HABER MERKEZİ
Heftanîn… Bir aydan fazla bir süreçtir haberlerden, sanal medyadan, arkadaşlarımızdan, komşularımızdan, sokakta yürüdüğümüzde fısıldayan kişilerden sıkça duyuyor, konuşuyoruz. Peki ne oluyor Heftanîn’de?
Bir Kürt genci olarak Heftanîn direniş ruhunu ne kadar hissediyor, yaşıyoruz?
Bu soruları sorup yola başlamak her halde bizi en iyi sonuca götürür. Olayı, kişileri ve tarihsel bağlarını iyi çözmek gerekir. Birde söz konusu çetin bir savaş “halkımın özgürlüğü için canımı bile versem azdır diyenlerin” savaşı olunca daha da bir önem kazanmaktadır. Bilindiği üzere 16 Hazirandan bu yana işgalci Türk devleti hem bölgesel güçlerden aldığı destek hemde NATO’nun bütün imkanlarını kullanarak Medya Savunma Alanlarından Heftanîn’e yönelik bir saldırısı var. İlk günden bu güne büyük bir “CENG” yaşanıyor. Cengi yaşatan, yaratan gerilla güçleri geçen yıldan bu yana “Cenga Heftanîn Hamlesi” kapsamında saldırılara cevap veriyor bu temelde büyük direnişler gösteriyor. 16 Hazirandan itibaren ise bu CENG daha üst bir aşamaya geçirilerek Türk askerine büyük darbeler vuruluyor.
Kürt düşmanı Türk devleti Rojava, Bakûr, Başûr demeden Kürt halkına saldırıyor. Yeni Osmancılık hayalleri ile Kürt halkını soykırımdan geçirmek isteyen Türk devleti bu temelde her gün Kürdistan üzerindeki saldırılarını artırıyor. Heftanîn’e de yönelik işgal saldırısı bu temelde başlattı. 40 günden fazladır Heftanîn’in bombalanmadık, havanların vurulmadığı tek bir metre kare kalmamış durumdadır. Bütün bu yoğun teknikleri boşa çıkaran gerilla güçleri adeta Direniş nedir? Nasıl yapılır’n dersini veriyor. HSM Karargah Komutanı Murat Karayılan’ın medyada verdiği demeçlerde sıkça bahsettiği “uzay çağı gerillaların” üstün tarzlarının sahada Türk askerini tarumar ettiğini her gün görüyoruz. Yeniden yapılandıran gerilla güçleri artık sadece karadan TC askerini vurmuyor aynı zamanda havadan da zengin taktik ve tarzlarla Türk askerini darbeliyor. Küçük bir tepede asker indirmek için bile günlerce bombalanıyor buna rağmen tam indirme yapılacağı sırada gerilla güçleri ya kobra ve skorskyleri darbeliyor yada indirilen askerleri yoğun ateşe altına alarak adeta indiğine pişman ediyor. Mevcut durumda Türk askeri tam bir çıkmazın içindedir. Ne geri çekilebiliyor nede ileri gidebiliyor. Gerilla güçleri tarafından organize bir şekilde sabah-akşam darbe yemektedir.
Tüm bu durumlara bakıldığında bu gün Heftanîn’de Özgürlük gerillasının müthiş bir direnişi var. Kürt halkının yiğit evlatları kahramanca bir savaş veriyor. Düşman tarumar olmuş durumdadır. Öyle bir durumdalar ki özel savaş medyalarından bile Heftanîn diyemez halde. Heftanîn’de aldıkları darbelerin bir noktada üzerini kapatmak adına her gün Kuzey Kurdistan’ın bir alanında yine o bilindik “hayvanlı operasyon” isimleri ile sözde büyük operasyonlar gerçekleştiriyor. Türk devleti tam bir acizlik içerisindedir. Artık bu acizliklerinden tamami ile kurtulmanın zamanıdır. Heftanîn direniş ruhu düşmanı böylesine tarumar etmiştir.
Gerillanın Heftanîn’de, Çelê’de, Xakurkê’de, Bagok’ta, Serhat’ta yaktığı intikam ateşini şehirlerde gençlik öncülüğünde sokaklarda buluşturmanın zamanıdır. Düşmanı çok uzakta aramamak gerekiyor. Bu gün düşman hedefleri açık ortadadır. Her AKP, MHP binası, okullar, polis merkezleri, bankalar, bekçiler, devlet marketleri, hedeftir. Kısacası devletle işbirliği olan her şey/kes düşmandır, hedeftir. Son söz olarak; Gün intikam günüdür, gün Heftanîn direniş ruhu ile Türk faşizmini Kurdistan’dan atma günüdür.
Mazlum ERENCİ