HABER MERKEZİ
Edip(Cafer Demirel) :
Özgürlük hareketi Amed Zindanında gelişen direnişle doğrultu kazanmış, 1984 Eruh eylemiyle büyük bir hamle yapmış, Kürt halkının zihninde oluşmuş ön yargıları parçalamıştır. Bunun sonucu olarak hızla kitleselleşmiş, bir halk hareketi haline gelmiştir. Tabi bunda PKK’nin özünde bulunan gençlik hareketi olmasının payı büyüktür. Bu gençlik özünün daha örgütlü bir şekilde hareket etmesi ve tarihi rolünü oynaması için 1987’de YCK ismiyle örgütlenmeye başlamıştır. YCK şehirlerde yarattığı örgütlenme ve eylemlilikle mücadeleye önemli bir dinamizm katmıştır. YCK hem eylemlilik ve örgütlülüğü hem de mücadelenin pek çok alanına akan kadrolarıyla bir efsane haline gelmiştir. YCK’de yer almış Şehit Hogır, Şehit Erdal, Şehit Dılxwaz, Şehit Ali İhsan ve daha ismini burada sayamadığımız yüzlerce öncü kadro Kürdistan’ın dört bir yanında hem halk örgütlemesi hem de gerilla örgütlemesinde, Kürdistan özgürlük hareketinde önemli gelişmeler yaratmışlardır. YCK denilince pek çok arkadaş akla gelir. Zorlandığımız temel konu hangisini işlemek gerektiğiydi. Cafer Demirel arkadaş YCK’de kadrolaşmış ve YCK’de öncü konumda mücadelesini yürütürken şahadete ulaşmış bir arkadaş olarak bu yazıda işleyeceğimiz arkadaştır. Halen gençlik hareketi denilince, YCK denilince ilk akla gelen süreç 1990’lı yıllardır. Ve İstanbuldur. O dönemin YCK öncülerinden biri Cafer Demirel arkadaştır.
Mücadelenin Türkiye metropollerine yansıması öncelikle öğrenci gençlikte büyük bir yankıya dönüşmüştür. Kürdistanlı öğrenciler sömürgeci faşist rejimin 12 Eylül koşullarında oluşturduğu psikolojik ortamı gerilla savaşının da etkisiyle kırma çabası içerisine girmiştir. Cafer arkadaş 1987-8 yıllarında YCK çalışmalarına girmiştir.
1990 Yılının kışı bitmek üzeredir. Birkaç hafta sonra başlayacak Nusaybin-Cizre serhıldanlarının, Kürdistan’da tarihin gidişatını değiştirecek gelişmelerin arifesidir. Türkiye devrimci gençlik gruplarıyla ortak hazırlanan bir forumda Yurtsever Gençlik adına Cafer arkadaş konuşmuştur. İstanbul üniversitesi merkez kampüsünde, iktisat ile siyasal bilgiler fakülteleri arasındaki meydanda soğuk havaya rağmen 400-500 civarında öğrenci toplandığı bir meydanda Cafer Demirel (Edip) arkadaş Kürdistan’daki mücadeleyi anlatan, gençliği aktif mücadeleye çağıran ve sol grupların sosyal şoven anlayışlarından dolayı mücadeleyi görmezden geldiğini eleştiren bir konuşma yapar.Heyecanlı ve ajitasyon yüklü bir konuşmadır. Kendine güveniyle dikkatleri üzerinde toplamıştır.
Yurtsever öğrenci gençliğin örgütlenmesinde gizlilik kurallarına oldukça fazla riayet edilirdi. O denli ki, sınıf arkadaşları bile bazen birbirlerini farklı örgüt evlerinde görünce şaşırırlardı. Bu durum bir yönüyle çalışmanın ciddiyetini gösterirken, diğer yandan çalışmanın kendi potansiyeline ulaşmasını engellemekte, hatta bazen kendi adına eylemsellik geliştirmeyi olumsuz yönden etkilemektedir. Bu durum gençlik içinde de tartışılmakta ve aslında bir çıkış aranmaktadır. Çünkü oldukça profesyonel örgütlenmiş bir gençlik örgütü vardır. Kürdistan’daki gerilla savaşı, serhıldan sürecinin başlaması bu yönüyle gençliğin de artık örgütlü mücadelesini diğer grupların dışında ve kendi inisiyatifi ile geliştirmesinin ortamını yaratmıştır. Bu anlamda 1990 Newrozu binleri aşan bir öğrenci topluluğuyla kutlanmıştır. Bu bir çeşit rüştünü ispat durumu olmuştur.
1990 yılında Mahsum Korkmaz akademisine gitmiş bir devre eğitim gördükten sonra 1991 baharında gençlik çalışmaları için İstanbula gelmiştir. Hem öğrenci gençlik hareketinin örgütsel durumuna hakimiyeti hem de öğrenci gençliğin karakterini iyi tanıdığı için kısa sürede aktif bir şekilde çalışmalara katılmış, büyük gelişmelere öncülük etmiştir.
Cafer arkadaş öğrenci çalışmasına eğitim çalışmalarından başlamıştır. Gruplar halinde, öğrencilere siyasi eğitim vermiş, örgütsel sorunları tartışmış ve tüm üniversitelerin, hatta fakültelerin komitelerine varana dek tüm kadroları kapsayan bir eğitim çalışması yürütmüştür. Bu eğitim çalışmaları ile örgütsel yapının daha iyi çalışması ve genişlemesi sağlanmıştır. Bununla birlikte yeni tarz gençlik eylemselliği gelişmiştir. Büyük gruplar halinde yapılan sokak eylemliliklerinin yanında, özellikle akşam ve geceleri koordineli eylemliliklerle aynı gece, aynı saatte bazen yüz, bazen daha fazla noktada eylemlilikler geliştirilmiştir. İkişer-üçer kişilik eylem gruplarıyla önceden belirlenen hedefler vurulmakta ve aynı şekilde koordineli bir şekilde geri çekilme sağlanmaktadır. Hem eğitim hem de bu eylem tarzı Cafer arkadaş tarafından geliştirilmiştir. Bununla gençliğin siyasal ve örgütsel bilincinin gelişmesi sağlanmış, hem de gençlik eylemsel kılınmıştır. Cafer Demirel arkadaşın çalışmalarında görülen üçüncü özellik de üniversite gençliği ile sınırlı kalmamasıdır. Pek çok alanda öğrencilerin sınıfsal yapılarından kaynaklı üniversite öğrencileriyle sınırlı kalan YCK’nin tüm Kürdistan gençliğinin örgütü kılan öncülüğü Cafer arkadaş başarıyla yürütebilmiştir. Başta lise gençliği olmak üzere, bazı mahallelerde ve işçi gençlik arasındaki örgütlenmeler, komiteleşmeler Cafer arkadaşla başlamıştır. Metropollerdeki Kürdistan gençliğini YCK’de örgütleyip, mücadeleye katma, gerillaya yoğun katılımların sağlanması temel bir çalışma niteliğinde olup bu konuda da oldukça başarı sağlanmıştır.
Eğitim ve eylem politikasını geliştirilmesi, gençlik çalışmasının temel ihtiyaçlarını tespit ettiğinin göstergesidir. Gençlikte bilinç ve eylemsellik birbirini besleyen durumlardır. Dolayısıyla Cafer arkadaş dönem taktiğini gençlik örgütüne taşırma ve uygulamada büyük bir başarı sağlamıştır. Bunun bir sonucu olarak YCK en çok bu dönemde büyümüş ve gelişmiştir. Bunda arkadaşın kişisel özelliklerinin de payı vardır. Sürekli güleryüzlü olması ve her arkadaşla birebir ilgilenmesi tüm arkadaşlar üzerinde olumlu bir atmosferin oluşmasını sağlamıştır. YCK’nin örgütsel disiplinini bozmadan potansiyeline ulaşmasını sağlaması için büyük bir çaba içerisinde olmuştur. Bunda da ciddi başarılar sağlamıştır. Öğrencilerin korsan gösteri dedikleri eylemlerin hem sayısı artmış hem de bu gösterilere katılım nicelik olarak artmıştır. Sadece söyleyen değil eylemleri bire bir yapan bir öncüdür O. Kişiliğinde yarattığı eylemciliği tüm gençlik örgütüne hakim kılmayı başarmıştır.
İki arkadaşıyla birlikte Zeytinburnun’da gerçekleştirdikleri bir eylemden geri çekilirken takibe takılır. Polisle yaşanan temas sonucu çıkan çatışmada yaralı olarak düşmanın eline geçer. Nasıl ki Cafer arkadaş düşmanı tanıyorsa, düşman da onu biliyor, tanıyordur. İşkenceyle katledildiğinde 1992 Newroz’una birkaç gün vardır.
YCK bu değerli komutanını hiçbir zaman unutmamıştır.
DEVAM EDECEK…
Gülnaz Karataş (Beritan), Emrah Bayer (Baz Mordem) yazılacaktır.