HABER MERKEZİ – Tarihten günümeze kadar her toplumda ve her devlette görülen ihanet olgusu Güney Kürdistan’da KDP’de ruh bulmuştur. KDP’nin Kürtlere karşı yürüttüğü ihanet çizgisi temelinde gelişen kirli ittifaklar doğrultusunda TC’nin 27 Mayıs’ta Xakurkê’de başlattığı işgal operasyonunda ihanet KDP’de vucut bulmuş ve TC’ye topraklarını kendi elleriyle vermiştir.
Hegemon güçler tarafından Dört parçaya ayrılan Kürdistan, bu gün Ortadoğu’da en önemli konumda ve önemli bir etkinliğe sahip. Ancak kendi konumunun ve etkinliğinin farkında olamayan Ulusal çıkarları kendi dar aile, hanedan, hizip çıkarlarına kurban eden Barzani KDP’si Güney parçasındaki toplumsal ihtiyaçları hiçbir şekilde görmeyerek halkı sefalete mahkum edip örgütsüz ve savunmasız bırakmakta.
Kendini Halkını Bombalara Teslim Eden Bir Parti
KDP hep egemen devletleri esas aldı ve bu doğrultuda bir siyaset yürüttü. Genel itibarıyla bakıldığında KDP kırk yıldır Kürt haKlkının düşmanlarıyla işbirlikçi bir temelde ilişki yürütüyor. KDP çizgisinin aslında Kürdistan’ı bölüp parçalayan, Kürtlere soykırım uygulayan, Kürt’ü inkar eden, imha etmek isteyen sistemin bir ucu olduğunu anlaşılıyor.
KDP’de somutlaşan politikanın en belirgin özelliği egemen güçlerle işbirliği yapmaktır. Bu gün TC’nin başlattığı Güney Kürdistan’ı işgal operasyonuna bizzat KDP destek vererek kendi şahsi ve aşiretsel çıkarları için kendi halkını egemen güçlerin bombalarına teslim etmiştir.
KDP Her Dönemde İhanetin Baş Rölünde
KDP her dönemde ihanetin baş rölünü oynamış ve oynamaya devam etmektedır. TC ve ordusunun saldırıları 1983’ten bu yana hep devam etmiştir. PKK’ye karşı bu operasyonlarla yetinmeyen Türk devleti, aynı zamanda KDP’nin desteğiyle kurduğu askeri ve istihbari kamplarla Kürdistan’ın bu parçasından da egemen olmaya çalışıyor. Türk ordusunun ilk askeri saldırısı ‘Sıcak Takip Operasyonu’ ismi altında 1983’te düzenlendi. 1983 yılında Ankara ile Bağdat arasında Sınır Güvenliği ve İşbirliği Anlaşması imzalandı. Anlaşma ile Bağdat Türk ordusuna operasyon yetkisi verdi. Anlaşma çerçevesinde Türk ordusu Irak (Güney Kürdistan) topraklarına 10 kilometre girme yetkisini elde etmiş oldu.
KDP’nin desteğiyle 1983, 1984, 1986, 1996 ve 2000’li yıllarda gerçekleştirilen saldırılarda Türk devleti yüzlerce sivili katletletmesine rağmen ihanettin verdiği sesizlik hep devam etti. Yine 90’lı dönemlerde de Türk devletiyle ihanet antlaşmaları devam etti. KDP ile ilişkilerin derinleşmesiyle birlikte, Türk devleti 1991 yılında Güney Kürdistan’a hava bombardımanını yoğunlaştırmıştı. 6 Mayıs 1992’de Behdinan alanına büyük bir kara harekatı başlattı. Kara harekatının ardından, 8 Haziran 1992’de Hoşyar Zebari ve Talabani Ankara’yı ziyaret etti. Bu ziyaret sonucunda, Çekiç Güç’ün kalması için Meclis’in 28 Haziran’daki oturumunda uzatma kararı çıkmıştı. O tarihten bu güne kadar bu saldırlar hep devam etti.
1983’ten bu yana TC. Güney Kürdisan’a 30’un üzerinde operasyon düzenlemiş, 2017’den sonra ise bu saldırıları işgal harekatına dönüştürmüştür. Ve işgal operasyonları halada bütün hızıyla devam ettmektedır.
İhanet Çizgisi
Özellikle PKK direnişi kök saldıkça KDP, Türk devletinden yana tavır alıyor ve PKK’nin tasfiye olması için bütün güçünü kullanıyor.
TC’nin 27 Mayıs’ta başlattığı Güney Kürdistan’ı işgal operasyonu aynı mantık ve zihniyetle yapılmaktadır. Bu işgal operasyonunda yine köyler boşaltılıyor, sivil halk katlediliyor. Bölge tamamen insansızlaştırılmaya çalışıyor. Köylerden çıkmak istemeyen yurttaşlar MİT ve PARASTIN tarafından tehdit edilerek korktulmaya ve sindirilmeye çalışılıyor.
TC ve işbirlikçisi olan KDP 21 Ağustos 2011 tarihinde de Kortek’te aralarında bir bebek ve iki çocuğun da olduğu aynı aileden 7 kişiyi katletmişti. Hayatını kaybedenler arasındaki Solin isimli bebek sekiz aylıktı. Katliamların devam ettiğini 27 Haziran’da Türk devletinin sivilleri hedef alarak attığı bombalar sonucunda Kortek’te 4 sivili katletilmiş 5 sivil ise yaralandı. Bu saldırı ihanetin en somut örneğidir. Katliamlar KDP eliyle tekrarlanarak devam ediyor. KDP ve TC’nin yaptığı antlaşmalar Kürt halkının katledilmesi üzerinde yapılıyor.
Faşist TC’nin Amacı KDP Eliyle Brakuji Catışması Yaratmak
KDP-TC işbirliği doğrultusunda Güney halkını PKK’ye karşı kışkırtma çalışmaları yürütülüyor. Ancak Güney Halkı PKK’nin onları koruduğunu ve Dört parça Kürdistan halklarının özgürlüğü için savaştığının bilincindedırler. Bunun PKK’ye olan güvenleri gün geçtikçe artarak devam ediyor.
Güney halkı KDP’nin kendi çıkarları doğrultusunda halkını TC’ye 26 Milyar karşılığında peşkeş çektiğinin farkındadır. 27 Haziran’da Güney Kürdistan’da oluşturbulan Başur Özsavunma Gücünun ilan edilmesi faşist TC ve İhanetçi KDP’ye büyük bir mesajdır. Artık Güney Kürdistan halkı her şeyin bilicinde ve her şeyin farkında olan bir halktır. TC’nin KDP eliyle bir Brakuji çatışması yaratarak kendi hedeflerin daha çabuk ulaşmak istediğinin bilincindedir.
Sara GULAN
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi