Üniversite öğrencilerinden oluşan gençlik örgütleri, 24 Aralık 2017’de Aksaray Su Gösteri Merkezi’nde gerçekleştirdikleri “Gençlik birleşik mücadeleyi konuşuyor” başlıklı konferansının sonuç bildirgesini açıkladı.
İSTANBUL – NÛÇE CIWAN
Gençlik Örgütleri açıklaması şu şekilde :
Üniversite öğrencilerinden oluşan gençlik örgütleri, 24 Aralık 2017’de Aksaray Su Gösteri Merkezi’nde gerçekleştirdikleri “Gençlik birleşik mücadeleyi konuşuyor” başlıklı konferansının sonuç bildirgesini açıkladı. Politik iklimin gittikçe sertleştiği, saldırıların tırmandığı koşullarda gençliğin birleşik mücadelesinin “zorunluluk” olduğunun vurgusu yapıldığı bildirgede, “Bu vurgu ve tartışma henüz başlangıç olsa da herkesin üzerinde ortaklaştığı ve bir zorunluluk olarak gördüğü birleşik mücadelenin düşünceden eyleme doğru gelişmesi bakımından oldukça değerli bir yerde duruyor” denildi.
68 kuşağıyla başlayan ve ardından devam eden gençliğin mücadelesinin mayalanarak devam ettiği belirtilen sonuç bildirgesinde, günümüzde ise gerçekleşen Gezi, Kobanê ve Rojava devrimi gibi yeni yaşamın inşasında gençliğin yerini aldığı aktarıldı.
Toplumsal muhalefetin bastırılmaya çalışıldığı, Kürt hareketine dönük topyekûn bir imha konseptinin tırmandırıldığı bir dönemden geçildiği belirtilen bildirgede, “Faşist saldırganlığın tırmandığı bu dönemde gençliğin kendi tarihsel ve güncel rolünü üstlenmesi büyük önem taşıyor. Ve bu koşullarda bu inisiyatifin üstlenilmesi bakımından yapılacak her tartışmanın aynı zamanda birleşik mücadele konusunu da önüne çekmesi gerektiği açıktır. Gençlik hareketi parçalı durumunu aşabildiği oranda toplumsal muhalefeti sürükleyen, derleyip toparlayan ve mücadeleye sevk eden bir dinamik olarak kendi misyonunu gerçekleştirebilecektir” denildi.
‘GENÇLİK ,SARAY SALDIRILARINA GERİ ADIM ATIRACAK’
Bu süreçte çözüm odaklı yan yana gelmenin önemli olduğu aktarılan sonuç bildirgesinde, “Birlikte yürümenin düzlemi şimdilik teorik ve istek düzeyinde olsa da fiilen var. Konuyu daha fazla tartışmak, yan yana gelişleri çoğaltmak tartışmayı genellikten çıkarıp somut biçimler üzerine yoğunlaştırmak pratiğin yolunu açacaktır” denildi. Konferansta yapılan tartışmaların kilitlendiği noktanın “nasıl” sorusu olduğu ifade edilen bildirgede, bu sorunun cevabı yapılan tartışmalarda verildiği belirtildi. Sonuç bildirgesinde, şu ifadelere yer verildi: “En geniş gençlik kuvvetlerini kapsayacak bir yan yana geliş ‘asgari ilkelerde’ anlaşabilen, sokak eksenli ve buz kıran olma hedefiyle gerçekleşebilir. Topyekûn saldırılara topyekûn direniş parolasıyla yola çıkılmalıdır. En geniş kesimlerle buluşması gereken gençliği uzun soluklu, ısrarlı ve koparıp alıcı bir mücadele bekliyor. KHK direnişleriyle, genç kadınların özgürlük mücadelesi ve gençliğin her alanda (sokakta, lisede, kampüste) direnişi birleştikçe Saray’ın saldırılarına geri adım attırılabilir. Tek adam diktatörlüğünün simgesi Saray’a itiraz eden en geniş gençlik kesimlerini daha ileri bir mücadele hattına çekmek gerekiyor. ‘Sokağa çıkmak, sokakta kalmak’ bunu başarmanın en somut biçimi. Gençlik hareketi birleşerek Saray’a itirazını sokakta büyütmelidir. Sokak tartışmasını, darlaşma ve kitlelerden yalıtılma düzlemine sıkıştırmak mücadele isteği ve dinamizminden çok pasifizmi teşvik edecektir. Sokak perspektifi ve militanlığı zayıf bir girişimin mücadele ve dolayısıyla birleşik hareket yeteneği kazanması beklenemez.”
‘TOPLUMSAL MUHALEFETE NEFES BORUSU OLACAĞIZ’
Üniversitenin sokak siyasetinin başlangıç çizgisini oluşturacağı belirtilen bildirgede, kampüsleri hareketlendirmenin, toplumsal muhalefete nefes borusu olacağı aktarıldı. “Gençlik içinde Saray’a karşı yan yana gelişin en geniş biçimiyle yayılmasının anahtarı ise şovenizmin teşhiri ve halkların arasına örülen duvarları yıkmaktan geçer” denilen bildirgede, şunlara yer verildi: “Suruç katliamı ve sonrasından gelişen adalet mücadelesinde ortaya çıkan birleşik hattın altını çizmek gerekir. Yaklaşık 18 gençlik örgütüyle örgütlenen ‘Suruç için adalet’ kampanyası deneyim olarak çok önemli bir örnek teşkil etmiştir. Gençlik sokağı esas alan birçok araçla kampanyayı örgütlemiş, asgari düzlemde uzlaşılan eylem birliğinin başarılı bir örneğini vermiştir. ‘Adalet’ gibi toplumun en geniş kesimlerinin taleplerine seslenmiştir. Bu kadar geniş yelpazeden gençlik örgütünün yan yana gelmesi, gelecek deneyimlerin nasıl olabileceği konusunda ipuçları taşımaktadır.”