HABER MERKEZİ – Önder Apo, Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’tan iki yıldır haber alınamıyor.
Bundan tam iki yıl önce Asrın Hukuk Bürosu, Önder Apo, Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’ın yakınlarının İmralı işkence ve soykırım sisteminde telefon görüşmesi yapmak üzere yerel savcılıklara çağrıldığını bildirmişti. “Sayın Öcalan ile kardeşi arasındaki görüşme çok kısa bir süre sonra kesilmiş ve devam ettirilememiştir. Sayın Hamili Yıldırım’ın telefon görüşmesi de çok kısa sürmüştür. Sayın Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş ile yapılan görüşmeler ise her ikisinin de tecrit koşullarını protesto etmek için görüşmeyi reddettiklerini belirtmeleri nedeniyle gerçekleşmemiştir.”
Önder Apo ile son temas 27 Nisan 2020 tarihinde gerçekleşmiştir. Avukatların müvekkilleriyle yapabildikleri son görüşme ise 7 Ağustos 2019 tarihinde gerçekleşmiştir. O tarihten bu yana, Asrın Hukuk Bürosu avukatları ve mahpus yakınları, mahpuslarla temas kurmak ve durumları hakkında bir şeyler öğrenmek için mücadele ediyor.
İki yıldır mahpuslarla temas kurulamıyor; iki yıldır ne avukatlar, ne yakınları, ne de kamuoyu İmralı işkence ve soykırım sisteminde mahpusların ne durumda olduğunu bilmiyor.
Avukatların ziyaret taleplerine Türk yargı sisteminden ara sıra aldıkları yanıtlar açık. Önder Apo’ya karşı sahte gerekçelerle verildiği iddia edilen disiplin soruşturmalarıyla yanıt veriyorlar.
Avukatlar bilgilendirilmeden müvekkillerine karşı çeşitli disiplin cezaları uygulanmıştır. Bu arada, CPT tarafından 20-29 Eylül 2022 tarihleri arasında İmralı’ya bir ziyaret gerçekleştirilmiş ve bu ziyaretten avukatlar ancak daha sonra haberdar edilmiştir.
CPT henüz konuyla ilgili bir rapor yayınlamadı. Bilinen tek şey CPT’nin Önder Apo ile görüşmediği duyumları. Ancak bunun nedeni bilinmemektedir.
İşgalci Türk devleti kamuoyundaki bilgi eksikliğini özel ve psikolojik savaş yöntemleriyle halkı sindirmek, kandırmak ve kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek için kullanmaktadır.
Ancak Kurdistan’daki ve yurtdışındaki Kürt toplumu, Türk işgal devletinin ve emperyalist güçlerin kirli yöntemlerini bilmektedir. Kürt toplumu, gençlerin ve genç kadınların öncülüğünde, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü talebini gerçekleştirdikleri eylemlerle vurguluyor. Doğru, artık sadece Önder Apo ve İmralı’daki diğer mahkumlar hakkında bir haber almak için protesto yapmıyorlar. Önderlerine uygulanan tecrit işkencesinin ve tutukluluğun son bulması için, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için, İmralı işkence ve soykırım sisteminin son bulması için ve serbest bırakılmasıyla birlikte Kürt sorununun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi için eylem yapıyorlar.
Özellikle gençler, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için sürekli eylemleriyle Önder Apo’ya olan bağlılıklarını ön plana çıkarmış ve ister Kurdistan’ın özgür dağlarında, ister Kurdistan’ın dört parçasında, isterse de diğer Avrupa ülkelerinde olsun, Önderliklerini fiziki özgürlüğü için ayağa kalkmış durumdalar.
Enternasyonal gençlik de, özellikle bu yılın Şubat ayındaki Uzun Yürüyüş sırasında, paradigması, düşüncesi ve felsefesiyle binlerce insanın kalbini ısıtan ve dünya çapında binlerce ve milyonlarca insanın zihnini aydınlatan Önder Apo’nun fiziksel özgürlüğü için tüm güçleriyle ayakta durduklarını gösterdiler.
İki yıllık temassızlıktan, iki yıllık belirsizlikten sonra bile Kürt toplumunun ve uluslararası toplumun umudu sönmüş değil. Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne kavuşması talebi her yerde korunuyor, her yerde talep ediliyor ve yeni yılın gelişiyle, Önder Apo’nun özgürlük yürüyüşünün ikinci 50. yılını müjdeleyen Newroz’la birlikte bu talep mutlaka gerçeğe dönüşecek.
