HABER MERKEZİ-KCK Yürütme Konseyi yaptığı yazılı açıklamada işgalci Türk devletinin Rojava ve Güney Kurdistan’daki saldırılarının PKK’ye yönelik olarak göstermenin gerçekleri çarpıtmak olduğunu kaydetti.
KCK’nin açıklaması şöyle:
“AKP – MHP’nin yeniden iktidar olmasıyla birlikte soykırımcı sömürgeci Türk devletinin Kürt halkına ve özgürlük güçlerine yönelik saldırıları daha da artmış ve son birkaç hafta içerisinde hem Rojava hem de Başurê Kürdistan’da birçok insanımız şehit düşmüştür. Soykırımcı sömürgeci Türk devletinin bu saldırılarını ve gerçekleştirdiği katliamları şiddetle kınıyoruz. Bu saldırılarda yaşamını yitirenlerin ailelerine ve Kürdistan halkına başsağlığı diliyoruz.
HEWLÊR VE BAĞDAT’TAN TEPKİ YOK
Türk devletinin artan bu saldırı ve katliamlarına karşı bazı yurtseverler ve demokratik kurumlar tepki göstermektedirler, fakat başta sorumluluk sahibi olanlar olmak üzere devletler ve uluslararası kurumlar Türk devletinin bu saldırıları karşısında sessiz kalmaktadırlar. Sorumlu kurumlar başta olmak üzere devletlerin bu tutumu kabul edilemez. Soykırımcı sömürgeci Türk devleti Kürt düşmanlığı saikıyla hiçbir sınır tanımadan, yasa ve hukuk dinlemeden aralıksız bir şekilde her yerde saldırılar yapmakta ve katliamlar gerçekleştirmektedir. Sadece son bir hafta içerisinde Başurê Kürdistan’da keşif uçaklarıyla yapılan saldırılarda birçok insan katledilmiştir. Fakat buna karşı ne Başurê Kürdistan hükümetinden ne de Irak devletinden herhangi bir tepki gösterilmemektedir. Bu saldırılara karşı başta Başurê Kürdistan hükümetinin ve lrak devletinin tepki göstermesi ve bu saldırıları önlemesi gerekmektedir. Hiçbir tepkinin ortaya konulmaması Türk devletinin saldırılarına ve katliamlarına ortak olmak anlamına gelmektedir. Bu durum özellikle de Başurê Kürdistan hükümeti ve siyaseti açısından geçerlidir. Kürtlerin katledilip öldürülmesine ses çıkarmayanlar, tepki göstermeyenler nasıl Kürt olduklarını söyleyebilir ve Kürt halkını temsil edebilirler? Bu tutum kabul edilemez. Başurê Kürdistan hükümeti kadar Kürt örgütleri ve partileri de bu durum karşısında sorumludur ve harekete geçip tutum göstermeleri gerekmektedir.
ULUSLARARASI KURUMLAR ORTAK OLMAMALI
Devletler ve uluslararası kurumlar da işgalci Türk devletinin bu saldırılarına karşı hiçbir tepki göstermemektedir. Soykırımcı sömürgeci Türk devleti başta Rojavayê Kürdistan ve Başurê Kürdistan olmak üzere her yerde saldırılar yapıp her gün Kürtleri katlederken bu devletler pervasızca Türk devletiyle her türlü siyasi ve ekonomik çıkar ilişkileri içerisine girmektedirler. Kürt halkına böyle bir muamele reva görülemez ve Kürt halkı böyle bir muameleyi asla kabul etmez. Biz bir kez daha devletlere ve uluslararası kurumlara Kürt halkının varlığını ve değerlerini hiçe sayan bu tutumlarından vazgeçmeleri, Türk devletinin saldırılarına ve katliamlarına ortak olmamaları, buna karşı tutum almaları çağrısında bulunuyoruz.
GÜÇLÜ BİR TUTUM ORTAYA KONULMALI
Soykırımcı sömürgeci Türk devletinin saldırılarını PKK’ye yönelik saldırılar olarak göstermek gerçekleri çarpıtmaktır ve maksatlıdır. Çıkar ve servet amacıyla Türk devletinin yanında yer alan hainler böyle göstererek içerisine girdikleri ihaneti gizlemeye çalışıyorlar, Başurê Kürdistan’da gerçekleşen son saldırılar Türk devletinin tüm Kürtleri hedeflediğini ve amacının Kürtlerin varlığını ortadan kaldırmak olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Buna karşı yurtseverlerin, demokratik kurumlarının, Kürt aydın ve sanatçılarının güçlü bir tutum ortaya koyması ve sorumlular üzerinde siyasi baskı oluşturarak sorumluluklarına sahip çıkmaya zorlamaları gerekmektedir. Kürt halkı ve dostları da her yerde tepkilerini ortaya koyarak devletlerin ve uluslararası kurumaların Türk devletinin saldırı ve katliamları karşısında sessiz kalmalarını protesto etmeli ve bunun kabul edilemez olduğunu ortaya koymalıdır.”