HPG gerillaları, Halklar Önderi Abdullah Öcalan’a dönük tecridin tüm halklara uygulanan bir tecrit olduğuna dikkat çekerek, mutlak tecride karşı demokratik sistem inşası ile mutlak özgürlüğü sağlayacaklarını ve Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacaklarını söyledi.
HABER MERKEZİ – Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan ağırlaştırılmış tecridi değerlendiren HPG gerillaları, “Demokratik sistemi inşa edeceğiz Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü sağlayacağız” diye belirtti.
‘Önder Apo kapitalist sistemin maskesini ortaya çıkardı’
HPG Dilsoz Şaxo, Halklar Önderi Öcalan’ın 15 Şubat 1999’da uluslararası komplo ile alındığını, kendisinden 3 yıldır da haber alınamadığını belirterek, ağırlaştırılmış bir tecridin devrede olduğunu söyledi. Şaxo, “Önder Apo halklara baskı ve zulüm uygulayan kapitalist sisteme karşı durdu ve kapitalizmin maskesini düşürerek gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Önder Apo devletçi siteme alternatif demokratik sistemi geliştirince de uluslararası komployu devreye koydular. Uzun bir süredir de İmralı’daki tecrit koşulları ağırlaştırılmış durumda. Avukatlar ve ailelerin görüşme talepleri reddediliyor” dedi.
‘Önderliğin direnişi Türk devletinin oyunlarını boşa çıkarıyor’
Her ne pahasına olursa olsun demokratik sistem inşasını gerçekleştireceklerini ve Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacaklarını belirten Şaxo sözlerini şöyle sonuçlandırdı; “Türk devletinin 19 yıldır amacı Önderliği teslim almak ancak Önderlik tüm işkence ve baskılara boyun eğmiyor. Önderliğin iradesini teslim alamazlar. Önderliğin direnişçi duruşu tüm oyunlarını boşa çıkartıyor. Bizde önderliği savaşçıları olarak, Önderliğe dönük saldırıları kabul etmiyor ve mücadelemizi güçlendirip, genişletiyoruz.”
‘Önderliğe uygulanan tecrit tüm halklara uygulanmaktadır’
HPG gerillası Kemal Sipertî de, “Önder Apo’ya uygulanan tecridi kabul etmiyoruz ve tecride karşı mücadele edeceğiz. Önderliğimizi ve kendimizi özgürleştirmek mücadele ediyoruz. Türk devleti ağırlaştırılmış tecrit ile Önderliğin felsefesinin yayılmasını engelleyemez. Bu felsefe her geçen gün yayılıyor ve halkların başkaldırı gerekçesi haline dönüşüyor” dedi.
