HABER MERKEZİ- Eşbaşkanlık açıklamasında Kürt halkının bugüne kadar Paris katliamlarına karşı önemli bir mücadele gösterdiğini ve bu mücadele tutumunu da sürdüreceğini ortaya koyduğu belirtilerek, 6 Ocak’ta gerçekleştirilecek olan yürüyüşe katılım çağrısında bulundu.
KCK ayrıca katliamın 11’inci yıldönümünde bir kez daha Fransa devletine Paris’te gerçekleştirilen katliamları aydınlatma çağrısında bulundu.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığının açıklaması şöyle:
“Ocak 2013 tarihinde Paris’te katledilen Sara, Rojbin ve Ronahi arkadaşların şahadetleri üzerinden 11 yıl geçti. Paris’te üç devrimci Kürt kadını alçakça bir saldırıyla hedef alındı ve katledildi. Alçakça gerçekleştirilen bu katliamı bir kere daha şiddetle kınıyor, Sara, Rojbin ve Ronahi arkadaşlar şahsında tüm devrim ve demokrasi şehitlerini büyük bir saygı ve minnetle anıyor, şehitlerin anısına bağlı kalacağımıza ve mücadelelerini zafere ulaştıracağımıza dair verdiğimiz sözü yineliyoruz.
Paris katliamı Kürt soykırımı çerçevesinde uluslararası komplonun devamı olarak gerçekleştirilmiştir. Bu katliamla özgürlük mücadelesinin Avrupa’da gelişmesi ve Avrupa üzerinden ezilen dünya halklarıyla, devrimci demokratik kesimlerle buluşmasının önü alınmak istenmiştir. Öte Yandan Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin öncüsü üç kadın arkadaşın hedeflenmesiyle de saldırının kadın özgürlük çizgisine karşı gerçekleştiğini ve hedefin kadın özgürlük çizgisini engellemek olduğunu ortaya koymuştur. Bu durum Paris katliamının soykırımcı, sömürgeci ve kadın düşmanı zihniyetin tezahürü olduğunu göstermektedir.
Daha önce de belirttiğimiz gibi Avrupa devletlerinin ve istihbarat örgütlerinin desteği olmadan Türk devleti Avrupa’da kendi başına böyle bir saldırıyı yapamazdı. Nitekim saldırı sonlası yaşananlar ve başta Fransa devleti olmak üzere Avrupa devletlerinin yaklaşımları bunun doğruluğunu ispatlamıştır. Fransa devleti soruşturmayı derinleştirip olayı aydınlatma çabasına girmediği gibi, saldırının tetikçisi olan kişinin cezaevindeyken ölmüş ve böylece olayın en somut delilinin ortadan kaldırılması kendi denetimi altında olmuştur. Öte yandan 23 Aralık 2022 tarihlerinde Paris’te ikinci defa gerçekleşen ve Evin Goyi, Abdurrahman Kızıl ve Mir Perwer arkadaşların şehit düştüğü saldırı Avrupa devletlerinin ve istihbarat örgütlerinin Türk devletiyle isbirliği içerisinde olduğunu ortaya koymaktadır. Eğer 9 Ocak 2013 Paris katliamı aydınlatılsaydı 23 Aralık 2022 Paris katliamı gerçekleşmezdi. Dolayısıyla Paris’te gerçekleşen katliamlardan birinci derecede sorumlu olan devlet Fransa’dır. Fransa devleti katliamları aydınlatmamakla suçludur. Diğer Avrupa devletleri de sorumlu ve suçludurlar. Birinci Paris katliamının 11. yıldönümünde bir kez daha Fransa devletine Paris’te gerçekleşen katliamları aydınlatma çağrısında bulunuyoruz.
Paris’te gerçekleşen katliamların diğer önemli bir özelliği de sadece Kürtlerin hedeflenmemiş olmasıdır. Bu saldırılarla Kürtler vurulurken, aynı zamanda Avrupa devletleri Türk devletinin Kürt soykırımı politikalarına ortak edilerek demokrasi, insan hakları, adalet ve hukuk da hedeflenip katledilmiştir. Özgürlük ve demokrasi mücadelesi veren Kürtler şahsında bütün insanlık değerleri hedeflenmiştir. Bu açıdan Paris’te gerçekleşen katliamlar aydınlatılmadıkça demokrasi, insan hakları, adalet ve hukuktan bahsedilemez. Avrupa’da bu değerlere sahip çıkmak ve korumak Paris katliamlarına karşı durmakla, bu katliamların aydınlanması için mücadele eden Kürt halkının yanında durmakla olabilir.
Kürt halkının ve dostlarının Paris katliamlarına karşı bugüne kadar, önemli bir mücadelesi olmuş ve bundan sonra da bu mücadele tutumunun sürdürüleceği ortaya konulmaktadır. Halkımızın ve dostlarının bu tutumu çok anlamlı ve değerlidir. Bundan sonra daha güçlü bir mücadelenin ortaya konulması gerekir. Bu amaçla 6 Ocak 2024 tarihinde Paris’te yapılacak yürüyüşe herkesi katılmaya çağırıyoruz. Halkımız ve dostIar yarın Paris’te yapılacak yürüyüşe güçlü bir şekilde katılmalı ve katliama karşı demokratik tepkisini ortaya koymalıdır.”