HABER MERKEZİ
Her birimiz için değerli anlarının birikimi olan tek yerleşik mekânı albümleri vardır. Koskoca bir geçmişi içinde barındıran albümler. Bir analog makinenin bakışlarına yakalanılan son an. Her açılıp bakıldığında, hatırasının yarattığı sevinçle yürekte ilk günkü duyguyu yerleştiren fotoğraflar. İçinde yer aldığı albümün gün geçtikçe solan bakışlarına inat her bakıldığında çekilme anındaki heyecanla bakılan fotoğraflar. Çoğu coşkunlukların bazen de şaşkınlıkların taşıyıcısı fotoğraflar…
Çoğu hasretin katmer katmer olduğu zamanlarda açılır. Bundandır; her bakıldığına iç çekişlerle karşılamamız. Bazen acıların, derinlerde bir yerlerde kilit altına alınmış hüzünlerin tekrar hatırlanması bundan. Ama en çok gülme hallerine şahitlik edilir. Gerçek yaşamdan bir alıntı, bazen de yaşamın gerçek anlamı…
Nasıl da hızla geçtiğini zamanın, bir kez daha en çıplak haliyle görünmesidir fotoğraflar. Tüm durma hallerinin ihlal edilmesi olayıdır fotoğraf. Bakmayın durduğuna, öylesine-boşmuş gibi görünen-bakışlar fırlatmasına. Neler neler barındırır gözlerinin ta içine bakan bakışlar. Belki rüzgâr esip de dalgalandırmaz saçları ama fırtınalar kopar her bakanın göz bebeklerinin ta içinden, yüreğinin derinliklerine kadar.
Yaşamın herhangi bir anından alınmış bir kare. Ana anlam yüklemenin en somut ifadesidir. Güzelliğine yaşamın anda ulaşılmasıdır bazen de. Hep farklı olmuştur verilen ile alınan mesaj. Arasında derin farklar barındırırdı hep. Ama her şeye rağmen bir şeyler söylemenin ve kendinden bir şeyler görmenin coşkunluğuyla dillendirilir kaygısızca yürekten sözcükler.
Dijitalleşen yaşayışlara inat, kendin olmanın ve değeri koynunda barındırmanın adıdır fotoğraf albümleri. Gerillada bir başka öneme sahiptir albümler. En çok soğuk ve uzadıkça uzayan kış gecelerinde sıcak sohbetlere konuk olurlar. Geçmiş anıların tazelenmesi olayıdır. Bazı fotoğraflar hüzünle, hafiften ıslanan gözlerle elden ele dolaşırken, bazen de şaşkınlıklarıyla fotoğraftakilerin, yankılanan kahkahalarla hava dağıtılır. Ama her seferinde duygu yoğunluğunun hep beraber, en çıplak haliyle yaşanması anlarıdır.
Gerilla nereye giderse gitsin, yanından ayıramayacağı şeylerden biridir albümü. Candaşı kleş gibi, en yorgun anlarında bile belini dolayan raxtı gibi, pili bitmiş emektar radyo gibi… Uzun ve yorucu yürüyüşlere aldırış edilmez. Ne de olsa vakti geldiğinde, oturup yoldaşlarla, yakılan ateşin etrafında kurulan divana, divanda çaylarını hafif hafif yudumlayan yoldaşlarına bir an olsun var olan yorgunluk havasını dağıtmak için albüm sunulacak. Çayın her yudumlanışında, kaçak çay tadında özlemler çoğalacak, yoldaş olmanın güzelliğine erişilecektir. Ya da bir yer altı mangasında gaz lambasının ışığı altında, gaz lambasını ablukaya alan topluluğun elinde dolaşacaktır albüm. O an gaz kokusu bile en güzel koku olur, yoldaşı anımsatan.
Ter bulaşmıştır yüzüne albümün. Solan yüzüne rağmen, her bakıldığında yepyeni duygular yaşatır. Çünkü gerillanın teri sinmiştir içine albümün. Uzun yürüyüşlerin ardından sırılsıklam olan bedenle bir olmuştur artık. Bazen yapışır birbirine ve iç içe karışır farklı mekânlarda, farklı kişilerle çekilen fotoğraflar. Her yolculuğun ilk ve son molasında endişe duymadan dokunulan, bir kenti yok edebilecek güç veren role sahip gerçekliktir albümler. Gülüşlerin saklanamadığı tek yerdir belki de. Gülüşleri, özlemleri, umutları yoldaşlarının gittiği her yere götürmedir bazen de.
Gerillada bir başka akar zaman. Daha anlamlı, daha dolu, daha coşkulu ve umutlu… Bu anlardan birinde, bazen de hasretliklerin yoğunlaşıp, yoldaşa sıcak bir selam verme istemiyle açılır albümler. Albüm gerillanın künyesi gibidir. Nice yaşanmışlıkların içinde saklı olduğu bir künye. Yaralanıp da suskunlukların başladığı anlarda da, yoldaşlığın gücüyle aşılanan bir isyana gebelik eder. Sonu hüsranla bitmesin diye hiçbir yaşantı, en ön sıraya özlem ve mutluluk alınır. Sıcak anıların anımsattığı hayallerin bedende can bulmasıdır albümler. Acıların gölgelenip, mutlulukların yüreğe kazınmasıdır albüm ziyaretleri.