BEHDÎNAN- Irak İçişleri Bakanlığı’nın bir sözcüsü Kerkûk, Hewlêr ve Duhok’ta ticari merkezler ve pazarları hedef alan yangınlara ilişkin üç kişinin tutuklandığını belirterek, bunları PKK üyesi olarak basına sundu. Aynı açıklamada tutuklananlardan ikisinin Başûrê Kurdistan güvenlik güçleri üyesi olduğu ve bunların PKK tarafından görevlendirildiği iddia edildi.
KCK Dış İlişkiler Komitesi yaptığı yazılı açıklamada, “Irak İçişleri Bakanlığı adına Kerkûk, Hewlêr ve Duhok illerinde yaşanan kimi yangınların PKK’li bir grup tarafından gerçekleştirildiği iddiasını basın üzerinden öğrenmiş bulunuyoruz. Gerçeklikle ilgisi olmayan ve MİT-Parastin eliyle yapıldığı toplumca bilinen bu saldırıların sorumluluğunu hareketimize yükleme çabalarını reddediyoruz” dedi.
Açılamada devamla şu ifadeler yer aldı: “PKK, geçmişten bugüne kadar ortaya koyduğu direniş, ilkeli ve kararlı duruşu ile Kurdistan ve Ortadoğu halklarının tanıdığı, güvendiği ve varlığından onur duyduğu bir güçtür. Topluma karşı tehdit ve haksızlığın olduğu her yerde doğru tavrı almış olan PKK, bugün de Irak’ı ve Başûrê Kurdistan’ı adım adım işgal ve ilhak eden TC sömürgeciliğine karşı sert ve amansız bir savaş vermektedir. KDP yönetiminin verdiği imkan ve destek ile işgalci TC ordusunun askerleri Zaxo, Duhok ve Hewlêr’de halkımıza karşı saygısızlık yapmakta, gizli yürütmeye başladığı işgalini açık açık devam ettirmektedir. İşgalci TC ordusu Irak topraklarında gündüz gözüyle yol kesmekte, zorla kimlik kontrolü yapmakta, halkı tutuklamakta, keşif ve top saldırıları ile şehit etmekte, zorla göçertmeyi hedeflemektedir.
İşgalci TC ordusunun her gün artarak devam eden bu suçlarına karşı KDP yereldeki işbirlikçiliğine devam etmekte, Sudani hükümeti ise tepkisiz ve sessiz kalmaktadır.
İFTİRA VE MANİPÜLASYON
Başûrê Kurdistan ve Irak’a dönük bu işgal saldırılarına karşı Kurdistan özgürlük gerillası elindeki tüm imkanları kullanarak direnmektedir. Gerillaya karşı sayısız yasaklı silah ve kimyasal bomba kullanılmasına, her türlü savaş suçunun işlenmesine, en gelişmiş teknolojilerin TC ordusunun hizmetine sokulmasına rağmen faşist TC devleti ağır bir yenilgi yaşamaktadır. Şimdiye kadar işgal ettiği noktalarda hareket etmekte zorlanan işgalci TC ordusu ancak Irak ve KDP üniformaları ile hareket etmektedir.
Hareketimiz bu işgalci saldırılara karşı büyük bir direniş yürütürken Irak İçişleri Bakanlığı adına yapılan açıklamayı esefle karşılıyoruz. Irak’ta DAİŞ saldırıları başladığında hareketimiz tüm gücüyle Irak halkını ve Kürt halkını korumak için hiçbir çıkar gütmeden harekete geçmiştir. Hewlêr, Maxmur, Kerkûk, Şengal ve Musul alanlarının DAİŞ’ten kurtarılma hamlelerinde aktif yer almıştır. Bu uğurda ağır bedeller vermiştir. Bundan dolayı da Irak Başbakanı hareketimize teşekkür etmiştir. DAİŞ saldırıları sürecinde korumak için elimizden geleni yaptığımız ve şehitler verdiğimiz Kerkûk, Hewlêr ve Duhok halkının çarşı ve pazarlarını yaktığımız iddiaları akıllara zarar bir iftira ve manipülasyondur. Bu iddiaları gözlerinin önünde direndiğimiz Kürt ve Irak halkının vicdanına bırakıyoruz.
MİT İFTİRASI
Hareketimizin ne Irak devletine ne de Irak toplumuna dönük hiçbir karşıtlığı yoktur. Ortadoğu halklarının özgürlüğü ve refahı için mücadele eden bir hareketin belirtilen iddialarla anılması ancak bir MİT iftirasıdır. Irak İçişleri Bakanlığının kimi odaklarca yönlendirilerek bu açıklamayı yaptığı nettir. Bu iddiaların kaynağı Irak’ı adım adım işgal etmeye çalışan TC’nin uluslararası suç örgütü olan MİT ve onun Kurdistan’daki kolu olan Parastın’dır. Irak’ı ve Başûrê Kurdistan’ı işgal etmeye çalışan TC’ye yönelik eylemler dışındaki hiçbir olay ve faaliyetle ilişkimiz bulunmamaktadır. Irak’ın istikrarına ve güvenliğine yönelik saldırıların baş aktörünün işgalci TC devleti olduğunu tüm Iraklılar ve Kürtler bilmektedir. Irak İçişleri Bakanlığının gerçeklerden uzak ve gündem saptırmayı hedefleyen iddialarına karşı bu açıklamayı yapma gerekliliği doğmuştur.
GERÇEK FAİLLER ORTAYA ÇIKARILMALI
Irak devletini ve İç İşleri Bakanlığını MİT’in yönlendirmeleri karşısında daha sorumlu davranmaya, hareketimizle ilgisi bulunmayan iddialarla ilişkilendirmemeye ve gerçek failleri ortaya çıkarmaya davet ediyoruz. Yine demokratik ve direnişçi Irak halklarını da bu tür yalanlar karşısında gereken tavrı almaya, TC işgalciliğini meşrulaştıracak eylem ve söylemlere karşı harekete geçmeye çağırıyoruz.”