BEHDİNAN – HPG Basın İrtibat Merkezi, şehit gerillaya ilişkin şunları belirtti:
“İşgalci Türk ordusunun 2022 yılında hedeflediği Girê Amediye Direniş Alanı’nın komutanlığını yapan Delîl Zagros yoldaşımız şehadete ulaşmıştır. Delîl yoldaşımız, işgalcilere ilk ve en etkili darbeleri vurarak aylarca ilerlemesini durduran, yüzlerce işgalciyi cezalandırıp iki helikopterin düşmesine yol açan, Türk ordusunun özel kuvvetlerine mensup askerlerin cenazesine el koyup işgalci ordunun gerçekliğini tüm kamuoyuna gösteren ve en sonunda Türk ordusunun hiçbir sonuç alamadan Girê Amediye’den kaçıp gitmesine yol açan direnişin mimarlığını ve komutanlığını yapmıştır. Her daim en önde olmayı, fedakârlık yapmayı, büyük bir cesaret ve fedai ruhla yürümeyi temel karakteri haline getiren Delîl yoldaş, direniş sürecine de aynı temelde katılıp tarihi bir rol oynamıştır. Delîl yoldaş, Medya Savunma Alanları’nı işgal etmeye kalkan düşmana darbe vurmanın arayışı içerisinde iken gerçekleşen bombardıman sonucunda ağır yaralanmış, fakat kurtarılamayarak şehadete ulaşmıştır. Yüzlerce fedainin komutanlığını yapan Delîl yoldaşımız, Alan aşiretinin ve tüm Kurdistan halkının daima gurur duyacağı, kendisine örnek alacağı, fedailiğin timsali, gözde devrimci ve Cenga Xabûrê Şehîd Savaş Maraş Devrimci Hamlesi’nin sembol komutanı olarak mücadele tarihimize adını yazdırmıştır.
Şehadete ulaşan Delîl Zagros yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Delîl Zagros Adı Soyadı: Cercis Çaksu Doğum Yeri: Wan Anne – Baba Adı: Reyhan – Osman Şehadet Tarihi ve Yeri: 25 Temmuz 2022 / Medya Savunma Alanları |
Şehadet kavramının her toplumun hafızasında önemli bir yeri vardır. Ulusların en zor anlarında öncülük rolü oynayarak toplumlarını tehlikelere karşı fedaice savunan ve bu uğurda çekinmeden şehadete yürüyen kahramanlar, içinde çıktıkları toplumlar tarafından en yüce değerler olarak sahiplenilir ve ölümsüzleşirler. Bu hakikat, soykırım kıskacında can çekişen ve yok oluşun eşine getirilen Kürt halkı için Önder Apo felsefesiyle adete yeniden yaratılmıştır. Zira partimiz PKK, şehitler partisidir. Hiçbir imkanın olmadı, umutsuzluğun kadim Kurdistan toprakları üzerine çöreklendiği, Kürdün kendi kendisini inkar etmek zorunda kaldığı koşullarda Önder Apo’nun ektiği özgürlük tohumları kıraç toprakları çatlatarak yeşermiş ve özgürlük umudu yeniden can bulmuştur. Efsaneleşen öncülerimizden Şehîd Haki Karer yoldaşın 18 Mayıs 1977’de şehitler kervanına katılması karşısında Önder Apo “artık kan da döküldü dönüş yok’’ diyerek PKK’nin temelleri atmış ve Partimiz başlangıçtan itibaren şehitler çizgisini takip ederek halkımızın intikam gücü haline gelmiştir. Mücadele tarihimiz boyunca yaşanan binlerce şehadet Partimizi hiçbir şekilde zayıflatmamış, aksine büyüyen ölümsüzler ordusu Partimizin ve halkımızın mücadelesini yükseltme, zafere taşıma gerekçesi haline gelmiştir. Bundan dolayı Önder Apo “Partimiz şehitler partisidir ve hakiki üyeler şehitlerdir” diyerek PKK gerçekliğini somut olarak ortaya koymuştur. Bu anlamda şehitlerimiz bizi yönetiyor, ayakta tutuyor, bir araya getiriyor ve yolumuzu aydınlatıyor.
PKK’nin yarattığı şehitler gerçeğini erken yaşlardan itibaren tanıma şansına sahip olan Delîl Zagros yoldaşımız, Wan’ın Şax ilçesinden, Alan aşiretine mensup yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. Alan aşireti Ertûşî aşiret konfederasyonun bir kolu olan, toplumsal değerlerine bağlı büyük bir Kurdistan aşiretidir. Delîl yoldaşımız, toplumsal değerlere bağlılığı güçlü olan kadim Alan aşiretinden ve yurtsever çevreden edindiği kültürle büyümüştür. Bir yanıyla Botanlı, bir yanıyla Serhatlı olan Delîl yoldaş, Wan merkezde ortaokula kadar okumuş, daha sonra okulu bırakarak işçi olarak çalışmıştır. Yetenekli ve çalışkan bir genç olan Delîl yoldaşımız, bir yandan çalışırken, bir yandan spora ilgi duymuş, uzun süre futbol oynamıştır. Ancak Türk devlet sistemi ve onun resmi futbol kurumlarında özgür Kürde yer olmadığını gördüğü için futbolu bırakmıştır.
Çocukluğundan itibaren PKK’yi tanıyan Delîl yoldaşımız, yetişkin yaşa geldiğinde araştırıp okumuş, Apocu hareketi düşünsel düzeyde tanımış, mücadele gerçekliğimizi kavrayıp bilince çıkardıktan sonra ideolojik bir katılım yapmıştır. 2013 yılında Wan’da gerilla saflarına katılmış, ardından Medya Savunma Alanları’na geçmiştir. Yeni savaşçı eğitimini başarıyla tamamlamış, gördüğü tüm dersleri derinliğine kavramış, Apoculuğun yüce erdem ve meziyetlerini kişiliğinin mihenk taşı yapmaya ant içmiştir. Delîl yoldaşımız, PKK’ye adımını attığı ilk andan itibaren kendisi için hiçbir zaman sıradan bir katılımı kabul etmemiş, tüm görevleri zafer gerillacılığını yaratıp muzaffer bir komutan olma iddiasıyla üstlenmiştir. Delîl yoldaşımız, çalışkanlığı, emektarlığı, fedakarlığı, yüce gönüllülüğü, mütevazılığı, yoldaş canlısı özellikleriyle bulunduğu eyaletteki tüm yoldaşların en erkenden sevip çok değer verdiği bir yoldaş haline gelmiştir. Çok tez zamanda komutanlaşmış, hemen sorumluluk üstlenmiş, iş bitiren ve her daim başaran yüksek temposuyla başladığı her çalışmayı mutlak başarıyla sonuçlandırmıştır. Yaşamda soluksuzca çalışan, yorulmak nedir bilmeyen, mücadelemizin zaferi için gecesini gündüzüne katan fedakarlık abidesi bir katılım sergilemiştir.
Gerillacılığının ilk yılına böylesine bir pratiği sığdıran Delîl yoldaşımız, katılımını daha da büyütmek, devrim yürüyüşünü fedailik düzeyinde sürdürmek ve zafer gerillacılığını bir hakikat haline getirmek üzere Hêzên Taybet örgütlenmesine dahil olmuştur. Hêzên Taybet’de, büyük fedai komutanlarımızdan Şervan Varto, Bawer Hakkarî ve Xelîl Jêhat yoldaşlardan eğitim almış, kendisini tüm benliğiyle bir fedai olmaya yatırarak hesapsız bir katılım sergilemiştir. Hêzên Taybet eğitim sürecini başarıyla tamamladıktan sonra Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığımız bünyesindeki hassas ve kritik çalışmalara dahil olmuştur. Karargah Komutanlığımızın yanında üç yıl boyunca birçok farklı çalışmada bulunmuş, çeşitli görevler üstlenmiş, tüm çalışma ve görevleri mutlak başarı ölçüsü temelinde gerçekleşmiştir. Karargah çalışmalarında üstün yararlılıklar göstermiş, önemli bir rol oynamıştır.
Karargah komutanlığının yanında bulunduğu süreci çok öğretici bir devrim okulu olarak ele almış, örgüt tarz, tempo ve disiplinini kişiliğinde somutlaştırarak cevap olmaya çalışmıştır. Önder Apo’nun, “komutanını arayan savaş” diyerek Apocu militanlara yönelttiği eleştiriye, zafer komutanı olup yetersiz yoldaşlığın özeleştirisini vermeye çalışmıştır. Delîl yoldaşımız, sadece 8 yıl okul okumuş olmasına rağmen, sadece pratik çalışmalarla kendisini sınırlamamış, aynı zamanda Apocu ideolojide, paradigmada ve Devrimci Halk Savaşı stratejisinde derinleşmeyi esas almıştır. Yaşamın farklı anlarında kâh elinde kazma kürek, kâh bomba silah, kâh kalem ve kitap bulundurmuştur. Savaş tarihini araştırıp incelemiş, tarihi kişilikleri ve komutanları büyük bir hayranlıkla okumuş, onlardan çıkardığı dersler temelinde kişiliğini zenginleştirmiştir. Devrimciliği asla tek boyutlu olarak ele almamış, yaşamın tüm boyutlarında yetkinleşip cevap olmayı hedeflemiştir. Kritik ve zor anlarda asla kendisini düşünmemiş, kendisini yoldaşlarına siper etmiş, kendi yaralarının acısını unutup yoldaşlarının yarasını sarmıştır.
Delîl yoldaşımız, karargahımızda üstlenmiş olduğu çalışmaları başarıyla tamamladıktan sonra 2019 yılında Hêzên Taybet bünyesindeki akademi çalışmalarına dahil olmuştur. Akademi ortamında sorumluluk üstlenip yoldaşlarını eğitmiş, Apocu fedailiğin hakikatini onlara kavratmıştır. Büyük bir sorumlulukla eğitimlere yaklaşan Delîl yoldaş, öğrenmiş olduğu ne varsa yoldaşlarına vermeyi esas almış, eğitimi sadece söz düzeyinde bırakmamış, yaşamın her anında öncülük yaparak pratikte de bizzat göstermiştir. Fedailerin komutanı olan Delîl yoldaş, yüzlerce yoldaşına emsal teşkil etmiş, güç vermiş, yön göstermiş, yardımcı olmuş, içten yoldaşlığıyla umut ve moral kaynağı olmuştur. Yaşamda yoldaşlarına yoldaş olmuş ve yoldaşlarının başını yıldızlara değdirmek için tarifsiz bir emek ortaya koymuştur. Kurdistanî değerlere son derece bağlı olan Delîl yoldaşımız, her türlü zulme maruz kalan halkımızın geçmişini yansıtan Dengbêjler’in sesinden yankılan tarifsiz acıları bütün kalbiyle hissetmiş ve kendini hep borçlu hissederek yaşamının her an’ını mücadeleye adamıştır. Yoldaşımız bulunduğu ortamda ciddiyet, samimiyet, disiplin, fedakarlığı yükseltmiş ve yoldaşlarına zafer ruhu aşılamıştır.
İşgalci Türk ordusunun 2022 yılında hedeflediği Girê Amediye Direniş Alanı’nın komutanlığını yapan Delîl yoldaş, işgalcilere ilk ve en ağır darbeleri indirmiştir. Delîl yoldaşımız, işgalcilere etkili darbeler vurarak aylarca ilerlemesini durduran, yüzlerce işgalciyi cezalandırıp iki helikopterin düşmesine yol açan, Türk ordusunun özel kuvvetlerine mensup askerlerinin cenazesine el koyup işgalci ordunun gerçekliğini tüm kamuoyuna gösteren ve en sonunda Türk ordusunun hiçbir sonuç alamadan Girê Amediye’den kaçıp gitmesine yol açan direnişin mimarlığını ve komutanlığını yapmıştır. Delîl yoldaş, fedaice katılımıyla savaşın sadece savaş anında değil, savaştan önce yapılan hazırlıklar temelinde kazanılacağını bildiği için savaş tünellerinin ve mevzilerinin hazırlanmasında ve hareketli timlerin arazide hakimiyet kurmasında çok büyük emekler vermiştir.
Her daim en önde olmayı, fedakârlık yapmayı, büyük bir cesaret ve fedai ruhla yürümeyi temel karakteri haline getiren Delîl Zagros yoldaş, direniş sürecine de aynı temelde katılıp tarihi bir rol oynamıştır. Delîl yoldaş, Medya Savunma Alanları’nı işgal etmeye kalkan düşmana darbe vurmanın arayışı içerisinde iken gerçekleşen bombardıman sonucunda ağır yaralanmış, fakat kurtarılamayarak şehadete ulaşmıştır. Yüzlerce fedainin komutanlığını yapan Delîl yoldaşımız, Alan aşiretinin ve tüm Kurdistan halkının daima gurur duyacağı, kendisine örnek alacağı, fedailiğin timsali, gözde devrimci ve Cenga Xabûrê Şehîd Savaş Maraş Devrimci Hamlesi’nin sembol komutanı olarak mücadele tarihimize adını yazdırmıştır. Nefes aldığı son ana kadar fedaice mücadele eden ve yoldaşlarına komutanlık yapan Delîl yoldaş, şehitlerin komuta gücü olup anısı her daim mücadelemize ışık tutacaktır. Delîl yoldaşın, en büyük amacı ve hayali olan zafer gerillacılığı bir hakikat olup, halkımızın varlık ve özgürlük davasını mutlaka zaferle taçlandıracaktır. Bu temelde başta değerli yurtsever ailesine, yurtsever Alan aşiretine ve tüm Kurdistan halkına başsağlığı diliyoruz.”