Bu gençleri oraya gönderen tecrübeli satırcı cemaat liderini uyarmak lazım. Hadi o gençtir düşünemiyor, sen ulu emirsin ve o kadar ilim okumuşsun! Cemaat lideri olmuşsun sende mi düşünemiyorsun. Yılların birikimi var sende! Gençleri bu kadar gülünç duruma düşürmekten utanmıyor musun? En azından üzerlerine bir aba geçirebilirdin. Her şeyi de biz mi sana söyleyeceğiz. Neyse bir dahaki sefere aman dikkat! Yoksa Allah’ın huzurunda nasıl hesap vereceksin! Ben komedi niyetine birkaç defa bu tirajı komik görüntüleri izledim. Bağnaz düşünce insanı nasıl da soytarıya çeviriyor diye hayıflanmadım değil. Kendilerini Allah’ın askerleri olarak gören bu gençler kim bilir belki ileride yaptıkların bakıp komedi niyetine kendilerinden sonraki nesillere bu görüntüleri izleteceklerdir. Boşuna dememişler bir kuşağın dini inancı bir sonraki kuşağın komedisidir diye.”