Halkların Birleşik Devrim Hareketi Yürütme Komitesi, 11 Ağustos günü Dersim’de şehit düşen HPG Komuta Konseyi Üyesi Atakan Mahir ve arkadaşlarını andı.
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:
‘’Büyük bir kavganın önde giden neferleri olarak nice destanlara imza atan, kahramanlıklar yaratan, feda ruhuyla dolu, akıl almaz insanlık dışı saldırılar karşısında göğüslerini siper ederek özgürlüğün diliyle dolu dolu yaşayanların ardıllarına bıraktığı mücadele bayrağını sürekli yükseklerde tutmak ve hep ileriye taşımak birleşik mücadelemizin şiarı ve görevidir.
Çeyrek asırlık mücadele tarihiyle faaliyet yürüttüğü alanlarda halkların, yoldaşlarının ve siper yoldaşlarının haklı sevgisini kazanan Atakan yoldaş, HBDH oluştuğu andan itibaren faaliyet yürüttüğü alanlarda birleşik mücadelenin bir öznesi olarak büyük bir çaba içinde olmuş, Dersim Ortak Komutanlığının oluşumunda aktif yer almıştır. Atakan yoldaşımız HBDH Yürütme Komitesi ve Ortak Komutanlıkta da görev almış, HBDH’nin örgütsel ve eylemsel çalışmalarında önemli katkılar sunmuştur.
Faşizmin saldırılarının yoğunlaştığı bir dönemde en zor görevlere talip olan militan duruşuyla komutası altındaki gerillaya örnek olan Atakan yoldaş; karamsarlık düşmanı, çözümleyici, üretken, sorunları derinliğine inceleyen, pratik içinde kendisini sürekli yenileyerek çevresinin de gelişmesine öncülük yapan duruşuyla olgun, mütevazi ve başarılı bir öncü komutandı.
Yüzyıllardır inkar edilen, yok sayılan, katliamlara uğrayan, yerinden-yurdundan edilen, her türlü haksızlığa-adaletsizliğe ve asimilasyona uğratılan Kürt ulusunun yiğit kadın ve erkeklerinin özgürlük uğruna harcadıkları çaba büyük ve ödedikleri sayısız bedel de tarifsiz olmuştur. Özgürlük gibi hedefi büyük olanların çabası da büyük olur, ödediği bedelde büyük olur. Atakan yoldaş ta böyle değerli bir kişilik, böyle değerli bir militan, böyle değerli bir komutandı. Atakan yoldaş değerli bir siper yoldaşımızdı.
Türkiye Kuzey Kürdistan halklarını kuşatan faşist kuşatmanın çemberinin gittikçe daraldığı, insani değerlere ve duyarlılıklara düşmanlığın sınır tanımaz biçimde arttığı bu yaşadığımız dönemde, hareket eden-konuşan-itiraz eden herkes düşman ilan edilmektedir. Hakkını arayan Kürt, alevi, işçi, memur, köylü, genç, kadın, çevreci, ilerici, aydın, sanatçı, akademisyen vs “vatan haini” ya da “terörist” olarak hedefe alınmaktadır. Kuşatma gittikçe daralmaktadır.
Bu kuşatmayı parçalayacak, faşizmi yenecek olan güç, halkların birleşik mücadelesidir. Birbirine düşmanlaştırılmaya çalışılan halkların birlikteliğini sağlamak ve faşizme karşı aynı saflarda hareket etmelerine öncülük yapmak Birleşik Devrim Hareketimizin görevi ve sorumluğudur. Birleşik Devrim Hareketimizi bekleyen görevler büyük, sorumlulukları ağırdır. Çünkü hedefi büyüktür.
Atakan yoldaş bu görevin bilincinde olarak en önde yürümüş, rolüne sahip çıkmış, misyonunu oynamaktan bir an bile tereddüt etmemiştir. Biz ardılları da halkları kuşatan faşizme karşı Atakanlaşmalı, rolümüze sahip çıkmalı ve misyonumuzu oynamalıyız. Halkların bizlerden, biz öncülerden beklediği budur. Birleşik devrim mücadelemizin bizlere yüklediği görev de budur.
Birleşik mücadelemizin örülmesinde ve geliştirilmesinde en önde yürüyenlerimiz olan Şahin, Mercan, Delal Amed, Alişer Dersim, Ulaş BAYRAKTAROĞLU, Ulaş ADALI, Nubar OZANYAN ve Atakan MAHİR yoldaşların ve diğer yoldaşlarımızın bizlere bıraktığı mücadele bayrağını en yükseklerde tutmak ve ideallerine sahip çıkmak siper yoldaşlığımızın gereği olarak bilincimizde ve yüreğimizdedir.
Yoldaşlarımıza sözümüz, tarih tanığımız olsun; Faşizmi yeneceğiz ve yitirdiklerimizin hesabını mutlaka soracağız.’’