MEXMUR – Mexmûr Tevgera Jinên Ciwan üyesi Kajîn ” Mexmûr halkı 30 yıldır işgalcilere karşı ayakları üzerinde. Bu bizim için başlı başına bir başarıdır. İşgalci devlet her zaman yurtsever halkı ve kişileri hedefine alıyor. Şengal’den Mexmûr’a, Mexmûr’dan Rojava’ya halkımız her zaman katliamla yüzyüze kalmıştır. Bu saldırılar da hep hak arayışçılarına dönük geliştiriliyor.
Kajîn Özek işgalci Türk Devleti’nin işgal saldırılarına dikkat çekerek şunları ifade etti;
” Şehit Ebû Zed şahsında bütün Kürdistan şehitlerini anıyoruz ve onların izinden gideceğimizin sözünü yineliyoruz. Bilindiği gibi son zamanlarda işgalci Türk Devleti’nin halkımıza ve gençlere dönük saldırıları artmış durumda. Halk kendi gücüyle bu saldırıların önünü almalıdır. Sesini bütün dünyaya duyurmalı ve ve özgürlük isteyen herkes halkımızın sesini duymalıdır. Özgürlüğümüzü elde edene kadar savaşacağız. Bunun için gerekirse büyük bedeller vereceğiz. Her zaman ayaklarımızın üzerinde olacağız. Hassas bir süreçten geçiyoruz. Çünkü bu süreçte çok değerli kişileri şehit verdik. bu şehitlerden biri de Şehit Ebu Zed. Bütün Mexmûr şehitleri karşısında saygıyla eğiliyoruz. Mexmûr halkı 30 yıldır işgalcilere karşı ayakları üzerinde. Bu bizim için başlı başına bir başarıdır. İşgalci devlet her zaman yurtsever halkı ve kişileri hedefine alıyor. Şengal’den Mexmûr’a, Mexmûr’dan Rojava’ya halkımız her zaman katliamla yüzyüze kalmıştır. Bu saldırılar da hep hak arayışçılarına dönük geliştiriliyor. ”
Kajîn konuşmasının devamında şunlara yer verdi;
“Bizler de yurtsever gençler olarak her zaman alanlarda olmalıyız. Üzerimize düşen görevleri bugün arkadaşlarımız yerine getiriyor. Gerillalar, kimyasal silahlara karşı büyük bir direniş sergiliyor buna karşı ise ihanetçi KDP’nin işgalci TC Devleti ile işbirliği içerisinde olmaya devam ediyor. Buna karşı halkımız bir olmalı ve bu süreçte ne gerekiyorsa yapmalıdır. Eğer bir genç silah kaldıramıyorsa çalışmalara katılmalıdır. Özgür bir ülkede yaşamak için çok büyük bedeller vereceğiz ve bununla da onur duyuyoruz. Bedel ödemek bizleri zayıflatmıyor aksine bizleri güçlendiriyor ve düşmana karşı kinimizi arttırıyor. Biz yurtseverler olarak ülkemiz için emek harcamalıyız. Yurtseverlik sadece söylemde kalmamalıdır. Savaşçılarımıza her zaman onların yanında olduğumuzu, onlarla savaştığımızı ve saldırılara cevap vereceğimizi söylemeliyiz. ”
Kajîn işgalci TC Devleti’nin şehitlerin cenazelerinin insanlık dışı yöntemlerle ailelere torbada teslim edilmesine dikkat çekti ve şunları dile getirdi; “Düşman o kadar vahşileşmiş ki arkadaşlarımızın cenazelerini torbalarda, kargolarda ailelerine veriyor. Kendisine ben vicdan sahibiyim, yurtseverlik duygularım var diye biri şehit arkadaşın kemiklerinden bir kemik olmalıdır. Nerede olursa olsun herkes bu saldırılara karşı direnmelidir. Bu saldırıların cevapsız kalmayacağı bilinmelidir. ”
İşgalci TC Devleti’nin Kürtçe dilinden bu kadar korkmasına değinen Kajîn konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
“Halkımız her zaman kendi diliyle konuşmak istiyor ve bu düşmanın zoruna giden bir durum. Bu yüzden halkımız işgalci Türk Devleti’nin vahşiliklerini göz önünde bulundurmalı ve buna karşı tepki göstermelidir. Çünkü gelişen savaş zafer savaşıdır.”
Kajîn, son olarak bütün gençlere ve genç kadınlara çağrıda bulunarak zafer savaşında yerlerini almaları gerektiğini belirtti ve şu çağrıda bulundu;
“Bütün gençlere, yurtseverlere ve vicdan sahibi bütün insanlara çağrımız gerillaya, şehitlere, ülkeye ve bu davaya sahip çıkmalarıdır. Düşmanın halkımızın içerisine girmesine izin vermemeliyiz. ”