BEHDÎNAN- HPG Basın İrtibat Merkezi açıklaması şöyle:
“Serhildan halkı Mêrdîn’in yiğit evladı, partimiz PKK’nin öncü komutanlarından Demhat Bêdar yoldaşımız, 28 Şubat 2020 günü Dersîm’de gerçekleşen düşman saldırısında şehadete ulaşarak ölümsüzler kervanına katılmıştır. Soluksuz bir devrim yürüyüşçüsü olan Demhat yoldaşımız, ülkemiz Kurdistan’ın her yerinde gerillacılık yaparak ve bulunduğu her alanda işgalcilere karşı eşsiz bir mücadelenin sahibi olarak tarihimize damgasını vuran fedai yoldaşlarımızdan oldu.
Demhat yoldaşımız gibi fedai ve yiğit bir komutanı özgürlük hareketimize kazandıran yurtsever ailesi başta olmak üzere tüm Mêrdîn halkımıza başsağlığı diliyoruz.
Demhat Bedar yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Demhat Bêdar Adı Soyadı: Mehmet Can Korkmaz Doğum Yeri: Nisêbîn Anne – Baba Adı: Naciye – Ahmet Şehadet Tarihi ve Yeri: 28 Şubat 2020 / Dersîm |
Rêber Apo öncülüğünde gelişen partimiz PKK, her an’ı destanlaşan tarihi bir direniş geleneği yaratmış ve bu görkemli mücadele, şehitlerimizin kanlarıyla yarattığı değerler toplamına dönüşmüştür. Sömürgecilerin insanlık dışı saldırıları altında can çekişen halkımız, yiğit evlatlarının bu onurlu direnişine kayıtsız kalmayarak Rêber Apo’nun özgürlük yürüyüşüne büyük bir kararlılıkla dahil olmuştur. Kurdistan ve dünya tarihinde eşi olmayan ve Kürt halkının özgür yaşamda ısrarının adı haline gelen serhildanlar savaşarak kendisini yaratan halk gerçekliğinin somutlaşmasıdır. Gelişen gerilla direnişiyle birlikte halklaşan mücadelemiz 90’lı yılların başından itibaren serhildanlarla yeni bir boyuta taşınmıştır. Cîzîr ve Nisêbîn’de ateşi yakılan serhildan geleneği Bakur başta olmak üzere bütün Kurdistan’a yayılarak ulusal diriliş devrimimizi müjdelemiştir. İşgal saldırılarına direnişle cevap veren yurtsever halkımız, Rêber Apo’nun özgürlük felsefesini bütün kalbiyle sahiplenerek yaşamsallaştırmıştır.
Serhildanlar kuşağı yaratan partimiz PKK’nin verdiği tarihi gerilla direnişine fedakarca destek veren ve onlarca yiğit evladını mücadele saflarına gönderen halkımızın kadim yaşam merkezi yurtsever Mêrdîn kentimiz, Partimizin serpilmeye başladığı ilk günlerden itibaren kararlı bir şekilde direnişe katılarak yön veren bir konuma gelmiştir. Kurdistan’da kadın kimliğinin yaşamda ön planda ve belirleyici olduğu merkezlerden olan Mêrdîn kentimiz bu kimliğini mücadeleye de yansıtmış, Kürt kadını öncülüğünde gelişen serhildanlar tarihe damasını vurmuştur.
Yurtsever halkımızın PKK ile bütünleşerek halklaşmasını kendisi için büyük bir tehlike olarak gören ve bu direniş çizgisini yok etmeyi amaçlayan sömürgeci Türk devleti, Kurdistan’ın her karışında olduğu gibi Nisêbîn halkımıza karşı da insanlık dışı saldırılar gerçekleştirmiştir. Onurlu yaşam çizgisinde ısrar eden yurtsever halkımız asimilasyon, inkar ve imha saldırıları karşısında topyekûn bir direnişe geçmiştir. Gelişen ve zafere yürüyen PKK çizgisini yok etmek isteyen işgalciler halkımızı bin yıllardır yaşadığı kadim topraklardan zorla göç ettirerek kirli amaçlarına ulaşmak istemiştir. Rêber Apo felsefesiyle yeniden dirilen halkımız, bütün bu saldırılara rağmen gittiği her yeri direniş alanına dönüştürerek işgalcilerin saldırılarını bir kez daha boşa düşürmüştür. Mêrdîn, Nisêbîn’de güçlü direniş ve serhildan geleneğinin hakim olduğu yurtsever Torî aşiretine mensup bir ailemizde dünyaya gelen Demhat yoldaşımız, işgalci Türk devletinin saldırılarını nedeniyle ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etmek zorunda kalmıştır. Yurtseverlik bilincinin her zaman diri olduğu mücadeleci Torî aşiretinden olan Demhat yoldaşımız, ülke topraklarından uzakta büyümesine rağmen yurtsever ailesi ve çevresinden direniş kültürünü öğrenmiş ve Kurdistani değerleri özümseyerek büyümüştür.
Sömürgeci metropollerinde büyüyen Demhat yoldaşımız, işgalcilerin Kürt gençlerini hedef olan asimilasyon politikalarına yakından tanıklık etmiştir. Sahip olduğu yurtsever bilinç onu mücadeleye sevk etmiş ve PKK’yle buluşturmuştur. Rêber Apo felsefesini, PKK’nin tarihi direnişini ve Kurdistan dağlarında özgürlük gerillasının yürüttüğü büyük savaşı anlamak için daha derin araştırmalar yapan Demhat yoldaşımız, öğrendikçe mücadeleye daha fazla yakınlaşmıştır. Üniversitede öğretmenlik bölümünde okuyan yoldaşımız, bu süreçte gelişen düşman saldırıları karşısında cevap olması gerektiğini hissetmiş, gençlik çalışmalarına dahil olarak halkımızın devrim mücadelesine hizmet etmeye başlamıştır. Kendisi öğrenip geliştikçe öğrendiklerini gençlerle paylaşarak onlara öncülük eden Demhat yoldaşımız, süreç içinde büyük bir sevgi beslediği gerillaya katılma kararlılığına ulaşmasına rağmen mücadelenin ihtiyaçlarında dolayı gençlik çalışmalarında kalmaya devam etmiştir. Önderliğimize, halkımıza ve özgürlük mücadelemizin yarattığı bütün kutsal değerlere karşı geliştirilen 15 Şubat Uluslararası Komplosu karşısında her Kürt gibi büyük bir öfke duyan ve bu komployu asla kabul etmeyen Demhat yoldaşımız, yüzünü Kurdistan dağlarına, gerillaya dönmüştür. Gerilla saflarına katılmaya çalışan Demhat yoldaşımız işgalci Türk devleti tarafından tutuklanarak zindana konulmuştur. 6 ay boyunca sömürgeci zindanlarında kalan ve direnen yoldaşımızın öfkesi bilenmiş ve kararlılığı daha da keskinleşmiştir. Gerillaya altı kez katılmaya çalışırken her seferinde işgalciler tarafından engellenen Demhat yoldaşımız, hiçbir zaman pes etmemiş, gerillaya ulaşmak için bütün yolları denemiştir. Sarsılmaz iradesiyle bütün engelleri aşan yoldaşımız sonunda hayallerine ulaşmış, 2002 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası’na katılmış ve işgalcilerin bütün çabalarını boşa düşürerek mücadele saflarındaki ilk zaferini kazanmıştır.
Halkımızın onurlu geleceği ve iradesi olan Kurdistan Özgürlük Gerillası’nı içten ve dıştan tasfiye etmek isteyen güçlere karşı Rêber Apo çizgisini militanca savunan, hiçbir dönem tereddüt etmeden şehitler çizgisinde yiğitçe yürüyen Demhat yoldaşımız, zor dönemlerin militanı olarak duruşu ve katılımıyla örnek bir yoldaşımız olmuştur. Kelareş alanında ilk pratiğini yürüten yoldaşımız, hızla kendisini geliştirmiş ve kısa sürede gerillacılık taktiklerinde uzmanlaşmıştır. Bütün ruhunu ve fiziğini devrim mücadelesine adayan yoldaşımız, devrimci yaşantısı boyunca önüne çıkan tüm zorluklara karşı pes etmemiş, özgürlüğe ekmek ve su kadar ihtiyacı olduğunu bilerek her an’ını mücadeleye adamıştır. Kurdistan topraklarında adım atan her işgalciye karşı sınırsız bir intikam, kin ve öfkeye sahibi olan Demhat yoldaşımız, öfkesini savaşına yansıtmıştır. Yoldaşlarına karşı büyük bir sevgi duymuş ve yoldaşları tarafından çok sevilmiş, bulunduğu her ortama heyecan, moral, irade ve güç katmıştır. Önderliğe olan bağlılığı sohbetindeki sıcaklığa, emekçi duruşuna ve yoldaşlık ilişkilerine yansımıştır. Bu konuda çok derin yoğunlaşmalar yaşamış ve etrafındaki yoldaşlarını da yoğunlaştırırdı. Botan, Mêrdîn, Dersîm başta olmak üzere Kurdistan’ın her karışında mücadele yürüten yoldaşımız, ülke sınırları dışında da devrimci mücadelesini başarılı bir şekilde yürütmüştür.
Bakurê Kurdistan’da yürüttüğü başarılı mücadelenin ardından Medya Savunma Alanları’na geçen Demhat yoldaşımız 2005 yılında PKK’nin fedailik çizgisinde derinleşmek için Hêzên Taybet’e katılmıştır. Yaşamını uğruna ölecek kadar sevenlerin oluşturduğu tarihi mirası takip eden yoldaşımız, derin yoğunlaşmalarını yaşamına aktarmış; özü sözü bir olan örnek bir militan olmuştur. Aldığı eğitimlerle Rêber Apo felsefesinde derinleşen Demhat yoldaşımız, fedai bir militan olarak mücadelesini her gün yükseltmeyi esas almıştır. 2009 yılında tekrar Bakur’a geçen Demhat yoldaşımız, 2013 yılında kadar Bakurê Kurdistan’da pratik yürütmüş ve işgalcilere vurulan birçok darbede öncü rol oynamıştır. Devrimci Halk Savaşı’nın pratikleşmesi için yoğun bir çaba sahibi olan Demhat yoldaşımız, dönemin görev ve sorumluluklarını başarıyla yerine getirmiştir. Medya Savunma Alanları’na dönerek tecrübelerini yoldaşlarıyla paylaşan yoldaşımız, aldığı eğitimlere Demokratik Modernite Gerillacılığı’nın fedai bir savaşçı ve öncü komutanı olmuştur. Demhat yoldaşımızın en büyük isteği ve hayali Bakurê Kurdistan’ın tüm alanlarında gerillacılık yapmaktı. Bu temelde yüzü, kalbi ve beyni her zaman Bakur’a dönük olmuştur. Yılların emeğiyle oluşturduğu birikim ve tecrübe ile yanındaki yoldaşlarına yoldaş, yaşamın ve savaşın öncüsü olmuştur. Canlı ve hareketli tarzıyla yaşamdaki yeri çok belirgin olmuştur. İşgal ve işgalcilere karşı olan sonsuz öfke ve kini onu hep dinç tutmuştur. Ölümsüz şehitlerimizin intikamı almak, onların özgür Kurdistan hayalini pratikleştirmek için durup dinlenmeden emek veren yoldaşımız omuzladığı büyük yükün ve devrimci görevlerin ağırlığının her zaman bilincinde olmuş ve bu temelde bir katılımı esas almıştır.
Bakurê Kurdistan’a giderek işgalcilere ağır darbeler vurmayı ve sürece cevap olmayı hedefleyen Demhat yoldaşımız, bu temelde sürekli bir ısrarın sahibi olmuştur. Önerisi kabul edilen yoldaşımız 2017 yılında tekrar Bakurê Kurdistan’a, Dêrsîm’e geçmiş ve yoldaşlarıyla birlikte üç yıl boyunca her an’ı destanlaşan bir direniş ortaya koymuştur. Dêrsîm’de öncü komutanlık görevini layıkıyla yerine getiren yoldaşımız, yeni dönem gerilla taktiklerini başarılı bir şekilde pratiğe aktararak işgalciler ağır darbeler vurmuştur.
Fedailer ocağında fedailikte derinleşen, yaşamda ve savaşta PKK’nin direniş ve zafer çizgisini pratikleştiren öncü militan ve komutanımız Demhat yoldaşımızın ardından bıraktığı mücadele mirası her zaman önümüzü aydınlatmaya devam edecektir.”